Bu yeni Ben ''Ben miyim?'' Kendimle tanıştığım

ŞİMDİ KABUĞUMUZDAN ÇIKIP YENİ VERSİYONUMUZU YARATMA,

KANATLARIMIZLA HAVALANMA  ZAMANI

Yaşam her günün birbirinin tekrarı gibi göründüğü bir süreçtir. 24 saatlik zaman diliminde sabah kalkıp, işe gitmek, yemek, içmek, uyumak ardı ardına sıralanan eylemlerdir. Bu döngü yaşamınız süresince devam eder gider. Yaşarken kimi zaman aynı şeyleri yapmaktan sıkıldığınız, kimi zaman '' Bu mudur hayat dedikleri ? ‘’ diye hayıflandığınız yaşamın kahramanısınız.

Peki  20 yıl önceki hayatınızla şu andaki hayatınız arasındaki değişimin farkında mısınız? Birbirinin aynı gibi görünen günler tren vagonları gibi sıralandı yaşamınızda. Uyudunuz uyandınız. Çalıştınız kazandınız. Ağladınız güldünüz. Yıllar yılları kovaladı. Şimdi dönüp baktığınızda, yıllar öncesinden geriye belki de benzer hiçbir şey kalmadı. Hayatınızdaki her şey değişime uğradı. Her şey başkalaştı. Peki birbirinin tekrarı  günleri yaşarken nasıl oldu da geçmişten bu kadar uzağa düştünüz?

Yaşam nehrinin içinde akıştayız. Biz yerimizde dursak da suyun akışı devam ettiği sürece sürükleniyoruz. Bilinçli adımlar, farkında olmak  yolculuğumuzu keyifli kılar. Bizi gitmek istediğimiz yere daha kolay ulaştırır.

Çağımız ‘’ Farkındalık  Çağı ‘' Neyi neden yaptığımızın ayrımında olarak, nefes aldığımız her anı hissederek yaşamak. Özgürlüğümüzü kısıtlayan, başarımızı engelleyen, kahkahamıza sınır koyan ne varsa silkip atma zamanı…

Zorluklar hayatın içindeki kaçınılmaz gerçekler. Engeller kendi gücümüzün farkına varmamız için yolumuza çıkarlar. Adım atıp bir sonraki seviyeye geçtiğimizde, haz almamız için bize sunulan armağandırlar aslında. Yağmurların yağdığı, şimşeklerin çaktığı günlerden sonra güneşin ışıması gibi sevinçli bir aydınlıktırlar.

Sorunlarla, engellerle, yaşamsal döngülerle başa çıkabilmek için farklı bir bakış açısı geliştirmek en doğrusudur. Her zaman oturduğumuz koltuktan kalkıp bir sandalyeye oturmak, her zaman dinlediğimiz şarkının bilindik sözlerinden kurtulup belki de hiç dinlemediğiniz notalara kendimizi bırakmak ...Yıllardır önünden geçip de hiç girmediğimiz bir sokağa girip nefes almak … Biz  değişirsek sorunlarımız aynı olsa da onlara bulduğumuz çözümler gelişecektir.

Şimdi kabuğumuzdan sıyrılıp yeni versiyonumuzu yaratma, kanatlarımızla havalanma zamanı. Yeni çağın bilinçli, dinamik, enerji dolu, özgüveni yüksek, ayakları yere basan, son model insanını hayatımıza davet etme zamanı. Farklı çiçekler toplayıp, farklı yollarda yürüyüp sonra da ormana, ağaçlara doğru şöyle derin bir nefes alıp yüksek sesle : ‘’ HOŞGELDİN YENİ BEN  ! ‘’ diyerek  seslenme  zamanı…

HOŞGELDİN YENİ BEN  ! Tüm kapılarımı ardına kadar açtım. Seni bekliyorum.

HOŞGELDİN YENİ BEN  ! Tanıştığıma çok memnun oldum.

HOŞGELDİN YENİ BEN  !  İyi ki geldin. Uzun  zamandır seni bekliyordum.                             

Ayperi  Ferda  Oral

 NLP Yaşam Koçu -Eğitimci