Budala

Budala, 19 yy da yaşanan hikayeleri anlatmaktadır. Dostoyevski ve dünyanın en iyi aşk romanlarından birisidir.

İlk okumaya başladığımda, nasıl bitireceğim diye hayıflanıp duruyordum. Gerçek bir sevginin hikayesi ve onun muhteşem sonun nasıl biteceğini büyük bir merakla bekliyordum.

Okurken kendinizi gerçekten Budala gibi hissedeceğiniz bu kitap, bir insanın nasıl olurda bu kadar iyi yürekli ve saf olduğunu anlamanıza yardımcı olabilmekle birlikte kendini bile bile bilenen bir sonun pençesine bırakan Prens Mışkin’nin o güzel gönlünü göreceksiniz. İyi yürekli olabilmenin aslında çok kolay ve karşındakini affetmenin çok yüce bir meziyet olduğunu bu kitap da daha iyi anlıyabileceksiniz.

Prens Mışkin, gerçek bir budala olamayacak kadar çok akıllı, zeki ve aynı zamanda iyi yürekli birisidir. Yüreğinde vatan özlemi ile Rusya’ya giden Prens kısa sürede etrafındaki insanların dikkatini çekmiştir.

Budala'nın çevresindeki insanlar her ne kadar ona bu yakıştırmayı yapsalar bile onsuz da yapamazlar. Prens'den akıl almadan duramazlar. Ona ne kadar ihanet ederlerse etsinler en son yine kendilerini onun yanında bulurlar.

Sonu hüzünlü biten bu roman, karşısında üzülmeden yapamıyacaksınız.

Aşk, sevgi ve iyi kalplilik üzerine okunabilecek çok güzel bir kitap.

İki kadını aynı anda sevebilmek.

İnsan iki kişiyi aynı anda sevebilir mi? Seviyor olsa bile ikisine de hissettiği duygu aynımıdır acaba?

Sevgi, eğer acıma duygusundan ibaretse aşka dönüşmez.

Sevgi, eğer seni yerden yere vuruyorsa, aşkına karşılık vermiyorsa ve senden kaçıyorsa işte o zaman aşktır.

Sevgi dolu günler geçirmeniz dileğimle...

Sevgilerimle...