Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Temmuz '16

 
Kategori
Güncel
 

Bugün Bayram, biz yine barışa hasretiz

Bayramlarda yazmak her zaman zor gelmiştir bana. Tıpkı bir yakınımızı yitirdiğimizde yaşadığımız iç sıkıntısı, yüreğimizde hissettiğimiz acı benzeri bir burukluk esir alır tüm bedenimizi.

Yeni şeyler yazmakta zorlanınca insan, eski yazdıklarına dönüyor.

Ben de bugün, geçmiş bayramlarda ne yazmışım diye eski yazılarımı gözden geçirdim. İnanın hiç de değişen bir şey yok.

Kaç gündür doğumunu beklediğimiz Güneş bebeğin heyecanı dışında.

Annesi Özlem, Babası Doğuş olunca, Güneşin gelişi de biraz nazlı oluyor doğal olarak.

Özlemle beklediğimiz Güneş’in doğuşu bu yaştan sonra öyle sanıyorum bizim yaşamımıza da ayrı bir renk katacak.

Bu bayram Güneşi beklemekle geçecek günlerimiz.

Dilerim güneşli, güzel günlerin habercisi olur bu bayram.

Geçmiş yıllardaki bayram yazılarına baktığımda gördüm ki, değişen pek farklı bir şey yok.

Yine tazelemeye çalıştığımız umutlar, geleceğe ilişkin beklentiler, vazgeçemediğimiz alışkanlıklarımız.

“Coşkuyla kutlamamız gereken bir bayramı daha ne yazık ki yine buruk ve kaygıyla kutluyoruz. Felaket tellallığı yapmak gibi bir niyetim yok kuşkusuz, ancak içinde yaşadığımız koşullarda çok iyimser ya da ümitli olabilmek pek mümkün değil.

Bir tarafta açlık ve yokluk sınırında yaşayan insanlar, diğer tarafta obeziteyle mücadele eden bir kesim. Halkın büyük bölümü ne kendisine, ne çocuklarına küçük bir bayram hediyesi alamazken, yine tüm tatil yerleri mutlu azınlık tarafından işgal edilmiş.”

2006 yılında şeker bayramında yazdığım bu yazının üzerinden on yıl geçmiş.

Terör sorunu artarak devam ediyor.

Bölgemizde savaş tehlikesi yine küresel bir risk olarak önemini koruyor.

Ortadoğu'yu yeniden dizayn etmek isteyen emperyal güçlerin vazgeçilmez sömürü istekleri, buna bağlı savaş çığırtkanlıkları tüm hızıyla sürüyor.

Tüm bu kaos ortamı ve bölgenin doğal zenginliklerinin vahşi paylaşım kavgası yüzünden ülkelerini terk etmek zorunda kalmış milyonlarca mazlum insan zorda.

Ve de tüm bu olumsuz şartları kendi çıkarları için kullanmak isteyen uluslararası güçler, bu kaotik ortamdan rant devşirmeye çalışan siyasiler.

Yine kin ve nefret söylemleri

Yine korku, yine korkularına yenik düşmüş insanlar.

Toplumun bu zaafından yararlanarak hazırlanan karanlık senaryolar.

Halkı istekleri doğrultusunda sorunsuz yönetmeye çalışanların her gün yeni ve yeniden ortaya attıkları komplo teorileri.

Canlı bomba yöntemleriyle şekil değiştiren acımasız terör

Ve hiç değişmeyen bayram alışkanlıkları

Bayram ziyaretlerinde trafikte yitirdiğimiz yaşamlar

Bir anlamsız savaş uğruna dağda ya da büyük kentlerde yitirdikleri sevdikleri için gözyaşı döken acılı insanlar

Daha yakın zamanda Ankara’da, İstanbul’ da; üstelik en güvenli olması gereken yerlerde gerçekleştirilen alçakça saldırılarda yaşamlarını kaybedenlerin aileleri, yakınları, sevenleri için de bayram, bugün.

Ne zaman barışa yönelik umutlarımız artsa,

Bir sevgi ve huzur ortamı oluşmaya başlasa

Ve insanlar kendi gibi davranmaya başlayıp, öteki üzerinden konuşmak, davranmak yerine; başkalarını ötelemeden, aşağılamadan, yok saymadan, daha da önemlisi yok etmeye çalışmadan, barış içinde bir arada yaşamayı kabul etmeyi başarabilseler,

Asıl o zaman her yer, bayram yerine döner.

Her şeye rağmen, tüm olumsuzluklara ve yaratılmaya çalışılan korku iklimine karşın barış umudumuzu sürdürmek, demokrasi ve özgürlük için, insanca ve hakça bir yaşam için mücadeleyi sürdürmek zorundayız.

Ben Özlemle Güneş bebeği beklerken, sizlere de şeker tadında bir bayram, bayram coşkusunda bir yaşam diliyorum.

 

AYHAN ONGUN(Gazeteci-Yazar) 05.07.2006/BODRUM

 

 

 
Toplam blog
: 396
: 168
Kayıt tarihi
: 13.01.10
 
 

Barış içinde, birlikte yaşayabilmek adına insan ve emek odaklı paylaşımlardan yanayım.   Öğretmen..