Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '13

 
Kategori
Siyaset
 

Bugün biraz "Gülmece" yapalım mı?...

Bugün biraz "Gülmece" yapalım mı?...
 

İki bilmecem var çocuklar...
 
Birincisi, bilmece bildirmece, dil üstünde kaydırmaca. Bilin bakalım bu nedir.
 
İkincisi; bilmece bildirmece, el üstünde kaydırmaca. Bir de bunu bilin bakalım.
 
Bakın bir ip ucu vereyim, birini dilinizde kaydırıyorsunuz, ötekini elinizde...
 
Diğer bir ip ucu, ikisi de giderek küçülür ve yok olur...
 
Genellikle biri soğuktur, diğeri sıcak.
 
Bildiniz mi?
 
Elbette bildiniz. Çocukluğumuzda hemen ilk öğrendiğimiz ve keyfle başkalarına sorduğumuz bilmecedir bu. Hatta büyüklere sorduğumuzda bilerek, yalancıktan yanlış cevap verirler de böbürlenirdik "Sordum da bilemedi" diye...
 
Birincisi, soğuk ve dil üstünde "Kaydırmaca" olanı dondurma.
 
İkincisi, genellikle sıcak su ile kullanıldığında daha iyi sonuç veren, el üstünde kaydırılan ise sabun...
 
İkisi de kullanıldıkça biter...
 
Birini kullandıkça lezzet alırsınız, ama buz kesilirsiniz...
 
Ötekini kullanırken temizlenirsiniz, ama bazen sıcak su elinizi yakar veya derinizde alerji yapar.
 
Her ikisinin ortak bir tek noktası var.
 
"O da ne" diye soracak olursanız, bilmece haline getirmeyeceğim, doğrudan cevap vereceğim.
 
Her ikisi de Türk-Amerikan ilişkisine benzer.
 
Bazen soğuk, bazen sıcak ancak her halde de kaygandır. Bazen dil üstünde kaydırırlar, bazen el üstünde. Ama sonuçta hep kayar gider...
 
Son örnek, dil üzerinden kaydırmacalı...
 
Sormuşlar ABD Büyükelçisi Mr. Francis Ricciardone'ye, Obama ile Tayyip'in arası nasıl gibisinden...
 
Cevaben: "İki lider ve iki ülke arasında üst düzey irtibat devam ediyor. Türkiye ile, diğer müttefiklerimizle olduğu gibi her düzeyde temas sürüyor. Telefon görüşmeleri de hala sık. Her gün telefonda konuşamayız. Bu yüzden büyükelçilikler var. Başkan, Başbakan ya da bakanlar düzeyindeki ilişkilerde birşey değişmedi."
 
Understand perfectly (İyi anlaşılmıştır) Mr. Francis Ricciardone...
 
Thank You very much (Çok teşekkür ederim)...
 
"Dip Not" olarak eklemem gerekirse, İngilizce filan bildiğimi sanmayın, genç arkadaşlara yazdırdım bu cümleyi...
 
25 EKİM 2013
İBRAHİM PEKBAY
 
Toplam blog
: 1104
: 918
Kayıt tarihi
: 28.01.07
 
 

Emekliyim ama “Tekaüt” değilim. 1961 yılından beri değişik “Anadolu” gazetelerinde yazdım. 1984-8..