- Kategori
- Gezi Rehberleri
Bük Ormanı-Antalya
Bük Ormanı
Eski Korkuteli yolu Yenice Boğazı'ndan stabilize yola girildiktne sonra, yaklaşık 4.5 km bir mesafede Bük Ormanı tesisleri bulunmaktadır.Ayrıca Antalya- Saklıkent kayak merkezi yolunda Çınarlıpınar mevkiinden stabilize yola girerseniz, yaklaşık 10 km lik bir mesafede Bük Araştırma Ormanı'na ulaşabilirsiniz. Çınarlıpınar mevki, Yazır deresi parkuru oldukça keyifli ve rahat bir yürüyüş parkurudur.
Bahar aylarında renk renk çiçeklerin, özellikle de bazı bölgelerde yamaçları bir örtü gibi kaplayan pembe çiçeklerin arasından geçilir. Sonbaharda ise kuru dere yatağı çevresindeki çınarların sarı- turuncu yaprakları, çevredeki çam ağaçlarının yeşiliyle renkli bir görüntü sunuyor.
Bük Araştırma Ormanı 1957 yılında kurulmuş, 1959 yılında Güney Anadolu Araştırma İstasyonu’na devir teslimi yapılmıştır.Daha sonra 1984'te ormancılık uygulama ve araştırma çalışmalarında önemli hizmetler vermiş olan Lütfi Büyükyıldırım’ın ismi verilerek araştırma ormanının adı ”Lütfi Büyükyıldırım Araştırma Ormanı”olarak değiştirilmiştir.
Antalya-Korkuteli karayolu üzerinde ve bugün Termessos harabeleri ismiyle anılan tarihi bir dağ olan Güllük Dağı’nın eteğinde yerleşmiştir ,Ortakapı boynundan itibaren ana sırtları takip eden sınırları Güllük - Gözetierne- Yelekboynu ve Sofra taşı sırtını ndan sonra Mecene boğazına iner.
Bük-Lütfi Büyükyıldırım Araştırma Ormanı kızılçam orman sahalarımızı karakterize edecek özellikler taşır. Ormanın doğu kısmında, Güllük dağı yamaçlarında kuzey - güney istikametinde uzanan 600 - 700 m genişliğindeki bir alan karekteristik ağaç ve ağaçcıklardan oluşan bozuk baltalık şeklindedir.
Bük Araştırma Ormanı 2101.61 hektar bir alanda kuruludur. Bunun 1870.41 hektarı koru, 161.58 Hektarı baltalık ve 69.62 hektarı faydalanılması imkansız sarp kayalıktır.
1938 tarihine kadar her iki dere de fazla miktarda su bulunmaktadır.
Dere boyunca çeşitli saz ve kamış türleri yetişmekte ve bölgede yaşayanlar bu kamışlardan sepet örmekteymişler. 1938 yılında meydana gelen depremden sonra her iki derede de sular azalmıştır. Bugün genellikle, yaz aylarında her iki dere birkaç hafta tamamen kurumaktadır.
Not:Sıkışık, sazlık geçilmesi güç sulak araziye «Bük» diye tabir edilir. Halen Yazırdere ile Kızılderenin birleştiği yere Bük denmektedir.