Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Haziran '08

 
Kategori
Haftasonu
 

Buluşalım haftaya

Buluşalım haftaya
 

Cumartesi olmasına onbeş dakika var ama ben haftasonu moduna çoktan girdim bile. Şu andan itibaren evde haftasonu ilan ettim. Haftasonu ile ne işim varsa artık. Halbuki çalışmam etmem bütün hafta evdeyim.

Haftayla ilgili aklıma bir şarkı geldi. Reklam müziği miydi, program müziği miydi, şarkı mıydı neydi bilmiyorum ama öyle bişeydi işte.

haftaya

buluşalım haftaya

kaç saat bekledim

kimse yok ortada

hah hah hah

haftaya...

İnsan hafızası çok ilginç, herşeyi kaydediyor. İstem dışı gerçekleştiriyor bunu. Bazen hiç ummadığım bir anda dilimde hiç alakasız hatta sevmediğim bir şarkıyı söylerken buluyorum kendimi. Üstelik her satırını ezberlemişim, artık nasıl oluyorsa. Tarzım değil sevdiğim birşey değil dinlediğim birşey değil. Ne ara duymuşum da ezberlemişim kendime hayret ediyorum.

Oysa okula giderken o kadar uğraşırdım deliler gibi çalışırdım da kimya formüllerini bir türlü ezberleyemezdim. Bugün hafızamda kalan en net formül H2O ve Ca
Bunları da niye ısrarla öğretiyorlarsa artık. Sanki kimyager olacağım. Hiç sevmezdim kimyayı çünkü yapamazdım.

Fizik dersi nedense daha gerekli bir ders gibi gelirdi. Severdim o dersi.

Matematik dersini de hiç sevmezdim. Hiçbir öğretmen bana bu dersi sevdiremedi.

Emekli Albay İsmail amca vardı ablam ona derse giderdi. Sonrasında hep 100 alırdı. Babam beni de ona gönderdi ama ondan aldığım iki saatlik ders bana ızdırap olmuştu ve tek kelimesini bile anlamamıştım.

Sonrasında yeni bir öğretmen arayışı içine girildi ve o dönem üniversite öğrencisi olan Semih abi bu iş için uygun görüldü. Abim ben ve komşumuzun oğlu Zafer üçümüz birlikte haftasonu olduğunda İzel, Çelik, Ercan edasıyla Semih abinin kapısını çalardık. Hummalı bir şekilde matematik çalışırdık.

Sınavda ablam gibi 100 alamazdım ama durumu kurtarırdım. Abim ve Zaferin akibeti benim İsmail amcaya gittiğim akıbete benziyordu. Hatta Semih abi bu ikisine çok kızmıştı da bir daha onlara ders vermemişti. Adam haklıydı, eğitmen karizması çizilmişti. Bizimkiler sınavdan 0 almışlardı.

Semih abinin tepkisi çok hoştu, “hadi 1 alsalar neyse”

Öğrencilik hayatımda Semih abiyi tek geçerim. Onun dışında hiçbir matematik öğretmenimden birşey öğrenemedim. Bu anlamda kendilerinden özür dilemeliyim galiba.

Semih abiye de bir özür borcum var. Ondan öğrendiklerimi sadece dersi kurtarmak adına ezberci yöntemle öğrendiğim için bugün matematikle ilgili aklımda kalanlar sadece, “birleşim kümesi, kesişim kümesi, kapsar, kapsamaz, boş küme” den ibaret..

Kötü bir öğrenci miymişim neymişim...

:) Şu an dinlediğim şarkıyla iyi geceler diliyorum

aynada kendini görmelisin

ah sen cinayet sebebisin

neden tevazu gösteresin

ah sen ihanet sebebisin

:) Hoş kalın

 
Toplam blog
: 1929
: 661
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

  Hayatı ciddiye almam, emeği çok ciddiye alırım. Dünyanın en vazgeçilmez üçlüsü; çocuklar, çiçek..