Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Haziran '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Bunda bir hikmet var!

Bunda bir hikmet var!
 

www.ailemveben.com Alıntıdır


Yüce yaradan; insanların ihtirasları için dünyamızı öyle güzelliklerle süslemiş ki, bizi, içine buyur ettikten sonra bu güzelliği ve bu muhteşem oluşumu yaşatmak için, yürüyün ya kullarım demiş!
Kardeşlerin ve akrabaların küs yaşadığı bir ortamda birbirlerini hiç tanımayan insanların, birbirlerine bu kadar yakınlaşmasının ve yakışmasının(!) hikmeti nedir?
 

Hiç görmediğimiz sadece sanal ortamdan, gerçek dahi olup olmadığını bilmediğimiz insanlara yakınlık duymamızda, yazılan ve çizilenlerin ne hikmeti vardır bilen var mı?

Bu sevda; insanların, gerçek dünyanın acımasızlığından, nankörlüğünden, riyakârlılığından, edepsizliğinden geçici olarak ta olsa uzaklaştıran bir rüya âlemi midir?

Belki de bizi topluluk halinde yaşamaya sevk eden, dış dünyanın tehlikelerine karşı birlikteliğimizden doğacak gücün avantajıdır? Diğer yandan güçlerimizi doğru kullandığımızda yaşanılası bir dünyanın yeniden inşasında önemli roller üstlenebiliriz, öyle değil mi?

Hayvanlar âleminde olduğu gibi; yaşam mücadelesi içinde, yardımlaşmayı kural bilerek, ferdi rekabetlerden kaçınmalıyız!


* “İnsanların çocuklarına karşı gösterdikleri fedakârlıkları ve şefkatli tavırları ne kadar yapmacık dışı ise, topluluk içersinde insanların, birbirlerine karşı yaptıklarının gerçek mi? Yoksa yapmacık mı? Olduğunun yansıması bazı yüzlerde fark edilmekte ve karşılıklı ilişkiler bu yansımanın ışığı altında şekillenmektedir!”

* “Zamanı ve mekânı çok iyi değerlendirerek vakti saati geldiğinde, ayrılmak zuhur ettiğinde, insanların bizim ardımızdan sevinmesini değil, üzülmesini istiyorsak! Kural dışı hareketlerden kaçınmamız, termal kameraların görüş alanından çıkmamız gerekir"


Bazı filmlerde; Dünyanın yaşadığı olası bir kıyametten sonra! Hayatlarını sürdürebilmek için toplu yaşamanın avantajlarını kullanarak, koloniler halinde yaşayan insanları görmekteyiz.

Bu gün, süratle kıyamet öncesi! Etrafımızdaki tehlikelerden korunmak için bu yaşam tarzına doğru gitmekteyiz. Etrafları kale duvarları gibi yüksek geçit vermez binalarda yaşayan insanların güvencesini, bizlere; sahip olduğumuz küçük topluluklardaki arkadaşlarımızın sevgi ve hoş görüsü vermektedir.

Yani çok para vererek kaleler yapmaya gerek yok. İçindeki güzellikleri vermek ve yerini başka güzellikleri almak için bu arkadaşlıkların içinde olmak yeterli! O kaleleri fethetmek için orduya, topa tüfeğe değil, sadece hoş görü ve sevgiye ihtiyaç vardır.

Sanal ortamdan ismine veya resmine aşina olduğumuz arkadaşlarımız yüzlerce binlerce km. uzaktan bu birliktelikler için gelmektedir. Ne mutlu gerçek dostlukların sürdürebilir olmasına.

Bazılarıyla ayaküstü de olsa görüşmek, tekrar buluşmak için söz almak, çok güzel bir duygu. Bir keresinde; bunu yaparken, aynı okulun içinde, değişik sınıflarda okuyan öğrenciler gibi olduğumuzu hissettim. Zil çaldığında hepimiz kendi sınıflarımıza döndük!

Aynı sınıfta okuduğumuz bir arkadaşımıza küs olabileceğimiz gibi, başka sınıfta okuyan arkadaşımıza da küs olabiliriz. Fakat kendimiz küs olduğumuz için diğer arkadaşlarımızın da küs olmasını istemeyecek kadar sağduyulu davranmalı ve bir an önce kardeşçe geçinmenin nimetlerinden faydalanmalıyız!


* “Küçük bir haz için milyonların kalbini kırmaya, doğacak güzelliklerin önüne set kurmaya, ilgi çekmek için başkalarının haklarına saldırmaya hakkımız yok.”

* “ Bu dünya o kadar büyük ki, zamana hükmedecek gücümüz olsa, belki tüm ihtiraslarımıza cevap verebilirdi! ”


*M.Talip Girgin.
 

 
Toplam blog
: 438
: 826
Kayıt tarihi
: 07.01.07
 
 

Milliyet Blog'a hangi vesile ile kayıt olduğumu doğrusu hatırlamıyorum!  Bende birçoğunuz gibi ya..