Bunu nasıl yaparsınız?

Eksik bir soru…Bunları nasıl reva görürsünüz? Olmalıydı.

Ülkenin ormanlarını: Odun kömürü uğruna katletmek; deniz ürünlerini sistemli bir şekilde aşırmak; ülkeyi atom atıkları mezarlığına çevirmek… Bunları nasıl yaparsınız?

17 Ağustos 2011 Çarşamba Milliyet com. tr Somali’ye yapılan yardımların akıbeti ile ilgili haber başlığı ve düşündürdükleri.

Haberin içeriği: Kuşkuların boşuna olmadığını kanıtlar nitelikte; hırsızlar yine iş başında; yardımların yarısına el koyarak mesleklerini icra ediyorlar. Şükürler olsun ki paylaşmasını biliyorlar.

Somali’nin yardıma muhtaç halkı da hapı yutuyor.

Yanlış hapı yutuyorlar; yardımseverlerin 27 Kg yardım paketleri de yanlış seçim.

Temiz su; vitamin, mineral ve doğum kontrol hapları içeren koliler acilen devreye girmeli.

Allah’ın işine karışmak gibi olmasın lâkin bunca sıkıntı içinde çocuk bolluğu kafa karıştırıyor.

Ev yok bark yok; su yok yemek yok.

Aç bir ilaç vaziyette o gücü nerden bulurlar ve durmadan…

Doğururlar.

İstatistikler: Nüfus artışının yüzde ikilerde olduğunu söylese de ülkenin durumu ortada; bebelerini besleyemez bir halde.

Bebeleri: Açlığın elinde oyuncak etmeye kimin hakkı var?

Kuraklık ve sebep olduklarından doğayı suçlayalım.

Geri kalan onlarca nedeni nasıl göz ardı edelim.

Yazılarımda temcit pilavı ettiğim İngiltere’nin hiç mi günahı yok?

Yıllar önce Somali’yi komşusu Habeşistan ile birbirine düşüren İngiliz zihniyeti: Bugünkü sefaletin tohumlarını çok önceden atmıştı.

İslam düşmanlığı konularına girmek istemiyorum.

Dini alet etmesini; kılıç kalkan olarak kullanmasını çok iyi bilen centilmenlerin dindarlıkla ( inançlı Hristiyanlar) zerre kadar alakaları olsa dünya bugün farklı dönerdi.

Ne yapalım yardım elimizi çekelim mi?

Yardım konusunu tekrar gözden geçirelim.

Mesaj atmak, nevale, giysi göndermek: Vicdanları hafifleten kolay işler. Emek vererek kalıcı çözümler üretmek… Meşakkat yoksa sorunların da sonu yok.

Somali’nin kronik ağrıları; ağrılara neden olan unsurları ortadan kaldırmadıkça dinmeyecek.

O halde…

17 Ağustos 2011 Çarşamba

Alev Meisel/ İnternetli Köy