Burası Türkiye, burada katiller yakalanmayabilir...

Merhaba değerli okurlar,

Dün Milliyet gazetesindeki Münevver KARABULUT cinayeti ile ilgili son gelişmeyi okuyunca inanın hiç şaşırmadım...

Sadece ve sadece, daha önceki yazılarımda yer verdiğim düşüncelerimi doğrular nitelikteki bu gelişme karşısında, keşke olmasaydı diyebildim kendi kendime......

Ben anne niçin serbest bırakıldı, hadi serbest bırakıldı da, niçin yurt dışı yasağı kararı verilmeden serbest bırakıldı demiştim...

Emniyette mi serbest bırakıldı, yoksa Mahkeme de mi serbest bırakıldı demiştim...

Sonra anlaşıldı ki, Emniyette 4 günlük göz altı süresi sonrası Mahkeme tarafından serbest bırakılmış...

İçişleri Bakanlığını ve Adalet Bakanlığını, bu konuda karar verenler hakkında araştırma ve gerekiyor ise soruşturma yapması hususunda göreve davet etmişdim bu satırlarda...

Çünkü biliniyordu ki bu ülkede,

Emniyet Teşkilatında da çürükler vardı......

Yine biliniyordu ki bu Ülkede,

Adalet Bakanlığı bünyesinde de çürükler olabiliyordu......

Fakat ben, annenin üzerinde dururken, iyi niyetli düşünmüşüm.......

Beterin de beteri varmış.......

Eğer ki iddialar doğru ise, bırakın anneyi, katil zanlısı Cem GARİPOĞLU yakalanmış olmasına rağmen serbest bırakılmış......

Yani iddialar doğru ise, durum onu gösteriyor ki, anne mahkeme tarafından, oğul ise Emniyette serbest bırakılmış......

Eğer durum bu ise, önceki yazılarımda da değindiğim üzere, İçişileri ve Adalet Bakanları bu olayı ya aydınlatmalılar ya da görevinden istifa etmelidirler......

Çünkü görünen odur ki, rezillik diz boyunu da aşmıştır......

Evet değerli okurlar,

Bir babanın dramı ve haykırışları, hala son bulmadığı gibi, ortaya atılan iddialar, Adli Tıp Kurumunda bilerek ya da bilmeyerek yapılan uygulamalar ve vurdumduymazlıklar, o babayı kendini yakma aşamasına getirmiştir...

Evet, Münevver KARABULUT olayında ortaya atılan son iddiaya göre, Cem GARİPOĞLU, olay gecesi yakalanmış, ancak üstlerden emir gelince serbest bırakılmıştı...

Baba Karabulut,

“Cem’i olay gecesi yakalamışlar, ancak kısa sürede serbest bırakmışlar......

Çünkü üstlerden emir gelmiş.......

İlk 12 saatte büyük suiistimal var......

Bu cinayetin arka bahçesini sadece Meclis aydınlatabilir.......

Komisyon kurulmazsa, Meclis’in önüne gidip kendimi yakacağım.........

Hedef göstermek istemiyorum ama Emniyet’ten aldığım duyumlar bu yönde.......

Bana bunu polis söyledi. Her şey bilinçli yapılıyor”

diye konuşmuş.....

Evet, cıvıl cıvıl, pembe hayalleri olan bir geç kızın babası yaşanan bu olaylar karşısında, bu acıya dayanamayıp kendisini yakabilir de......

TBMM'nin karşısında İçişleri Bakanlığımız, hemen arkasında Yargıtay var, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu var, Jandarma Genel Komutanlığı var......

Yani, katillerin, zanlıların yakalanması ve hak ettikleri cezalara çarptırılması konusunda sorumlulukları bulunanları barındıran bir çok kuruluşumuz var da var.......

Birileri olası bu yakma eylemi sonrası, yine olasıdır ki sinsice içlerinden gülecektir......

Ohh be neyse ki, baba da öldü, artık bu olay bir süre sonra unutulur diyerek.....

Kimbilir, bu insanlar, şimdilerde ise, keşke yaksa da, bir süre sonra da krize dönüşen bu olay unutularak kapansa diye düşünüyorlardır.....

Çünkü, biz krizleri fırsata dönüştürmeye alışmış, alıştırılmaya çalışılan bir toplum olmuşuz.......

Çünkü onlar için ne Münevver KARABULUT'UN, ne de babası Süreyya KARABULUT'UN hayatı önem arz etmiyecektir......

Onlara göre, ölen ölmüştür, olan olmuştur, geriye dönüşü olmayan bu yolda, bir gencin daha yakalanarak hayatının hapihanenin 4 duvarı arasında karartılmasına gerek varmıdır?

O aileye yazık değilmidir? Oğulları için ne emekler vermişlerdir? Ne paralar harcamışlardır?

Doğrudur doğrudur da, ya gidenin nerede hakkı, nerede adaletin tecellisi, nerede hukuk.....?

O anne ve babadan bir tane daha Münevver KARABULUT yapmaları mı beklenmektedir.....

Birileri için nasıl bir ilişki içerisinde oldukları belli olmayan, ancak tahmin edilebilen birilerinin verdiği talimatın yerine getirilmesi önemlidir......

Kimbilir talimatı veren ve uygulayanlar bu cinayetten nasıl nemalanmıştır.......

Yeşil dolarlardan bahsediliyor, belki de terfien bir üst görevle taltif edilmeyi bekleyenler vardır, belki de terfi ettirilmişlerdir .......

Kimbilir.....?

Evet değerli okurlar,

Burası Türkiye.....

Burada imtiyazlı sınıflar vardır......

Burada siyasilere dokunamazsınız.......

Burada siyasilerin atadıkları üst düzey bürokratlara hele hiç dokunamazsınız.......

Çünkü siyasetçinin arkasında dokunulmazlık zırhı, bürokratın arkasında ise, siyastçinin izin verip vermemesi yetkisi vardır....

Burada para babası zenginlerin işledikleri suçlar, örtbas edilebilir......

Burada Devlet, siyasiler ve atadıkları bürokratlarca zarara uğratılabilirse de, üzerine sünger çekilebilir.....

Tıpkı doğalgazda, İran'a az kullanımdan dolayı ödenen 700 milyon doların hesabının sorulamadığı ve üzerine soğuk su içildiği gibi......

Tıpkı, siyaseti sağlık nedeniyle bırakmak zorunda kaldığı, kameralar karşısına artık çıkamayan baba UNAKITAN'ın mısır ithalinden, görevi kötüye kullanarak hazineyi zarara uğratmak adına oğluna kazandırdığı 366 milyarın hesabının sorulamadığı gibi......

Tıpkı, ekmek ve sütten vergi almayı düşünen Sayın Unakıtan'ın, pırlanta gibi lüks ziynet eşyasından niçin vergi almayarak, hazineyi ve devleti zarara uğrattığının sorulamadığı gibi......

Tıpkı, bir zamanlar oğlunu yurt dışında okutabilme imkanından yoksun olan bir Başbakanın, şimdilerde nasıl dünyanın en zenginleri sıralamasında 8. sıraya yükselebildiğinin hesabının sorulamadığı gibi......

Tıpkı, bir Başbakanın İstanbul Çamlıca'da tanesi 1, 5 milyon dolardan 5 adet villayı, nasıl alabildiğinin hesabının sorulamadığı gibi.....

Sorulsa bile yanıtının alınamadığı gibi......

Evet değerli okurlar,

Burası Türkiye.......

Burası siyasetin ve paranın gücünün alabildiğince kullanılarak, her türlü olumsuzlukların yaşanabildiği ve örtbas edilebildiği cennet bir Ülke.....

Burası Türkiye......

DOKUNULMAZLIKLARIN, KÜRSÜ İLE SINIRLANDIRILAMADIĞI.......

YOLSUZLUKLARIN ÖNLENEMEDİĞİ, HESABININ SORULAMADIĞI.......

YOKSULLAŞMANIN ÖNLENEMEDİĞİ......

PARA BABALARININ İŞLEDİKLERİ SUÇLARIN, PARA GÜCÜYLE HESABININ SORULAMADIĞI.....

ZENGİN KATİL ZANLISI BEBELERİNİN YAKALANAMADIĞI.......

FIRSATLAR ÜLKESİ.....

CENNET ÜLKE......

TÜRKİYE.......