Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ocak '12

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Burdur Eğitim İş'ten örgütlenme atağı

Burdur Eğitim İş'ten örgütlenme atağı
 

Eğitim İş Yöneticileri


Burdur’da Eğitim İş’in Örgütlenme Atağı

Ülke genelinde olduğu gibi ilimizde de Eğitim İş, son birkaç yıldır yaşadıkları üyeleme durgunluğunu kırmak amacıyla açmış oldukları örgütlenme kampanyası kapsamında 2 gün boyunca il merkezi, ilçe, belde ve köylerde Genel Merkez’den gelen yöneticilerle birlikte üyeleme eyleminde bulundu. Serenler’de basın mensuplarıyla akşam yemeğinde buluşan Eğitim İş yöneticileri, bu arada sendikal politika, ilke ve programlarını öğretmen kitlesine anlattıklarını belirttiler.

Eğitim İş’in ilimizdeki örgütlenme hamlesi faaliyetlerine Genel Merkez’den Genel Basın Yayın Sekreteri Barış Düdü, Genel Örgütlenme Sekreteri Osman Kandemir ve Genel Hukuk Sekreteri Ömer Arslan eşlik etti.

Oldukça İyi Sayıda Bir Üyeleme

Burdur Şube Başkanı Bülent Yamacı, Genel Merkez yöneticileriyle birlikte şube Yönetim Kurulunun katıldığı yemekte yaptığı konuşmada Genel Örgütlenme Sekreteri Osman Kandemir, “kitle ve sınıf sendikacılığına odaklanmış olan, Atatürk ilke ve devrimlerine yürekten bağlı, adalet, eşitlik, özgürlük gibi evrensel değerleri kendisine ilke edinmiş olan Eğitim İş Sendikası, hem ülke genelinde hem de Burdur yerelinde emin adımlarla hedeflerine ilerlemektedir.” Dedi. Burdur’da bulunma nedenlerini, “2 gün boyunca Burdur iline örgütlenme kapsamında bir ziyarette bulunduk.” Şeklinde ifade eden Kandemir, bu süre içinde sendikalarına “oldukça iyi bir üye sayısı” kazandırıldığını belirtti. Eğitimin “iyi insan olma modeli” olduğunun altını çizen Kandemir şu görüşleri ileri sürdü:

“Eğer bir ülkede hastanelerin acil servisleri adi olaylardan geçilmiyorsa, bir ülkede kadına şiddet hat safhaya ulaşmışsa, terör, basit, adi suçlar hat safhaya ulaşmışsa o ülkede eğitim sorunu var demektir. Genel olarak baktığımızda Bakanlık 652 Sayılı Kararnameyle Milli Eğitim Bakanlığı’nın 3797 Sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanunu almış çöpe atmış; bunun yerine 652 Sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname çıkarmıştır. Maalesef ülkenin her alanında olduğu gibi Milli Eğitimde de Atatürk İlke ve Devrimleri tasfiye edilme sürecine girilmiştir. Bakanlığın görevlerindeki ilk madde daha önceki yasada şu şekildeydi: ‘Milli Eğitim bakanlığı’nın görevleri, Atatürk İlke ve Devrimlerine, Anayasa’da ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı Türk Milleti’nin milli, ahlaki, manevi, tarihi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan, geliştiren, ailesini, milletini, vatanını seven bireyler yetiştirmek.’ Bu çöpe atıldı. Bunun yerine ne getirildi? Yerine getirilen şu: Darbe diye nitelendirdiğimiz 652 Sayılı KHK ile küresel düzeyde rekabet gücüne sahip ekonomik sistemin gerektirdiği bilgi ve becerilerle donatarak geleceğe hazırlayan eğitim ve öğretim programlarını yapmak Bakanlığın görevi oldu artık.”

Rotasyon Gerçek Oldu

Kandemir, bu değişikliğin anlamını, Bakanlığın görevinin, dünya çapındaki emperyalist-kapitalist sistemin ülkemizin yeraltı ve yerüstü kaynaklarını sömürürken buna ses çıkartmayacak, bunu onaylayacak, bunun olması gerektiğini düşünen bir nesil yetiştirmek olduğu şeklinde belirtti. Gene bu kararnameyle başlayan süreçte, kaos, kamplaşma dönemlerinin geri gelebileceğini iddia eden Kandemir, “bundan sonra kurumlara ve okullara alınacak müdürler mülakatla alınabilecek. Bunu yasayla meşru hale getiriyor. Yine 37. maddede şunu söylüyor: Öğretmenler Bakanlığın belirlediği hizmet ve alanlarda en az 3 yıl çalışmak zorunda. Bun un adı rotasyondur arkadaşlar. Yani tüm öğretmenlere rotasyon yeniden getirilmiştir. Aynen şunu söylüyor: ‘Öğretmenlerin, Bakanlıkça belirlenen hizmet bölge ve alanlarında en az 3 eğitim yılı görev yapması esastır.’” şeklinde konuştu.

652 Sayılı KHK İle Aileler Parçalanacak

Kandemir,“yine aynı Kararnamede eş durumu tayinlerinin yılda bir defa yapılacağını gösteriyor. Eşi başka bir ilde çalışan arkadaşımız eğer eşinin tayini Eylül ayında gerçekleştiyse kendisinin tayin istemesi için Temmuz-Ağustos aylarını beklemesi gerekecek.” Diye değerlendirmede bulunarak bu konuyu Bakana görüşmelerinde ilettiklerini, bu durumun “insan haklarına, ailenin bütünlüğü ilkesine, Anayasada ifadesini bulan ilkelere aykırı” olduğunu söylediklerini, “gelen tepkiler karşısında Bakanlığın kendi çıkardığı KHK’yi çiğneyerek eş durumu tayinlerini bir defaya mahsus olmak üzere Şubat ayında açtığı”nı belirtti. Ancak gene de özür grubu atamalarının tamamını değil, örneğin eğitim ve sağlığı açmadığını, sadece 5 alanda açtığını belirten Kandemir, kısıtlamaya devam ettiğini, Eğitim İş olarak bunu mahkemeye götürdüklerini ifade etti.

Üniversite, Öğretmenlerin Staj Parasını Ödemiyor

Burdur’daki eğitim sorunlarına da değinen Kandemir, ildeki eğitim kurumlarının deprem testlerinin ve güçlendirmelerinin yapılıp yapılmadığı konusunda ciddi kuşkularının bulunduğunu, eğitimle ilgili yetkililere buradan bunu sorduğunu, ayrıca üniversitede 2007 yılından kalma promosyonunu alamayanların bulunduğunu belirtti. Üniversitedeki promosyon sorunuyla ilgili çalışmaların sürdüğünü, ayrıca bu konuda yargı sürecinin de devam ettiğinin altını çizdi ve Kandemir, “üniversitede yüksek lisans yapan öğrencilerin uygulama stajlarıyla ilgili Milli Eğitim Müdürlüğü ile bir anlaşma yapılmış. Yüksek lisans öğrencilerinden ücretler kesildiği halde staj yapılan okulların öğretmenlerine verileceği yerde bir protokol yapılarak okullara ayni yardım şeklinde verileceği söylenmiş ama bugüne kadar okullara da ayni bir yardım yapılmamıştır. Bu konudaki girişimlerimiz sonucu bu konuda çözüme kavuşmuştur.” Dedi.

Milli Eğitim Müdürlüğü, Uzman

Eğitim Çalışanlarına Baskı Uygulamaktan Vazgeçsin

Burdur’da uzmanlık kazanan öğretmenlerin haklarını mahkeme kararıyla kazandıklarını, ancak Milli Eğitim Müdürlüğünün, mahkeme masraflarından vazgeçmeleri karşılığında haklarını teslim edeceklerini, aksi takdirde işin uzayacağı tehdidinde bulunduğunu öğrendiklerini belirten Kandemir, Milli Eğitim’den bu konuda öğretmenlere baskı uygulamaktan vazgeçmesi çağrısında bulundu.

Öğretmenlerin Ücretleri Geç Ödenmektedir

Burdur ili öğretmenlerinin bir diğer probleminin, ücretlerinin ayın 12-15’ine kadar geç ödendiği olduğunun altını çizen Kandemir, “zaten geçim sıkıntısı içinde olan eğitim çalışanları ödemelerini buna göre ayarlamakta, yeri geldiğinde bankalara borçlu düşmektedir.” Şeklinde konuştu.       

Önemli Bir Eğitim Problemi,

Ücretli Öğretmen Ya Da “Ücretli Köle”

“Eğitim yetkililerinden aldığımız bilgiye göre ilimizde 201 tane ücretli öğretmen var.”Diyen Kandemir, ücretli öğretmenliğin, ayda 500–600 liraya, ayda ancak 10–12 günlük sigortası yatarak çalıştırılan “ücretli kölelik” olduğunu belirtti. Geçmiş yıllarda Burdur’da ücretli öğretmenlik yapan bir öğretmenin yeterli pirimi yatırılmadığı için sevki yapılmamış, bundan dolayı da yaşamını yitirmiş olduğunu vurgulayan Kandemir, Milli Eğitim Bakanlığından ücretli öğretmen uygulamasından derhal vazgeçmesini talep etti. Sözlerine ülkede 70 bin ücretli öğretmenin bulunduğunu ekledi.

Konuşmanın ardından soru ve cevaplarla ve canlı bir sohbet atmosferi içinde yemek yendi.

 

 
Toplam blog
: 510
: 505
Kayıt tarihi
: 04.04.08
 
 

"Cv" Dedikleri Özgeçmişim 1953 yılının karanlık günlerinde Haziran ayının 24. günü, ağaçların mey..