Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Aralık '15

 
Kategori
Güncel
 

Bursa’ya dev bir stat yapıldı…(21.Aralık.2015)

Bursa’ya dev bir stat yapıldı…(21.Aralık.2015)
 

bursa.sel.tr


Avrupa’da enden görülen kocaman bir stat nihayet Sayın Cumhurbaşkanımız  Recep Tayyip Erdoğan’ın  açılış konuşmalarıyla Türk spor hayatına kaydını yaptırmış oldu.
 
Hayırlı, uğurlu olsun, diyelim. İnşallah bundan böyle Bursaspor kendini toplar: geçmişte olduğu gibi yine şampiyonluğa ortak olur… Bakalım!
 
Şimdi Türkiye’de Bursa stadı gibi durmadan dev statlar milyonlarca lira harcanarak yaptırılıyor.  Gerçekten dev gibi eserler… Hangi birini saysam ki…
 
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’a göre, yapımı planlanan 24 yeni stat ve 405 spor tesisi var sırada... Bunlar hızla bitirilmeye çalışılıyor…
 
Hangi statlar bunlar:
 
Adana Stadyumu; Antalya ; Eskişehir; Gaziantep ; Mersin ; Samsun ; Sivas; Trabzon Akyazı; Konya; Kocaeli ; Sakarya ; Hatay ; Afyon ;Çorum Stadyumu….vb. 
 
Bunlar öyle böyle değil, dev gibi , her birisi en aşağı 50 bin kişi alabilecek kapasitede , dev eserler… Bir kısmı bitti, bir kısmı da hemen hemen bitmek üzere. Ben bütün bu güzel eserlerin en yakın zamanda Türk spor hayatına kazandırılacağına inanıyorum. Çünkü Türkiye’de işler çok hızlı gidiyor; inşaatlar eskiden olmadığı kadar hızlı, eserler çok çabuk bitiriliyor.
 
Peki, bu dev eserler Türk spor hayatına kazandırılıyor da , ne oluyor? Ayda yılda , Lig maçları oynanıyor. Ondan sonraki günler genellikle yöneticiler tarafından bu eserlerin sahaları bozulmasın diye kimselere verilmiyor. Halk yararlanmak istese, izin verilmiyor. İşte bu statlar ve daha önca yapılanlar, kentin bir güzelliği olarak yapılıyor ve karşısına gelenler : “Vay anasına…” deyip bir hayret feryadı attıktan sonra gidiyorlar. Statlar aslında bomboş.
 
Bakıyorum yeni yapılan statlara. Hiç birinin çevresinde  atletizm pisti yok. Oysa Avrupa statlarının çoğunluğunda , statın çevresinde çok güzel tartan pistler bulunur ve buralarda halk ve atletler çalışırlar…
 
Öyle ya, bomboş duran statlara milyonlar, milyonlar harcamışsın neye yarar. Eğer o statları günün her saati çalıştırabiliyorsan. Halk oradan günün her saatinde yararlanabiliyorsa , o statlar işe yarar.
 
Yoksa ne oluyor?
 
Lig maçlarında açılan bu dev statlara ancak 5-6 bin biletli seyirci geliyor. Ve onlar da maç başladığı andan itibaren herkese küfretmeye başlıyorlar. Ve ellerine ne geçerse oyunculara ve hakeme atmaya başlıyorlar. Sonra , sonra ana avrat küfür…
 
Bizim  millet  böyle bir şey sanıyor.. Yani maç olur sen de gider, maç başlayınca küfretmeye başlarsın.. Maçın sonuna kadar böyle gider. Ohh… maçın sonunda rahatlar çıkarsın.
 
Yani büyük bir psikolojik olay… Bu olayı psikologların ve psikiyatristlerin yakından incelemesi gerekir. Neden bu bizde böyle?
Benim düşüncem. Bizim halkımız ne yazık ki spor yapamıyor? Nasıl yapsın ki? Kocaman statlar var. Oralara halk normal zamanlarda sokulmuyor. Maç olunca da 11 profesyonel insan, çıkıp, birbirlerine küfr ede ede, birbirlerinin kafalarına, gözüne vura vura, 90 dakika mücadele ediyorlar ve dolayısıyla seyirci de bu futbolculara dışardan küfürle yardım ediyor..
Sonunda herkes sağ ve selamet , maç bitiyor da kurtuluyorlar..
 
(Ama geçen hafta , Fenerbahçe Tuzlaspor maçında Tuzla’lı futbolcunun kafasına gelen bir taş az daha onu öldürecekti, garibana Allah acıdı…)
 
Onu bunu bilmem.. Halkımız spor yapmıyor. Yaparmış gibi görünenlere de çok kızıyor. En ufak hatalarında basıyor küfürü.
 
Sayın Cumhurbaşkanımız durup durup muhtarları sarayına çağırıyor. Ben bir muhtar olsam, bu toplantılardan birinde Sayın Cumhurbaşkanımıza fisıldardım, “Ne olur bizim köylerimize de hiç olmazsa 50 metrelik küçük, fakat suni çimli sahalar yapın.. Biz sizden milyonluk sahalar istemiyoruz. Her köye basit bir yüzme havuzu ve bir ufak saha… İşte bu kadar…
 
Spor da temelden yapılanmalıdır. Köylerden ve mahallelerden. Bu halk spordan anlamıyor ve yapamıyor.. Ondan  sonra stata gidince sinirlenip, küfürü yapıştırıyor. 
 
Her şeye temelden başlanır. Bir bina yaparken bile önce temelini atarsınız. Bir ülkenin sporunu yapılandırırken, öncelik köylerde ve ilçelerde bir şeyler olmalıdır. Milyonlar harcayarak kocaman statlar yapacağınıza, küçük küçük paralarla küçük sahalar yapın, millet atletizm yapsın, havuzlar yapın, yüzsün.. Türkiye’nin %90’ı yüzme bilmiyor be. Neredeyse yarısı denize girdiğinde boğulacak. Girmez de.. Çünkü büyük çoğunluk sudan korkuyor. Öyle uzaktan seyreder gariban…
 
Yine milyonluk stat yapımlara devam edecek biliyorum. Onları süs diye saklayacağız, biliyorum. Ama ne olur bu halka spor yapacağı, koşacağı sahalar da yapın..
 
Milyonluk sahalar yaparak gösteriş mi yapıyoruz, ne? Halk oralarda spor yapamayacaksa. Bütün vakit kapalı kalacaksa. Ondan kime yarar olacak ki..?
 
Halk ne der: “Az olsun, benim olsun..”
 
Şuraya buraya milyonlar akıtacağınıza, halkın gerçek ihtiyaçlarına eğilin. Halkın gerçekten spor yapmasına vasıta olun. Böylece onu sakinleştirebilirsiniz. Yoksa, yine gelecek , yine küfredecektir. 
 
Sporu seyreden olmaktansa, spor yapan kişi olmayı kim istemez..
 
Haydi hayırlısı. Milyonluk statlarımız sırada. Hepsini açalım. Birer nutuk çekelim.
 
Sonra da kapılarını kapatırız . “Gelecek aya kadar maç yok. Çimler sulanacak baylar…”  İşte bu kadar bizim spor maceramız. Ondan sonra Avrupa’da filan.. ot toplarız.
 
 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..