Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Kasım '10

 
Kategori
Spor
 

Bursaspor, Kayserispor'un oyununu nasıl bozdu?

Bursaspor, Kayserispor'un oyununu nasıl bozdu?
 

Pazar akşamı Mecidiyeköy’de oynanan ve ligin orta sıralarını ilgilendiren İstanbul derbisinde futbolun kalitesi vasatın altında kalınca klasmanın üst sıralarında kendilerine yer bulmuş biri geçen sezonun şampiyonu, diğeri potansiyel adayı iki Anadolu takımının nasıl bir futbol sergileyeceği ciddi bir merak konusuydu.

Ligin en az gol yiyen, en az yenilen ve liderin hemen ardından yine en çok puanı toplayan iki takımıydı; Bursaspor ile Kayserispor.

Bu maçı izlerken yaz aylarında İstanbul’da ABD ile oynadığımız Dünya Basketbol Şampiyonası maçını hatırladım nedense; Amerikalı oyuncular bizim ekstra gayretlerimizle yapmaya çalıştığımız savunmayı 24 saniyelik hücum süresi içinde çok hızlı pas trafiği ile kolayca aşmış, her durumda bir oyuncusunu boşa çıkarmış; Kevin Durant, o da yüksek isabet yüzdesiyle takımımızın direncini kırmıştı.

Bursaspor-Kayserispor karşılaşması öylesine ağır çekimde oynanıyordu ki zihin oradan oraya sürükleniyordu. Bir sonraki hatırlama Bursaspor’un geçen hafta İspanya’da aldığı bol gollü yenilgi ve İspanyol basının maç sonunda attığı manşete takılmıştım; bu nasıl şampiyon?

Gerçekten de ligin en az gol yiyen takımları oynuyordu ve gol olacakmış gibi bir hareket, heyecan yoktu. Kayserispor’un gol yememe taktiği çok netti. Oyunu mümkün olduğunca yavaşlatıyorlar, rakibin de bu oyuna ayak uydurmasını sağlıyorlar ve 4+3’lü defans dizilişi ile rakibin kalesine sızmasına engel oluyorlardı.

Bursaspor üzerindeki Şampiyonlar Ligi geriliminin de etkisiyle taraftarıyla barışmak istiyordu; bu nedenle de bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Ancak Kayserispor takım halinde uyutan, yavaşlatan taktiği çok iyi uyguluyordu. Kaleci Soleymanou zaten oyunu soğutma ve rakibi sersemletme taktiğinin Türkiye’deki 1 numaralı kalecisiydi. 2006’da Denizlispor forması ile Fenerbahçe maçında ödüle değer bir futbolculuk dersi vermişti.

Kayserispor’da ne kadar çıtkırıldım futbolcu varmış öyle… Her hamlede yerde kalıyorlardı.

Takımlarımızın yurt içindeki bu futbolu prim yaparken Avrupa’ya çıkıldığında nasıl büyük farklar oluşuyor sorusunun cevabını da bu yazıyı yazdığım sırada göz ucuyla izlediğim Barcelona-Real Madrid karşılaşmasında buldum.

Hani Bursaspor-Kayserispor karşılaşması hayal kurduracak kadar yavaş ve uyutacak tempodayken; İspanya’daki maç insanı oturduğu yerde yoracak kadar hızlı oynanıyordu. Hani altyazılı bir film izlerken filmdeki diyaloglar o kadar hızlıdır ki altyazıyı okuyacağım derken sahneleri kaçırır takip edemezsiniz ya…

İşte Bursa’daki maçın temposunu yükseltecek bir hamle yaptı Ertuğrul Sağlam. Ergiç ve Sercan Yıldırım’ın oyuna girişleriyle birlikte Şota’nın Kayserispor’unun oyunu bozuldu. Hızlı paslaşmalarla boşa adam çıkarıldı, Arjantinli Insua’da son darbeyi vuruverdi.

90 dakikalık oyunda iki dakikada her şey olup bitti.

Bursaspor da hayata döndü.

http://twitter.com/uzaygokerman

uzaygokerman@gmail.com

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..