Buruk bir Gençlik Bayramı

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı... Atatürk' ün Milli Mücadeleyi başlatmak için Samsun' a ayak basışının tam 95. yıldönümü. '' 19 Mayıs 1919, İşte benim doğum tarihim'' sözünün üstünden geçen 95 sene... O zaman ki umut, Atatürk' ün Samsun' a indiğinde insanların gözlerinde gördüğü heyecan, şimdi kaybolmuş durumda. Yok. '' Her gün gelişmekte olan ülkemiz''  sözleri artık insanları tatmin etmemekte. O zamanki gençliğin baskı ve sefillik altındaki masum neşesi artık yok. Her sene iş kazalarında binlerce işçi kaybeden bir ülkenin neşesi ne kadar olabilir? Daha tuvalet eğitimini bile tamamlamış 66 aylık bir çocuğun, okulun ne demek olduğunu bilmediği halde okula gittiği ülkemizden nasıl bir gençlik yetişebilir? Sabahın 6.30' unda kalkıp 60- 70 kişilik sınıflarda eğitim almaya çalışan bir çocuk bu ülkede ne kadar mutlu olabilir? Babası kömür madeninde ölmüş bir çocuk okula gittiğinde anlatılan derslere ne kadar kafa yorabilir?

Ülkemizde 2008 yılından itibaren kocası veya aşireti tarafından öldürülen, cinayete kurban gitmiş 902 kadın var. 902 kadın demek, annesiz kalmış 902 çocuk ve daha fazlası demek. 902 tane kapanmış, kilidine mühür vurulmuş ev demek. Babası hapise, annesi toprağa gitmiş 902 çocuk demek. Şimdi soruyorum size; bu 902 çocuk nasıl kutlayacak bayramlarını? 19 Mayıs' ta '' Bugün benim bayramım! '' diyebilecek mi? Minik yavrucaklar 23 Nisan' da kutlayabilecek mi bayramını annesi toprakta, babası hapisteyken...

Türkiye' de yaşamak artık bir yetenek oldu. Türkiye'de evinizde otururken her an evinize yapılan baskınla hayatınız değişebilir. Biraz önce baktığınız Twitter hesabınız şimdi baktığınızda kapanmış olabilir. Düşünce özgürlüğünün sözde sınırsız olduğu bu ülkede attığınız bir tweetten dolayı hayatınız kabus olabilir. Gazeteciyseniz eğer, basın özgürlüğünün sınırsız olduğu bu ülkede yazdığınız bir yazı, çektiğiniz bir fotoğraf sizi belki de vatan haini yapabilir. Bu ülkede doğruyu söylemek, gerçeği açıklamak, haksızlığa karşı çıkmak daima suçtur. Basın, Düşünce ve Fikir, Eğitim, Sağlık ve YAŞAMA hakkımızın olduğu ama bir türlü sonsuza kadar kullanamadığımız Türkiye gençlerinin bayramını büyük bir acı ve buruklukla kutluyorum.