Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mayıs '12

 
Kategori
Siyaset
 

Büyük ihmal… Sorumluyu bulun önce…

Büyük ihmal… Sorumluyu bulun önce…
 

Kayseri-Pınarbaşı’nda yaşananlar, iki nedenle oldukça üzücü.

Birincisi, yine bir ocağa ateş düştü, birçok ailede yaralanmalar nedeniyle bir o kadar daha üzüntü.

Sarız civarında, jandarma tarafından yapılan yol kontrolünde kaçan araç, hem de bir jandarmayı yaralayarak, Pınarbaşı ilçesinde Emniyet Müdürlüğüne saldırmışlar…

Deniliyor ki; “Kaçan aracın da yakalanması için jandarma ve polis peşine düştü. Sarız üzerinden 60 kilometre uzaklıktaki Pınarbaşı’na gelen teröristler, takipte olduklarını ve asıl hedeflerine ulaşamadan yakalanacaklarını anlayınca Pınarbaşı Emniyet Müdürlüğü’ne intihar saldırısı için yöneldi.”

Bir Kayserili olarak yerleri ve coğrafyayı çok iyi bilen birsiyim. O aracın Sarız’dan Pınarbaşı’na kadar gidebilmesi için en az 30 ila 45 dakika gibi bir zamana ihtiyacı var.

Aracın kaçtığı belli, kaçan araç da belli…

Evet, amacının ne olduğu belli değil ama Pınarbaşı’na ulaşabilmesi için ihtiyaç olan zaman da belli. Arkasından giderken, önünü kesmeyi akıl eden olmadı mı?

Telsiziniz var, yetmedi cep telefonunuz var.

Geçtik işin o tarafını, daha Pınarbaşı’na gidene kadar yol buyu yerleşim yerleri var, oralarda da jandarma var, hiç mi önlem almayı akıl edemediniz de Pınarbaşı’na kadar gidip Emniyet Müdürlüğünün önünde bomba parlatabildiler?

Terör örgütünün faaliyetleri ile şekillerini en iyi bilen, bilmeleri gereken emniyet güçleri (Asker, Jandarma ve Polis), bunlar hesaba katmaktan acizler mi?

Bugüne kadar bu konuda bir şey yazmadık. Birçok olayda benzer şeylerin yaşandığı açıkça ortada dururken, halen “Tedbir alınmadığı” için yaşanan acı olaylara ne yazık ki şahit oluyoruz.

Kırsal alanda arama-tarama yapan askere saldırı olur, ilk saldırıda avantajlı olan terör örgütünün açtığı ateş sonucunda, birçok ocağa ateş düşer. Yetkililer, açıklama üzerine açıklama yapar.

“Arıyoruz, tarıyoruz” derler…

“Karanlıktan istifade edip kaçtılar” derler…

Senin elindeki alet, edevat ve imkanlardan terör örgütünde aynen var mı?

Yok…

O zaman “Sen ne yapıyorsun kardeşim” demezler mi?

Uludere’de 35 kişi “Kaçağa” gitmişler, dönüşlerinde de bombalanmışlar…

Kaçakçılardan terör örgütünün elde ettiği geliri bir yana bırakalım. O yörede yıllardır “Kaçağa” gidilir, gelinir. Arada birkaç kişi yakalanır, göstermelik…

O sınır bölgesinden gidip gelmelerde, bölgedeki asayiş güçlerinin haberi olmaması mümkün değil. Çoğu zaman göz yumulur.

Bu sefer yumulmadı ve biri “Vur” dedi, öteki de vurdu…

Sorumlu, bakana göre “Vur” emrini verende.

Sormazlar mı adama “Bakan, bakan… Sen neredesin” diye…

Sözün kısası…

Bu olayda, bugüne kadar dillendirmemeye özen gösterdiğimiz “İhmaller” zincirinin birini daha yaşadık ve bir şehit daha verdik…

Bunun hesabını verin…

“Bakan” sıfatında olanlardan başlamak üzere, kim verecekse versin artık.

Beceriksizliği hiç kimse bir diğerinin üzerine atmasın, yetti artık…

25 MAYIS 2012
İBRAHİM PEKBAY
 

 
Toplam blog
: 1104
: 918
Kayıt tarihi
: 28.01.07
 
 

Emekliyim ama “Tekaüt” değilim. 1961 yılından beri değişik “Anadolu” gazetelerinde yazdım. 1984-8..