Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ekim '12

 
Kategori
Futbol
 

Büyük kaptana veda

Büyük kaptana veda
 

Tam adı Alexsandro de Souza … Ama hepimiz kendisini Alex olarak tanıdık ve biliyoruz. 2004 yılında Avrupa’nın pek çok kulübünden teklif almışken Fenerbahçe’ yi tercih etti. Fenerbahçe’ de oynadığı dönem boyunca; 344 maçta 172 gol,139 asist istatistiklerine ulaştı. 2007 – 2008 sezonu Avrupa Şampiyonlar Ligi Asist Kralı, Süper Lig de 4 kez asist 2 kez gol kralı, Fenerbahçe tarihinin en çok forma giyen yabancı futbolcusu, iki kez gol kralı olan tek yabancı futbolcusu, Fenerbahçe forması altında 100 gol barajını geçen ilk yabancı futbolcu olma ünvanı gibi saymakla bitmeyen başarıların altına da imzasını attı.

Bütün bu futbolculuğundan kaynaklanan istatistiklerinin ve başarılarının yanı sıra gerek saha içinde ki gerekse de saha dışında ki efendiliği, düzgün aile hayatı ile taraflı tarafsız pekçok insanın sevgisini kazanmış ender futbolculardan biri olmayı başardı.

Taraftar ona olan sevgisini, faal futbol hayatı devam ederken Kadıköy Yoğurtçu Parkına heykelini dikerek gösterdi. Ayrıca kulüp ile sözleşmesinin fes edildiği akşam evinin önünde toplanan kalabalık taraftar gurubu aynı zamanda milyonlarca insanı temsil ediyor Alex’i bir kez daha ne kadar sevdiklerini gösteriyordu.

Futbolumuza özellikle oyuncu kıyaslamalarında oyuncu ne kadar yetenekli olursa olsun “Bir Alex Değil” terimini getirmiştir. Zaten ondan daha iyisi de gelmedi bundan sonra da gelir mi tartışılır.

Futbolun spor olduğunu şampiyonluğu kaybettiği süper kupa finalinde rakip takım oyuncularından biri sahaya bayrak dikmeyi isterken, bir diğeri omuzlarda küfürlü tezahüratlar yaptırıp amigoluğa soyunurken; o, rakip takım futbolcularını kutlayarak göstermiştir.

Kadıköy de Samsun Spor’ a, CSKA Moskova’ya, Galatasaray’ a attığı muhteşem goller; İnter maçında Devid’ e yaptığı unutulmaz asist, Portekizli yıldızları transfer edince “başkan bu kadar yıldıza bir de top toplayıcı lazım , Alex’ i alsana diyen Beşiktaş taraftarına o yıl İnönü’ de  yaptığı hat-trick, kendisi sahada mücadele ederken çocukları ile beraber tribünde mücadele eden eşi Diana  nasıl unutulur.

Oynadığı dönem boyunca acımasızca eleştirilere de maruz kaldı.En çok da koşmadığı yönünde eleştirildi. Düşünün Alex; biraz önce bahsettiğim istatistiklere koşmadan ulaşabilmiş bir futbolcu! O zaman eleştirmek değil de takdir etmek gerekmez mi? Zaten bunca yeteneğinin yanında bir de koşuyor olsaydı Türkiye Liginde ve Fenerbahçe’de oynuyor olur muydu?

Fenerbahçe’ nin Avrupa kupası maçlarında bir şey yapmıyor diye eleştirildi. Sanki Alex gelmeden önce Fenerbahçe Avrupa kupalarında her sene çeyrek final, yarı final ya da final oynuyormuş gibi! Hoş Alex, Fenerbahçe’ nin Avrupa kupalarında en büyük başarısı olan Şampiyonlar Liginde ki Çeyrek Final oynadığı dönemin takım kaptanı ve o sezon ki Şampiyonlar Liginin asist kralı… Aynı zamanda; Fenerbahçe’ nin Avrupa kupası maçlarında en çok forma giyen, en çok gol atan ve asist yapan futbolcusu…

Paragöz olmakla suçlandı. Fakat sözleşmesinin biteceği dönem hiçbir zaman pekçok oyuncunun yaptığı gibi Türkiye’ nin diğer büyük kulüpleri ile görüşüp piyasasını arttırmadı.

Alex’ i sadece son dönem de yaptıkları için eleştirebiliriz. Gerek Twitterdan yazdıkları, gerek yedek olduğu ya da oyundan alındığı maçlarda ki jest ve mimikleri ile davranışları için… Onun klasında, takım kaptanlığı yapan ve böylesi bir profesyonel bir oyuncunun yapmaması gereken şeylerdi bütün bunlar…

Meslek mi nankör insanlar mı nankör? Göklere çıkarttığımız insanı biran da yerin dibine sokuyoruz. Netice de er ya da geç Alex Fenerbahçe’ den ayrılacaktı. Ayrıldı da…  Fenerbahçe Spor Kulübü de ilk başta neredeyse 8 yılı ve Alex’ in tüm yaptıklarını bir çırpıda silecekti. Kadro dışı bırakılması ve ayrılış şekli hoş olmadı. Kulüp böyle bir değere hak ettiği gibi davranamadı. Fakat belki gelen tepkilerden, belki hatanın fark edilmesinden dolayı geri adım atıldı. Önce yapılacak basın açıklaması iptal edildi, ardından da Alex’i uğurlayacak taraftara araç temin edileceği açıklandı. Bilmiyorum bu satırları yazdığım sırada ya da yazdıktan sonra başka şeyler yapıldı mı? Ama umarım Fenerbahçe camiası kaptanını hak ettiği gibi uğurlar.

Böyle bir oyuncuyu gördüğüm için kendimi çok şanslı sayıyorum. Büyüklerimiz bize Sinyor Can Bartu’yu, Ordinaryüs Lefter’i, Üstad Zeki Rıza Sporel’i ve pek çok efsaneyi anlatmıştı. Bende yaşadığım dönem de gördüğüm en önemli Fenerbahçeliler; Uche, Oğuz, Aykut, Rıdvan, Müjdat ve Rüştü’yü anlatacağım. Ama anlatmaya doyamayacağım bir isim var; Kral Alex de Souza… Gördüğüm en büyük efsane.

 
Toplam blog
: 30
: 822
Kayıt tarihi
: 19.10.11
 
 

Öncelikle Merhaba... 1982 Zonguldak doğumluyum. Üniversite mezunuyum. Özel bir bankada yaklaş..