Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ocak '09

 
Kategori
Mizah
 

Büyük Maçta Hesaplar da Berabere

Büyük Maçta Hesaplar da Berabere
 

Maçlar gelip geçici, dostluklar kalıcı


Uzun yıllardan beri devam eden fanatik Trabzonspor taraftarı ve anti Fenerbahçeli Şef (Fenerbahçe kimle oynarsa oynasın daima rakibi tutma) ve diğer yanda fanatik Fenerbahçeli Ali arasındaki geleneksel iddialaşmanın bu seneki ilk ayağı FB-TS maçı nedeniyle pazar günü yapıldı.

Bu sezon Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi maçlarında güzel iddialaşmalar olacaktı. Sürekli gittiğimiz mekan sahibi FB-Dinamo Kiev maçında bize ayırdığı yerleri yılda 1-2 defa maça gelen gerçek sporseverlere verince oraya çizgiyi çektik. Yeni bir mekan buluncaya kadar FB elendi. Böylece Şef, Ali’nin etinden, sütünden, derisinden yararlanamadı.

Ali maç için özel bir giyim tercih etmezken Şef, Issız Adam-Cemal Hürkan etkisinden kurtulamadığı için hepsi de siyah olan ayakkabı, pantolon, gömlek ve ceket tercihinde bulundu.

Ali takımından emindi. Bana dönerek yazımın başlığını “Bu Şef’in yüzü ne zaman gülecek?” şeklinde atmamı istedi. Şef, spikerin Trabzon’un 10 yıldır kazanamadığını söylemesi üzerine “Her şeyin bir ilki vardır.” diyerek iddiasını ortaya koydu. Masamızda Aydemir Akbaş’ın 10-15 cm uzun versiyonu Karayılan ile daha önce başka hikayesini anlattığım Bili de vardı. Ali’ye dönerek “Bu bıyıklar bugün kesilecek.” dedim.

Düdük çalmadan önce Şef ve Ali birbirlerini öperek başarı dilediler. Maçın hemen başında Umut’un aşırtma vuruşu Şef’i kızdırdı. Ayak içi ile ilk defa aşırtma vuruş gördüğünü söyledi. Roberto Carlos’un taç çizgisine yakın yerde düşmesine tekrar çekimde faul olmadığı konusunda ortak görüşe varılsa da Ali:

-Tamam doğru faul değilmiş ama Trabzonlu birisi düşseydi birileri faul derdi, diyerek taş attı.

Hemen akabinde Song ile Roberto Carlos’un ceza sahası içinde omuz omuza mücadelesine Şef, oyun kuralları içinde nizami bir hareket derken Ali, hareketin omuz omuza olduğunu ama bu omuzun biraz farklı olduğunu belirtti.

İlk yarı sessiz sedasız biterken ikinci devrenin daha hareketli geçeceği devre arasında konuşuldu. Karayılan’ın geçen sene hesabı yükseltmek için Şef tarafından getirilen Kabakçı’dan daha fazla masraflı olduğu ve masayı silip süpürdüğü gözlerden kaçmadı.

İkinci yarı daha hareketli başladı. Biz Fenerbahçe’nin tempoyu yükseltmesini beklerken oyunu yönlendiren, atak üstüne atak yapan Trabzonspor oldu. Kaçan goller Şef’i kızdırırken “atamayana atarlar” sözü gerçekleşecek korkusuyla umutsuzluğa düşmeye başladı. Ali ise uzun süre sonra elini cebine atma endişesi yaşamaya başladı:

-Hadi çocuklar be hadi elimi cebime attırmayın. Karayılan, oğlum fazla yeme hesap herhalde bize kalacak.

Hakem Bünyamin Gezer sarı kartlarını çıkarmaya başladı. Selçuk karta itiraz edince ona fırça atması esprilere neden oldu:

-Buna itiraz edilmez bu polismiş.
-Trafik polisi olsa sıkıysa cezaya itiraz edin.
-Hele hele rüşvet teklif eden olursa çıkarır tabancasını vurur valla.

Ali, Guiza’nın oyundan çıkmasını tüm stat ıslıklarken alkışladı:

-Bravo sana, 70 dakika boyunca arkadaşlarına bir tane bile pas veremedin ya afferin sana.

Maçın son dakikaları Trabzonspor için sıkıntılı geçerken aynı sıkıntıyı Şef de yaşadı. Fotoğrafta bu sıkıntı anlarında su içerken görülüyor.

Hakem son düdüğü çalınca Şef rahatladı. Hesapların ortak olması Ali’yi üzdü. Uzun süre sonra elini cebine atmak zoruna gitti. Karayılan’a masayı silip süpürdüğü için kızdı. Şef ile birbirlerini kutladılar. Hemen oracıkta dev bir iddiaya girdiler. Son hafta TS-FB maçı şampiyonluk maçı olursa karşılaşmayı seyretmek için Avni Aker’e gidilecek maç stattan seyredilecek. Kim kaybederse diğerinin tam 3 gün boyunca tüm masrafını çekecek. Şef’in daha önce Gürcistan’a gidip tek bir müze gezmeden aynı Gürcüler gibi bol bol içip eğlendiği düşünülürse Ali’nin kaybetmesi kesesi açısından hiç hoş olmaz. Fakat Ali’nin de sağlam içici olduğu düşünülürse hele bunlar gibi bir kişinin daha çıkıp her şey dahil sisteminde bir otelde içerlerse o oteli batırırlar. Maç sonunda Ali’ye sordum:

-Ali bak bakim Karayılan aynı Yattara’ya benzemiyor mu?
-!
-Dikkatli bak.
-!
-Sen iyisi bir duble daha iç sonra tekrar bak.
-Bak öyle benzetebilirim.

Kıssadan hisse: Futbol seni yönetmemeli, sen futbolu yönetmelisin.

 
Toplam blog
: 150
: 2951
Kayıt tarihi
: 14.01.07
 
 

1975 Aydın doğumluğum, bir Ege sevdalısıyım. Dostluğa, arkadaşlığa önem veririm...