Buzdolabında iki kadın ne arıyor?

Biraz önce içeri girdim.
Sessizlik muhabbet kuşum Cimi’nin şakımaları dışında ses yok, günün onca sesinden sonra o kadar iyi geldi ki bu bana. Ellerimdeki paketleri mutfağa bırakıp kendimi bir koltuğun çekici kollarına bıraktım.

Birden alt kattaki beyefendinin sesi geldi kulağıma;

-Ne buuuu çorbamı yaptın akşama kadar, gün boyu eşek gibi çalıştım ben, sen ne yaptın; sende gezdin değil mi çorbada çorba olsa salçası bile yok. Mercimeğin (bazen beyaz da yapılır cahil adam)

-İstemeden dinliyorum, bloga malzeme gerek değil mi ama bunlarla besleniyoruz)

Kadın;

-Yok ki evde bir şey ne pişireyim, git bak dolaba...

Erkek;

-Şimdi gider bakarım o dolaba senide içine kaparım!(kötü sözler.. söyleniyor, amanın amanın kimseler duymasın)..

Pencereden başımı uzattım, baktım genç kadın gitmiş evin bahçe girişinde merdivenlere oturmuş sakız çiğniyor. Adam iyice çileden çıkıyor;

Utanmadan birde sakız çiğniyorsun.

Kadın; şimdi aldım ağzıma valla( ağzını yayarak, arada bir patlatıyor)

Erkek; ömrümü tükettin sen benim, bakalım artık yakında gönderirsin beni bu dünyadan...

Kadın umarsız, şaklata şaklata sakıza devam ediyor ve söyleniyor...

-Hep böyle tartışacak mıyız?

-Sen böyle davranırsan her gün her gün...

Şimdi burada eğri oturup doğru konuşalım; bence her iki taraf da hatalı.

Öncelikle içeri gir ve içerde tartış, bak bloglara konu oluyorsun .. (ne kadın ne erkek hiç umursamıyordu inanın ben olsam utançtan kimsenin yüzüne bakamazdım..)

Ev hanımısın önceliğin akşama işten gelen eşin için özenli bir sofra olmalı (çalışıyorum yaa kendimi ayırdım).güler yüz ve tatlı dil eşliğinde kötü sözler,küfür,cık cık....olmaz ki.

Hadi yaptı bir hata bu şekilde tepki verilmez ki değil mi ama? bir dayağı eksikti bilmem onu neden yapmadı? finalde bekledim ama olmadı

Aman aman iyi ki bizim eve gelip sizde ne yemek var demedi, benim evde de uyduruk bir şeyler var....sağlıklı beslenme adına fena değil ama hafifff hafifff....Birde beni buzdolabına kapatırdı aman aman sonra tv de flaş haber olurduk buzdolabında iki kadın mefta, uzun uzun verirlerdi haberlerde.

İki kadın neden buzdolabında az sonraaa diye…

Çok kez yaşanır böyle tablolar, Bizde sütlü Sülüman gaz Ahmet değiliz herhalde yemeği beğenmemek, yemek saatinin geç kaldığını öne sürerek huysuzluk yapmak..yada....şu yemeği bir gün öncesinden yapsan da otursa yemek demek varken.
Şimdi yorumlarda kimse benim yoğurdum ekşi demeyecek ama benim yoğurdum ekşi idi dedim bile...

Şaka bir yana; önemli olan yapılan bir eksiklik yada hata bile varsa bunu kimseyi incitmeden kırmadan... hattaaa pencereleri kapatıp ses sızdırmaz odalarda yapmalı sonra meraklı bir blog yazarının kulağına gider aman diyeyim değil mi ama.

Sevgi ile kalın…

Ekmek çarpsın gerçek di...inanmayan biri varsa getir kitabı el basayım... töbeee