Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Ağustos '07

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Çalışma arkadaşlarınızdan biri sürekli sorun mu çıkarıyor?

Çalışma arkadaşlarınızdan biri sürekli sorun mu çıkarıyor?
 

.


Çalışma hayatının temel özelliklerinden bir tanesi de; birbirinden çok farklı mizaç özelliklerine sahip kişilerin bir arada ve uyum içerisinde çalışmaları zorunluluğudur.

Elbette bir işletmede tüm çalışanlar aynı kişilik özelliklerine sahip olmayacaktır, ancak önemli olan bu kişilik farklılıklarının kabul edilebilir rasyonel sınırlar çerçevesinde kalabilmesidir.

İşletmelerde çalışanlar arasında görülen bir kişilik bozukluğundan, pasif-agresif kişilik bozukluğundan bahsedeceğiz. Ya da diğer adıyla edilgen-saldırgan kişilik bozukluğundan.

Salt adından da anlaşılacağı gibi, bu kişilik bozukluğunda ortada bir saldırganlık vardır ancak saldırganlık ilk anda akla geldiği şekilde sağa sola saldırma, fiziki şiddet uygulama şeklinde değildir.

Saldırganlık tamamen edilgen yani pasif bir süreçte geliştirilmektedir.

Sözgelimi pasif-agresif kişilik bozukluğuna sahip kişi bir işletmede çalışıyorsa ve özellikle hiyerarşinin alt basamaklarında görevliyse, hâl ve hareketleri ile çok kısa bir sürede kendisini hemen belli edebilecektir.

Bir şeye öfkelendiğinde ya da tepki vermek istediğinde, oluşan saldırganlık duygularını dışa vururken, araç olarak elinde bulunan ve bitirmesi gereken işlerini kullanacaktır...İşini çok ağırdan alıp, yavaş yapacaktır.

Çünkü özellikle, *işlerini biraz daha hızlı ve zamanında teslim etmesi beklenince, bu kişilerin erteledikleri, işi uzattıkları görülür.[1]

Hele bu durum fark edilip de o kişinin üzerine gidildiğinde, bu işi uzatma ya da savsaklama eğiliminin giderek ivme kazanacağı da muhakkaktır.

Ayrıca sürekli somurtkan, söylenen, surat asan, sevimsiz bir görüntü pasif-agresif kişilik bozukluğunun en önemli özelliklerindendir.

Buna, sürekli tartışmaya, saldırmaya hazır bir ruh halini de eklemeden geçemeyeceğiz.

Pasif-agresif kişilik bozukluğuna sahip bir çalışan, bir aksiyona maruz kaldığında nasıl bir reaksiyon vermesi gerektiğini çok iyi bilir.

Çünkü sürekli tetikte ve tartışmaya hazır bir pozisyondadır.

Onore edilmediğini ya da yeterli takdir görmediğini sık sık tekrarlamak ise vazgeçilmezleri arasındadır.

Bununla da kalınmayarak, hiyerarşinin üst basamaklarında bulunan yöneticilere, mantıksız bir şekilde sürekli eleştiriler yağdıran bu kişilik bozukluğuna sahip çalışanlar, diğer çalışanları da etkileyerek demoralize olmalarına sebep olabilmektedirler.

Yüksek sesle konuşarak, sesini olduğundan daha yüksek ve mübalağalı bir şekilde kullanmak ise yine pasif-agresif kişilik bozukluğunun karakteristik özelliklerindendir.

Hülâsa; pasif agresif kişilik bozukluğuna sahip birisi, her an patlamaya hazır bir ses bombasına benzetebileceğimiz, yakın çevresinde bulunan diğer çalışanların sıklıkla demotive olmalarına sebep olabilen, talihsiz olduğundan sürekli yakınan, işletmedeki otoriteyi yani yöneticilerini daima küçümser tavırda konuşabilen bir kişidir.

Ancak bilinmelidir ki, meseleyi iş hayatında ki çalışanların psikolojisi yönünden inceledik.

Anılan rahatsızlığın ayrıca bir de özel hayatı etkileyen farklı bir boyutu olduğunu da göz ardı etmemekte fayda vardır.

Sabrın sonu ile

Bibliyografya:

[1] Ruh Sağlığı ve Bozuklukları, Prof. Dr. M.Orhan Öztürk, Hacettep Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikyatri Ana Bilim Dalı Emekli Öğretim Üyesi, Hekimler Yayın Birliği, 7. basım, Ankara 1997, sf.328

 
Toplam blog
: 269
: 1885
Kayıt tarihi
: 08.01.07
 
 

Kabataş Erkek Lisesi Matematik (1992) Marmara Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Mak..