Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Aralık '17

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Çam Süslemesi ve Noel Eski Türklere Aitmiş.

Çam Süslemesi ve Noel Eski Türklere Aitmiş.
 

Noel Ağacı Ve Nazan Şara Şatana


Bizlerde yılbaşı bir eğlence olarak düşünülür. Yeni bir yıla girmenin heyecanının tıpkı yeni bir yaşa girmiş gibi yaşarız.

Yaş günü kutlamalarının bir başka halidir yeni yıl kutlamaları.

Hristiyanlar için elbette farklı onların dini bayramları ve yeni yıl sevinçleri

Noel önemlidir onlar için.

Noel onların bayramıdır.

Çam ağaçları evlerinde salonlarının başköşesinde yerini bulur,

Hediyeler açılmak üzere altında biriktirilir ve çam ağacı süslenir.

Birçok defa yurt dışında ve ağırlıkla Almanya’da yılbaşını yaşamıştım.

Onların adetleri tören gibi ve günlerini alıyor.

Hazırlıklar, hediye fasılları, pastalar, kurabiyeler ve çiçekler.

Önemli.

Ağaç süslemesi onlar için bir sanat olmuş O kadar güzel süslemeler var ki, almadan duramıyorsunuz.

Batı için önemli.

Yılbaşı, çam ve süsleme ama Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ demiş ki;

(Bu arada yazmadan geçemeyeceğim, benim bilgi hazinemdir, onun kitapları bana bilmediğim dünyaların kapılarını açmıştır, onun sohbetlerinin lezzetini hep almışımdır ve ondan imzalı kitap aldığımda bir yazar olarak o kadar çok heyecanlandım ki, kendisi de bunu fark etmişti.)

Noel ve yılbaşı gibi kutlamalarının Orta Asya’daki eski Türklere ait bir gelenek olduğunu söylemiş.

Ayrıca, çam süslemenin de yine aynı döneme ait bir gelenek olduğunu da ilave etmiş.

O bir bilirkişi, boşuna konuşmaz, bilmeden söylemez.

Yazıyı sizlere aktarmak istiyorum.

Belki okumayanlar vardır.


Muazzez İlmiye Çığ:

Noel Bayramı’nın çok eski Türkler’de “Yeniden Doğuş-Çam Bayramı” olarak kutlandığını ve yılbaşının Türk geleneği olduğunu, Noel’in geçmişteki adının ‘Nargudan’ olduğunu belirerek, şunları söyledi:

“Türklerin tek tanrılı dinlere girmesinden önceki inançlarına göre, yerin göbeği sayılan yeryüzünün tam ortasında bir ‘Akçam Ağacı’ bulunuyor.

Bu ağacın tepesi de gökyüzünde oturan tanrı Ülgen’in sarayına kadar uzuyor ve buna ‘hayat ağacı’ deniyor.

Ülgen, insanların koruyucusu; sakallı ve kaftan giymiş olarak sarayında oturuyor ve geceyi, gündüzü, güneşi yönetiyor. Türklerde güneş çok önemli.

İnançlarına göre, gecelerin kısalıp gündüzlerin uzamaya başladığı 22 Aralık’ta gece, gündüzle savaşıyor.

Uzun bir savaştan sonra da gün, geceyi yenerek zafer kazanıyor. Bu, güneşin yeniden doğuşu; bir ‘yeni doğum’ olarak algılanıyor. Türkler bu bayrama ‘Nardugan’ diyor.

Nar; güneş, tugan ise ‘doğan’ anlamına geliyor.

Türkler, güneşin zaferini ve yeniden doğuşunu, büyük şenliklerle ‘Akçam Ağacı’ altında kutluyorlar.”

Hun akınıyla Avrupa’ya taşındığını belirten Çığ, Nargudan’da yapılan ritüelleri şöyle anlattı:

“Nargudan Bayramı, Hunlar’ın Avrupa’ya gelişlerinden sonra yayılmaya başlıyor. Hristiyanlıkla birlikte Nargudan törenini İsa’nın doğumuyla ilişkilendirip Noel adıyla kutlamaya başlıyorlar. Aslında tamamen Hun Türkleri’nden alıntı yapıyorlar. Nargudan güneşin doğuşunu simgeleyen bir bayram.”

Muazzez İlmiye Çığ’ın söylediklerini
Bilim Araştırmacı Haluk Tarcan:

“İslam öncesinde Türkler, en uzun gece olan 21 Aralık’ta çam ağacı altında toplu yemek yiyor ve merasim sonunda çam ağacını yakıyorlardı.

Altay Dağları eteklerinde yaşayan küçük gruplar ve Türk köylerinde bu gelenekler devam ediyor. Avrupalılar, son yıllarda kendilerine özgü bir kültü kökü yaratmak için Asya’da araştırmalar yapıyorlar. Noel kutlamaları Anadolu’da Hristiyanlığı yaymak isteyen Aziz Saint Poul tarafından M.S 60 senelerinde bizim coğrafyamıza taşınıyor. Noel, Avrupalılar tarafından uydurulmuş ve Türkler’den çalınmıştır.”

TÜRK ZİNCİRİ adlı kitabımı yazarken yaptığım araştırmalarda bu yazıları okumuştum.

Bu araştırmalar sırasında Türk’lerle ilgili o kadar çok olağan üstü bilgiye ulaştım ki kitabımda birçoğuna yer verdim.

Hepsine vermiş olmam mümkün değil.

Bir kitap değil, kitaplar yazılır Türk’lerle ilgili bilgileri aktarmak için.

Bir kez daha Türk olduğum için ve TÜRK ZİNCİRİ kitabını yazdığım için kendimle gurur duydum.

İnşallah yayınlandıktan sonra okurlarım da benimle aynı düşünürler.

 

Yeni yıl bereketiyle gelsin.

Ülkemize, bizlere herkese iyi dileklerini dağıtsın.

 

Nazan Şara Şatana

 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....