Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Ağustos '06

 
Kategori
Sinema
 

Canavar ev

Canavar ev
 

Cadılar Bayramı arifesinde DJ ve matrak arkadaşı Chowder’ın topu, karşı evin bahçesine kaçar. Bahçesinden kuş uçurtmayan, ürkünç yaşlı bir adam olan Nebbercracker anında çocukların yanında biter ve gözlerinde korkunç bir ifadeyle DJ’in üstüne atılır. İşte o sırada yaşlı adamın kalbi dayanmaz ve soluksuz kalıp yere yıkılır.

Sahipsiz kalan evde bir tuhaflık vardır; sınırına giren her şeyi içine çekmektedir. Evet, bu ev bir canavardır. Bunu farkeden iki kafadara kimse inanmaz. Evin, en son yeni arkadaşları Jenny’yi de yutmak istemesiyle çocuklar acil durum planı yapmak zorunda kalırlar; çünkü Cadılar Bayramı çok yakındır ve o gece şeker istemek için canavar evin kapısını çalacak her çocuk tehlikededir.

Skull isminde 20 yaşlarında bir atari ustasına nasihat almaya giderler. Skull’dan ‘İnsan yapımı evler, bu insanların ruhları tarafından esir alınabilir.’ yanıtını alan kafadarlar bu yaşayan evi durdurabilecekler midir? Evdeki gizem nedir?

Yapımcılığını Robert Zemeckis ve Steven Spielberg gibi isimlerin üstlendiği animasyonun yönetmenliğini ise Gil Kenan yapmıştır. 57 milyon dolara mal olan komedi, korku ve macera türündeki film, sadece çocukların değil büyüklerin de keyif alabileceği renkli bir olaylar zinciri sunar.

Aldığı olumlu eleştiriler nedeniyle, filme daha farklı ve çarpıcı olmasını bekleyerek gitmiştim. Hoşça vakit geçirdiysem de filmden hafif bir hayal kırıklığıyla ayrıldığımı söylemeliyim. Genel yapısı alışılmış kalıplar içinde kalıyor ve içinde küçük bir sürpriz barındıran sonu filmi kurtarmasa ‘sıradan’ diye bile yorumlanabilirdi.

Tabi bunlar yetişkin birinin kişisel yorumları. 7 yaş sınırlaması olan bu filmi izleyen çocuklar neler hisseder bilemiyorum; ama şunu söyleyebilirim ki benim izlediğim salonda, 7 yaş üstü çocuklar olayları kavrayıp normal tepkiler verirken, daha küçükler ağlasak mı gülsek mi korksak mı karar veremediler. Film boyunca sessiz kaldılar. Aralarından ancak büyükler gülüyorsa onlara eşlik edenler çıktı.

Sonuç olarak, filmlerde yaş sınırlamalarına uyulması taraftarı olduğumu söyleyeyim. Çizgi film diye her yaştan çocuğa her filmi izletmenin doğru olmadığına inanıyorum. Harry Potter gibi çocuk odaklı filmler için de aynı şeyi savunuyorum. Nitekim, onda da ‘7 yaş üstü izleyiciler içindir’ uyarısı oluyor; ama gelen çocukların önemli bir kısmı yaş sınırının altında kalıyor. Ani olaylarla yerlerinde sıçrıyor, ağızlarını kapatıyorlar.

Aman ne olacak, diyenler çıkabilir, biz Türk’üz ya. Sonra da şiddet dolu dizilerden etkilenip ablasını tabancayla öldüren 4 yaşındaki çocukcağızın olayındaki gibi suçlayacak yer ararız.

Bol sinemalı günler...

 
Toplam blog
: 132
: 3374
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Odtü mezunu; edebiyat ve sinema düşkünü biriyim. AFSAD’ta fotoğraf, Sinematek’te film yapımı üzer..