Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Haziran '10

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Candan Mısralar

Candan Mısralar
 

Ebru Sanatı


Onca söz üstadına selam olsun, desturlarını niyaz ederim. Ve selam olsun asırlar önce müjdelenen Fatih’in şehrine, bu müjdeye mazhar olmak için yollara düşen, son nefesini bu topraklarda veren Eyyub el-ENSÂRÎ’ye selam olsun, bu şehr-i İstanbul’da yaşayan, nefes alan her canlıya selam olsun.

Napolyon’un '' Dünya tek bir ülke olsa başkenti İstanbul olurdu... '' diyecek kadar övgüye layık,

Üstad Necip Fazıl’ın “Güleni şöyle dursun ağlayanı bahtiyar,
gecesi sümbül kokan, Türkçesi bülbül kokan
İstanbul, İstanbul” diyerek nitelendirdiği,

Nazım Hikmet’in “Ve her mevsim ve her saat İstanbul.” Diyecek kadar hücrelerine dolan.

Nebi’nin “....... Ne kadar âlemi devr itse sipihr
Bulmaz İstanbul’a benzer bir şehr” dizeleriyle bu denli şairi mest eden. ve daha niceleri…Selam olsun geçmişe ve geleceğe.

Böylelikle başlayalım söze ki bu sözler ay ışığında beliren bir kum tanesi kadar cılız olsa da, istikametini şaşmadan hedefe ulaşmalı bu yolculukta, kimseyi kırmadan incitmeden.Lakin doğruluğundan emin olduğumuz sözleri sarf etmeliyiz, yeri geldiğinde lâl kesilen dillere inat söylemeliyiz. Merhum M.Akîf’in ifadesiyle “Şudur benim hayatta en beğendiğim meslek; Sözün odun gibi olsun/hakikat olsun tek.” Bu minvalden ayrılmadan , sorumluluğunu kaldırabileceğim dizelerin, kalp imbiğinde damıtılıp, kalemimin mürekkebinden dökülmesini dilerim.

Bir şiirin dizelerine sıkışmış hayat , yahut bir öykünün mısralarına, velhasıl bir şekilde geçiyor zaman ve ömür dediğimiz şey yitip gidiyor… Gündüz’e gece peçe olmuş, duygularımıza eşyalar...Kararan gece gibi karanlığa büründü tüm hasletler. ”Eşref-i mahlukat” ile “Esfeli safilin” arasında med cezir bir ömür…Kıyıya vuran dalgaların hırçınlığına fersah fersah uzaklıkta ve bir o kadar büyük dünya hırsımız. Aklımın bir köşesinde su yüzeyine çıkıyor bir düşünürün şu sözleri “Hiçbir cenaze arabasının arkasında giden bir nakliye kamyonu görmedim.” Lebaleb dolu gönül kadehi, kendisinde yazarlık istidatı olmasa da tüm masivaya haykırıştır dizelerim...

Zaman ola bir yerel mesele üzerindeki izlenimlerimizi zaman ola bir dünya meselesini kendi bakış açımızla harmanlayıp sizlerle paylaşacağız.Sanat’a ve Edebiyata dair her ne varsa bizim ilgi alanımızı oluşturacak.”Candan Mısralar” çünkü samimi ve içten olan satırları sizlerle paylaşmayı ümit ettiğim için bu ismi kullanmayı uygun buldum.Her hafta yayımlanacak olan köşemizde şiir, söz ve kısa hikayelerle çeşitlendirerek siz değerli okuyucuların beğenisine sunacağız. çtenliğimiz ve samimiyetimiz ile yoğrulan mısralar paylaşmak üzere.

DOSTLUK

“Mevlana ve bir öğrencisi, dostluğun ve arkadaşlığın konu edildiği bir söyleşiden çıkmışlar, yoldabirlikte yürüyorlardıBiraz ileride yolun kenarında, iki köpeğin koyun koyuna sokulmuşlar, birlikte uyumakta olduklarını gördülerÖğrencisi, biraz önceki söyleşinin de etkisi altında kalarak, bu görüntü karşısında çok duygulandı ve bu duygusunu Mevlana ile paylaşmak istedi: Efendim şu manzaraya bakın" dedi"Ne denli yüce bir ders alınacak dostluk örneği, değilmi?"

Mevlana, öğrencisinin bu heyecanı karşısında hafifçe gülümsedi ve kişisel çıkarların nice dostlukları yakıp kül ettiğini anımsattıktan sonra ona, unutamayacağı bir ders verdi "Evlat, sen onların arasına bir kemik atıver de, bak o zaman gör dostluklarını" dedi.”

Hâmiş: Nice dostluklar çok küçük dahi olsa kişisel çıkarlar sebebiyle ters yüz oluyor.Bu hayal kırıklığıyla kendi çevresinden soyutlanan insanlar yalnızlığı dost edinip kendi üzüntülerini, sevinçlerini içlerinde yaşıyorlar… İnce belli bardaktan içilen çayın eşliğinde yapılan hoş sohbetler tedevülden kalktı mı artık…

Haftanın Şiiri

Sözü bilen kişinin, yüzünü ak ede bir söz
Sözü pişirip diyenin işini sağ ede bir söz
Söz ola kese savaşı, söz ola kestire başı
Söz ola ağulu aşı, yağ ile bal ede bir söz

Kişi bile söz demini, Demeye sözün kemini
Bu cihan cehennemini, Sekiz cennet ede bir söz
Yunus şimdi söz yatından, söyle sözü gayetinden
Pek sakın o sah katından, Seni ırak ede bir söz

Yunus EMRE

Haftanın Sözü

Dünyayı değiştirmek istedim ama sonunda farkettim ki değiştirebildiğim tek şey kendimdim.

Aldous Huxley

 
Toplam blog
: 10
: 308
Kayıt tarihi
: 08.05.08
 
 

“Bir şiirin dizelerine sıkışmış hayat, yahut bir öykünün mısralarına, velhasıl bir şekilde geçiyo..