Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Temmuz '07

 
Kategori
Siyaset
 

Çankaya "düşerken"!

Çankaya "düşerken"!
 

Ankara-Çankaya için seçimlerden önce bir araştırma gelmişti... Sağ seçmen oranı sol seçmeni ikiye katlamıştı. Yani yılların sosyal demokrat kalesi "düşmek üzere"ydi... 22 Temmuz'da, daha geçen haftaki seçimde, Çankaya çekirdeği değilse de onun da en önemli beldelerden biri olduğu Ankara 1. bölge "düştü.

Bunu en çok Baykal anlayışına borçluyuz. Hani seçim gecesini evinde geçiren partisinin genel merkezine bile gelmeyen ve tam kampanya harlandığı sırada Avrupalarda Sosyalist Enternasyonal toplantısında gezinen Baykal anlayışına...

28 Mart 2004 yerel seçimlerinde o bölgede (Çankaya'da) CHP'nin propaganda sorumlusuydum. Nice emeklerle seçimi kılpayı aldık. Az daha AKP kazanıyordu.

O zaman da yakınlarda da hep uyarmaya çalıştım: Madem Çankaya bir anlamda "Başkentin de Başkentidir" o halde o noktaya yapılacak görevlendirmelerde büyük bir özen göstermek gerekliydi. Bu, olmadı. yapılmadı. Yurttaşın/Seçmenin ilk temas noktası; belediyedir. Belediyenin çalışma etkinliği bir türlü istenilen kıvama ulaştırılmadı. Bazıları belediyeyi çantada keklik gördüler. Yanılgı büyüktü. Vurdumduymazlık da.

İşte bu anlayış şimdi Çankaya'yı da siyaseten yitirme noktasına getirdi. Laik, demokratik düzeni önceleyen kimileri açısından bakılırsa, bu durum, "bir kalenin düşmesidir". Onun tam karşısından bakılınca da, belki de "fethedilmesi" gereken bir yerin "ele geçirilmesi"!

"Çankaya" ayrıca Cumhurbaşkanlığı makamını da temsil eden bir isimdir. O nedenle, sembolik anlamda önemi büyüktür. Türkiye'de şu son baskın seçimlere Cumhurbaşkanlığı seçim sürecindeki gelişmeler/tartışmalar nedeniyle sürüklenmiş bulunuyor. Cumhurbaşkanlığı'nın yani bir deyimle, Çankaya'nın sistemi dengeleyici işlevinin önemi her geçen gün daha iyi anlaşılıyor... Başkanlık sistemi gibi rejimsel değişiklikler bile "Çankaya" "seçimi" üzerinden gündeme alınmıştı.

İşte her açıdan Çankaya'nın resmi ve sembolik önemi buralarda beliriyor. Ve Çankaya'nın siyasal profilinin değişmesi, seçmen tercihlerinin değişmesi bir anlamda Çankaya'nın da "değişmesi"nin sosyal-psikolojik iklimini yaratabilecek bir moment olarak da değerlendirilebiliyor. Örneğin Çankaya Belediyesi, yerel yönetimi, kimin eline geçerse belki Cumhurbaşkanının da benzer bir anlayıştan seçilmesi taleplerini meşrulaştıracak bir örnek sergilenmiş olacak. Bu gidişle o da olacak!

O açıdan da bakılınca, Çankaya, yerel seçim çevresinden başlayarak ve şu son genel seçim itibariyle Ankara'yı da içine alarak siyaseten adeta "düşmektedir"... Bunda da seçmenlerimizin, vatandaşlarımızın, belediye emekçilerinin kusuru yoktur. Bağışlanması zor kusur; oraya eş dost atamaları yapanlarda, belediyecilik hizmetinde halka yakın örgütlenmeyi gerçekleştirmeyenlerde, önceliklerini, alt yapı, tesislenme, modern belediyecilik anlamında kullanmayanlardadır. Bunlara bir de Baykal'ın seçim sorumluluğunu üstlenmeyen tavrı eklenmiştir.

Ulusal, yerel öncelikler ve evrensel standartlardan yoksunsanız "perşembenin gelişi çarşambadan bellidir" denilebilir.

(Ben her siyasal partiye ve seçmenine saygı duyarak ve demokrasiye sımsıkı bağlılığını son "e-muhtıra"yı benimsemeyerek ona karşı durarak ortaya koymuş olmanın verdiği güvenle elbette herkesin kendince bir Cumhurbaşkanı adayı telaffuz etme hakkının olduğunu düşünüyorum. Ancak o noktaya yapılacak görevlendirmenin demokrasiye bağlılık gereği; dayatmalardan uzak, tam bir toplumsal uzlaşmayı gerektirdiğini de vurguluyorum-bk)

 
Toplam blog
: 374
: 491
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Merhaba! Toplumsal, siyasal, ekonomik ve kültürel olgularla ulusal ve evrensel düzlemde ilgilenme..