Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Temmuz '12

 
Kategori
İlişkiler
 

Çapkın erkekler de aşk acısı çeker mi?

Çapkın erkekler de aşk acısı çeker mi?
 

O gariban aklınızla güzelim kafanızı hiç yormayın sakın! Çünkü siz, çapkın bir adamın nereye baktığını asla çözemezsiniz!


Milliyet Blog üyelerinden ve yazılarımı sürekli takip eden okurlarımdan sevgili Savaş Barka’nın benden ricası  üzerine, bu yazıyı kaleme aldım. Umarım yazım, okuyan herkesin de hoşuna gider.

" Çapkın erkekler de aşk acısı çeker mi? sorusuna verebilecek bir tek cevabım var benim: Çekerler tabi, çekmez olurlar mı hiç? Tabi, onların acıyı çekme tarzları bizlerden biraz daha farklı… Nasıl mı? Şöyle ki…

Her çapkın erkeğin gerçekten aşık olduğu bir tek kadın yatar gönlünde de, bilinçaltında da bence. Ya çok sevip de söyleyemediği ya da söyleyip de hiçbir karşılık bulamadığı…

Bir üçüncü ihtimalse, çapkın adamın maymun iştahlılığıdır. Eğer çapkınlığının kaynağı maymun iştahlılığıysa adamaın; üzgünüm ama; ömür boyu yoktur maymun iştahlılığın hiçbir şekilde tedavisi…

Diğer iki durum, sonuç olarak aynı kapıya çıktığından; ancak çapkın adama, kendi özbenliğinin, kendisine özel kişiliğinin, evrende, dünyada tek olan varlığının önemi, değeri anlatılarak değiştirilebilir, düzeltilebilir çapkın adamdaki ego kırıklığı, kendine güven erezyonu…

Aşık olup da söyleyemeyen de, söyleyip karşılık bulamayan da kırılan egosunun, yıkılan kendi güveninin farkına varamadığı bilinçaltı acısını, ha bire birbirinden farklı kadınlara aşık olarak, ya da birbirinden habersiz bi dolu kadını kendine aşık ederek çıkarmaya çalışır. Örselenen, kırılan kalbinin tedavi edilemez yaralarını ancak bu şekilde tedavi edebileceğini sansa da, aslında fena halde yanılır malesef çapkın adam.

Başta Sigmund Freud olmak üzere, birçok psikanaliz uzmanına göre, erkek çocuğunun ilk aşkı annesi; kız çocuğunun ilk aşkıysa, babasıdır. En azından ilk çocukluk çağından çıkıp, annesinin ve babasının kim olduğunun anne ve babanın ne demek olduğunun bilincine, farkına varana kadar.

Çapkın adamın, bu, ha bire eş, ha bire sevgili, ha bire flört değişimine gitmesindeki davranış dengesizliğinin ya da bozukluğunun temelini, çocukken annesiyle yaşadığı ilişkilerde, farkında olarak ya da olmayarak üretilen değersizlik duygusunda aramak lazım belki de…

Beşinci bir ihtimalse, kendini çapkın zanneden kendine güvensiz bir erkeğin, birilerine aşık olduğunda, hayatının kontrolünü kaybetmekten, aşık olduğu kadına özgürlüğünü de kaptırmaktan korkmasıdır; şüphesiz ki.

Bir başka sebep, altıncı sebepse, “ Ya daha iyisini bulursam “ korkusu yüzünden, çapkın adamın, aşık olma durumunu, birilerine bağlanma ihtiyacını ha bire öteleyip, erteleyip durmasıdır.

 İster yukarıda sıraladığım altı sebepten biri yüzünden, ister başka bir sebepten olsun, çapkın adamlar da aşık olurlar kesinlikle. Hem de sırılsıklam, hem de hiç kimseyle kıyaslanamayacak bir biçimde.

Çünkü bence, gerçekten çapkın olan bir adamın ruhunda, inanılmaz bir gizli romantizm ve inanılmaz bir aşık olma tutkusu, aşık olma arayışı yatar. Hem de delicesine, hem de hiç geri basmamacasına...

İşte çapkını çapkın yapan da, içindeki, ruhundaki bu inanılmaz boyutlardaki romantizm duygusu ve birilerine çılgınca bağlanma, çılgınca aşık olma isteğidir bence.

 Çapkın bir adamı kendinize aşık edebilirseniz eğer, ömür boyu size tapacak bir kölenin de sahibi oldunuz demektir! Kutlarım sizi hanımefendi!

Sevgili Savaş bey’in siparişi üzerine kaleme aldığım bu yazının sonlarına geldiğim şu anda, fark ettim ki, “ çapkın adam “ için yazdığım şeylerin çoğu “ çapkın kadın “ için de geçerli...

Siz ne dersiniz acaba bu konuda? Haksız sayılabilir miyim acaba bu düşüncemde sizce?

Not: Yazıda kullanılan görsel www.resimde.com adresinden alınmıştır.

 

 

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..