Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ağustos '13

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Cari açık finanse edildiği sürece bir sorun yoktur masalının sonuçları...!

Cari açık finanse edildiği sürece bir sorun yoktur masalının sonuçları...!
 

Son zamanlarda özellikle siyaset ve iktisat çevrelerinde oldukça taraftar bulan bu asılsız iddianın, özellikle Türkiye gibi ekonomisi dışa bağımlı ülkelerin başlarına ne işler açtığı, komşumuz Yunanistan'ın başına gelenlerden ve bu gün ülkemizin içine düştüğü ekonomik durumundan, çok net görüle bilir.

Cari açık, Bir ülkenin dış ticaret yaptığı diğer ülkelerle kıyaslandığında ne durumda olduğunu gösteren önemli bir ölçüttür.

Bir ülkenin cari dengesi, Ödemeler dengesi adı verilen bilançonun en önemli göstergesidir.  

Cari işlemler hesabının unsurlarından biri ithalat ve ihracat dengesidir. Eğer ülke ithalatından fazla ihracat geliri elde ediyorsa dış ticaret dengesi kendi lehine pozitif olacaktır. Bunun tam tersi ise ülke aleyhine negatif bir durum yaratır.

Bu negatif durumda o ülkenin cari işlemler muhasebesinin diğer unsurlarına bakılır. Yani turizm gelirleri, o ülkenin yurt dışı yatırımlarından gelen, örneğin temettü, kira, faiz gibi gelirlere ve yurt dışı yükümlülüklerinden doğan örneğin dış krediler gibi ödemelerinin farkına bakılır.

Sonuç pozitif ise cari işlemler hesabına da pozitif bir katkı sağlayacaktır. Tersi bir durum ise cari işlemler hesabındaki açığı daha da arttıracaktır.

Tüm bunlara rağmen yurt dışı gelir ve gider arasındaki fark negatifse, ülke cari açık veriyor demektir. Tam tersi durumda ise fark pozitiftir ve o ülkenin cari fazlası yani döviz birikimi var demektir.

Cari açığın finansman kaynakları ise üçe ayrılır:

1.      Doğrudan yabancı sermaye yatırımları:

Herhangi bir sektörde faaliyet göstermek için yurt dışından gelen sermayeye bu isim verilir. Örneğin, yeni bir üretim veya turizm tesisi yapmak, banka kurmak, var olan bir işletmeye ortak olmak yahut tamamını satın almak için gelen bu tip sermaye, kalıcı bir sermayedir.

2.      Portföy yatırımları:

Hisse senedi, Tahvil veya bono almak için ülkeye gelen bu tip sermaye kalıcı bir sermaye değildir. Ülkenin ekonomik veya siyasi bir krize girme durumu ortaya çıktığında, derhal nakte dönerek yurt dışına çıkma ihtimali son derece yüksektir.

3.      Kredi veya toplu borç olarak gelen kaynaklar:

Faiz elde etmek, yâda satış kredisi olarak bir malı satmak için gelen sermayeler, bu tip kaynaklardır. Tıpkı portföy yatırımları gibi son derece tedirgindir. En ufak bir sıkıntıda derhal yurt dışına çıkarlar.

İşte sıcak para olarak adlandırılan kaynaklar, 2. ve 3. Sıradaki kaynaklardır. En ufak bir kiriz ortamında ülkeyi derhal terk ederler.

İşte cari açık doğrudan sermaye yatırımları olarak karşılanıyorsa daha sınırlı, ancak ağırlıklı olarak sıcak para ile karşılanıyorsa çok daha büyük sorunlarla karşılaşılması kaçınılmaz olacaktır.

Çünkü bu tip sermayeler ülkeden çıkarken ödenmeleri de son derece sorunlu olacaktır. Sıcak para ülkeyi terk ederken, terk etmenin sebebi nedeniyle, yeni kaynakların da ülkeye gelmemesi, son derece ağır ekonomik sorunlar yaratacaktır.

Görüldüğü gibi bir ülkenin cari açığının finansmanında yararlanılan kaynakların niteliği son derece önemlidir.

İşte bu gün ülkemiz ekonomisinde yaşanan durum, Küresel ekonomideki son gelişmeler ve özellikle Türkiye’nin izlemiş olduğu dış siyaset yüzünden, cari açığın sürekli sıcak para ile finanse edilmesinin sonuçlarıdır.

AHMET ELDEN

 
Toplam blog
: 138
: 5557
Kayıt tarihi
: 05.10.11
 
 

1968 Afyon doğumluyum Antalya'da yaşıyorum. Antalya end. meslek. lisesinden sonra Anadolu Ünivers..