Casino Royal - 007 James Bond

Aslında bu yazımı çok önce yazmak istemiştim. Fakat içimden gelmedi. Bir de derse geç kalmam gerekiyordu galiba. Sanırım bütün şartlarım olgunlaşmışken asıl konumuza girmem için sorunum kalmadı demektir.

Malumunuz bir klasiktir James Bond serileri. 007 diyince durur akan sular. Hele ki Pierce Brosnan gibi bu role tam oturmuş bir aktör ile film ne kadar kötüleşse de yerimizden kımıldamadan baka kalırdık sahnelere. Brosnan, gerçekten hakkını vermekteydi ajanlığın.

Şimdi yeni James Bond' a( Daniel Craig ) bakın. Arkaik basık heykellere benziyor. Fazla kaslı, bodur hatta o hareketli sahnelerin hiçbirinde başarılı değil. Hatta Madagaskar'da bir Afrikalının peşine düşen Bond müthiş sportif bir kovalananın ardından o kadar vasat kalıyor ki atlayıp hopladığı sahnelerde "İşte şimdi düşecek!" izlenimi veriyor. Bu heyecan katması gereken bir hadise ama Afrikalı inanılmaz atletik ve hoplakken Bond, beceriksizmiş gibi duruyor. Şefi M. ona "çok gelişmiş tetik parmağı"na sahip olmasını söyleyip paylarken bile "Off bu ne yaa!İnce göndermenin böylesi" diyorsunuz. Hatta kanaatimce Bond o kadar Kurtlar Vadisi'nin "Memati" karakterine benziyor ki filmde bir "Polat Alemdar" aradı gözlerim! Bir de Le Chiffre gerçeği vardı ki moralim bozuldu! Bond'un amacı Le Chiffre adındaki teröre yatırım yapan bir adamın finansmanını durdurmak. Ve bunu da egzotik manzaralı adalarda gezerken bir kumarhanede gerçekleştiriyor. Kumar masası sahneleri de öyle uzun ki Poker öğrendim!

Kısacası aksiyonu vasat, kendisi fazla " Memati " olan, sadece Bond' un muhasebeciliğini yapan Vesper Lynd' in (Eva Green) güzel olduğu, silik bir filmdi. Ayrıca Bond' un mavi gözleri çok yapma duruyordu. 007 serisini seven biri iseniz ve sadece " izlemek " için sinemaya gidecekseniz buyrun.

Saygılar Efendim...

NoneNone - 20.11.2006 P.tesi - 10.45