Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ağustos '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Çayeli'nin yarınları için

Çayeli'nin yarınları için
 

Kendimi özgür ve hissetmediğim ve özgür olamayacağımı düşündüğüm Çayeli. Seneler sonra sokaklarında daha özgür gezsem de, kızların artık eskiye göre daha özgür yaşadıklarını görsem de yine “huzur eksik bu şehirde” dedim kendi kendime… “Huzur insanın içinde olan kendiyle her yere götürdüğüdür.” Bu bakış açısıyla düşündüğümde beni rahatsız edenin seneler öncesinden kalanlar olduğunu anladım. Her gün işsizlikle mücadele eden gençte, çay toplayan kadında, çocuklarımı nasıl okutacağım diye düşünen babada ise yaşadıkları her günün huzursuzluğu.

Yeşillikler içinde, deniz kıyısında kurulmuş yavaş yavaş dereleri takip ederek iç kısımlara doğru genişleyen ilçemiz. Sahil yolu sahil bırakmazken, sahil yolunu aştığımızda gördüğümüz balıkçı lokantası gibi yenilikler sahilimizi canlandırmakta. Plajlarımız da artık deniz tatili yapmak isteyenleri Çayeli’ne çekmeye başlamış durumda. Dağ ve deniz tatilini birlikte geçirmek için iyi bir alternatif olma yolundayız.

Çayeli bu sene oldukça kalabalık bir yaz geçirdi. Esnaf bu durumdan oldukça memnun. Çayeli’ne gelip ev açanlar, tatilini geçirenler ihtiyaçlarını karşılarken esnaf ta kriz döneminde kazandıklarıyla uzun kış dönemimi geçirme planları yapmakta. O dönem yapılan sınırlı alışverişle ayakta durması lazım.

Çayeli göç vermeye devam ederken özellikle emeklilerde tersine göç başlamış durumda. Büyük bir kısım emekli de yaz aylarını Çayeli’nde geçirmekte. Terk edilmiş evlerin de yüzleri gülmeye başlamış yapılan bakımlarla. Köylerde bile apartman tarzı yapılan evlere karşılık geri dönüşle birlikte az katlı daha modern yapılar gözümüze çarpmakta. Güneyin kalabalık ve sıcağını tercih etmeyenler için de Çayeli izinlerini geçirmek için iyi bir seçim. Özellikle çocuklarının memleketini unutmasını istemeyen aileler küçük yaşta bu alışkanlığı edinmeleri için çabalıyorlar.

Tatilini geçirmek için kalanların yanında Çayeli’nde yaşamını geçirenler de yaz aylarını tatilini geçirmek için başka şehirlere gitmekte. Merkezde oturanlar da köylere taşınmakta. Köylerde oturup yayla alışkanlığı olanlar da yaylalara gitmekte. Dolayısıyla sürekli bir hareket içinde… Yaz aylarında özellikle Çarşamba günleri ne kadar kalabalık olduğunu görebiliyorsunuz. Bizim gibi İstanbul’dan gidenlerle hemen hemen her yerde karşılaşabiliyorsunuz. Ardımızda kalıp büyüyen nesili tanımakta zorluk çekerken İstanbul’dan gidenlerle bu açığı kapatmaktayız.

Çayeli’nde yaşayanlar için her dönemli sıkıntılar devam etmekte. “Gitmekle kalmak arasında” günlerini geçiren bir nesil yetişmekte. Yaşadığı yerde mutlu olmayan insanlardan fazla bir şey bekleyemeyiz. Öncelikle kalmaları için sebepler olmalı, mecburiyet dolayısıyla yaşayanlar ilk fırsatta gitmek için çareler aramakta. Ben çocukken bunları yaşarken bugüne kadar değişmesi için ümit ederken pek bir şeyin değişmediğini görmek üzücü. Giderken geride kalanlar benim hissettiklerimi hissetmez diye ummuştum ama durum pek farklı değil. Sadece geride kalanlar için alternatifler artmış durumda. Artık Çayeli’nde kızlar çalışabiliyor. Fakültemiz bile var…

Hayal eden ama hayal ettiğini uygulayamayan çalışkan ama çalışamayan insanları gördüm Çayeli’nde… Yavaş yavaş yaşadığı duruma uyum sağlayarak hayal edemeyen, çalışmayan bir nesille karşı karşıya kalacağız bu gidişle. Gençler işsizlikten, büyükler gençlerin iş beğenmemesinden şikayet etmekte. Kimse durup kendini gözden geçirmiyor. “Ben ne yapıyorum, bu durumda benim payım ne?” Her zaman her yerde olduğu gibi eksiklerimizi, hatalarımızı başkalarına yüklemekle geçiyor günlerimiz. Olumsuzluklar elbette var fakat bunun dışında kendimizin yapabileceklerini göz ardı edemeyiz.

Çalışmayı, çalıştırmayı bilmek gerek. Gençlerin, çocukların modellere ihtiyaçları var. Gördükleri modeller siyasi veya ailevi yakınlıklarını kullanarak kendilerine iş veya mevki yaratanlar. Eleştirenleri hemen muhalefet veya farklı görüşten kişiler ya da koltuğunda gözü olanlar olarak yargılayanlar. Bunların neticesinde de sesini çıkaramayan gününü kahve ya da internet cafelerde geçirenler… Asıl üzücü olansa illegal grupların ya da kötü alışkanların pençesine düşenler…

Sivil toplumda çalışanlar bilir, evinde toz bile almayan kızların temizlik yaptığını, masasından tabağını kaldırmayanların yemek servisi yaptığını. Evlerde kazanılmayan alışkanlıklar bu tür ortamlarda kazanılabilmekte. Birlikten güç doğar sözünün anlamını kavratmak gerekir. Hepimiz Çayeli Türkiye’nin sayılı ilçelerinden biri olsun istiyorsak birlikte hareket edebilmeli, bu konuya odaklanmalıyız. Farklı düşüncelerde olsak da isteklerimiz aynı. Neden uygulamaya geçemiyoruz o zaman?

Uygulamaya geçmek için ateşleyici bir güç lazım. Bu ateşleyici güç toplumu yönlendirebilecek liderlerden ya da lider örgütlerden olabilir. Küçük bir çalışma yarınlarımız için çok büyük olumlu sonuçlar getirebilir. Genelde hepimiz “bunu en iyi ben yaparım” düşüncesiyle hareket edip, çevremizdekiler bakmadığımızdan gücümüz de parçalara bölünmekte hatta birbirimizin gücünü arttıracağımıza azaltmaktayız.

Çayeli’ndeki kurum ve kuruluşları bir araya getirebilecek öncü çalışmalar yapabilecek nasıl bir yapı olabilir diye düşündüğümüzde “kent konseyi” aklımıza gelebilir.

Nedir kent konseyi?

Kent Konseyi, kent yaşamında kent vizyonunu ve hemşehrilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve dayanışma saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım yönetişim ve yerinden yönetim ilkelerinin hayata geçirmeyi amaçlar.

Kent konseyinin tanımı bizim istediklerimizi ortaya koymakta. Kent konseyleri de bu tür ihtiyaçlar için doğmuş ve geliştirilmiştir.

Kent Konseyleri, 03-07-2005 tarihli 5393 sayılı Belediye Yasasının 76. maddesi uyarınca kurulması zorunlu kuruluşlardır.

Belediyeler, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, kamu kurum ve kuruluşlarının ve mahalle muhtarlarının temsilcileri ile diğer ilgililerin katılımıyla oluşan kent konseyinin faaliyetlerinin etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardım ve destek sağlar.

Kent Konseyi Yönetmeliğinde kent konseyinin kuruluşu, görevleri, çalışma ilkeleri, üyeliği, organları, genel kurulu, yürütme kurulu, başkanı, meclisler ve çalışma grubu gibi işleyişi açıklanmaktadır.

(Ayrıntılı bilgi: http://www.kentkonseyleri.com/)

Kent konseyi bünyesinde oluşturulan çalışma grupları ve meclislerle faaliyetlerini sürdürür.

Çalışma Grubu başlıkları, ülkenin dört bir yanındaki kentlerde belirgin bir benzerlik taşımakla birlikte, her kentin coğrafi konumuna, büyüklüğüne ve özelliklerine bağlı olarak, yoğunlaşılan öncelikli konular belirgin farklılıklar gösterebilmektedir. YG-21 sürecindeki kentlerde oluşturulan Çalışma Grubu başlıklarına bakıldığında, en çok karşılaşılanlar arasında, Çevre, Ekonomi, Sağlık, Turizm, Eğitim, Kültür ve Sanat, Ulaşım, Tüketiciyi Koruma, Çalışma ve Sosyal Güvenlik gibi genel ve geniş kapsamlı konuların bulunduğu görülmektedir.

Çayeli’nde de katılıma göre bu çalışma grupları oluşturulmalı ve işler hale getirilmelidir. Bu başlıkların yanında tarım konusu da ilave bir başlık olabilir. Çayeli’nin diğer illerdeki hemşehrileriyle bağlantısını sağlayacak bir dış ilişkiler çalışma grubu da oluşturulabilir.

Gençliğin yerel yönetime dahil edilmesiyle hem kendileri için çalışmalar yapılmasına olanak tanınacak hem de yarınlarda yöneticilik yapacak gençlere fırsat verilmiş olacak. Bu şekilde sadece gençlerin sorunlarını değil, gençlerin bakış açısını da yönetime taşımış olacaklar.

Çayeli’nde gençlik meclisinin örgütlenmesinin hızlı olacağı ve sonuçta başarılı işlerin yapılacağı kanısındayım. Okullarda seçilen temsilciler, dernek, oda vs. sivil toplum örgütlerinde gönüllü çalışan gençler, oluşturulan mahalle temsilcileri, işsiz gençlerin oluşturacağı gruplarla yapılacağı katılımlarla Çayeli’ni temsil edecek güçlü bir gençlik meclisi oluşmuş olacaktır. Gençlik Meclisine Çayeli dışında yaşayan gençlerin de katkısı olacaktır.

Gönüllü gençlerden oluşan gençlik meclisi Çayeli’nde yapılması düşünülen pek çok projeye de öncülük edecektir. Çayeli’nde bulunan ve işler hale getirilmesi planlanan kültür merkezi bunlardan biri olacaktır. Uluslararası projeler yapılarak hem Çayeli’nin gelişmesine katkıda bulunulabilir. Gençlik değişim programlarının uygulanmasıyla hem gençler başka ülkelere gitme fırsatı bulabilir hem de yabancı konuklarını ağırlayabilir. Gençlik festivali yapılacak çalışmalardan biri olabilir. Çayeli festivaline de öncülük edilebilir.

Gelecekte Çayeli'ni yönetmeye aday gençler için iyi bir deneyim, yöneticiler için de Çayeli'nin yarınlarını yetiştirme fırsatı olacaktır.

Çayelili kadınlar annelerinden, ninelerinden aldıkları güç ve misyonla hayatlarını sürdürüp, ailesi için çabalarken yaşadığı şehir için sesine kulak verilmesini istemekte. Çalışan kadın çalıştığı sürenin dışında sosyal bir hayatı olmasını, çay toplayan kadın kış aylarında ailesine katkısı olabilecek işleri yapmayı, ev hanımı kadınlar ise hem boş zamanlarını değerlendirecek sosyal çalışmalar yapmak hem de kendilerini geliştirmek istemekte. Cinsiyeti nedeniyle okutulmayan kadınlar bugün kendilerine tanınan ve elde edeceği imkanlarla daha ileriye gitmeyi planlamakta.

Sorun ise kadınların bir araya geleceği, güç birliği yaratacağı ortamların olmayışı. Gençlik Meclisi bu anlamda Çayelili kadınlar için bir ışık olacaktır. Çalışmaların başlamasıyla Çayelili kadınlar kendilerini gösterecek hatta ülkemiz için yapılacak çalışmalarda da öncü olacaklardır.

Çayeli’nde yapılacak sosyal, kültürel çalışmalar için mekan aramaya da gerek yok. Çayeli Kültür Merkezi çalışmalar için çok önemli bir yer olacaktır. Kent konseyinin kurulması için öncelikle yerel yönetimi, odaları, sivil toplum kuruluşlarını, gençleri, kadınları göreve çağırıyoruz… Kurulması zorunlu olan konseyden sonra hep birlikte Çayeli’nin çehresini değiştirebiliriz. Bu gerekliliği çevremize anlatıp, gerekli bilinci oluşturmak hepimizin görevi olmalıdır.

Çayeli için hep birlikte harekete geçelim… Haydi Çayeli…

 
Toplam blog
: 69
: 718
Kayıt tarihi
: 29.01.09
 
 

Kelimeleri ardı sıra ekleyerek ve içine yüreğimden gelen sesi katarak yazdıklarım anlatır beni size..