Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Haziran '08

 
Kategori
Futbol
 

Cebimizdeki delik kapanmayacak ama...

Cebimizdeki delik kapanmayacak ama...
 

img.mynet.com/spr/turkiyesevinc2.jpg



Kötümser yalnız tüneli görür, iyimser tünelin sonundaki ışığı görür, gerçekçi tünelle birlikte ışığı hemde gelecek treni görür. (J.Harris)

Sabah uyandığımızda her şey aynı görünsede gözümüze değişen şeyler var. Bakmak istemedikleri için görmemezlikten gelenler dışında bizler eminim gördük bu değişikliği. "Nereye kadar övünülür Türk olmakla" diye, siyaset arenasında yapılan yanlışlıkları insanımızın ülke sevgisine bağdaştırılmasını anlayamam bir türlü. Neden anlayamam bilir misiniz, vatan sevgisi farklı şeydir, devlet yapısı farklı bir şey. Devleti yönetenler vecibelerini yerine getirmedi diye, ele güne bizi rezil kepaze etti diye, işsizlikten belimiz büküldü, açlıktan nefesimiz koktu, AB'nin ve Amerika'nın kuklası olduk diye vaz mı geçeceğiz Milli duygularımızdan. Hayır efendim geçmeyeceğiz tam tersine daha sıkı sarılacağız. Çünkü bütün bunların sorumlusu bizler değiliz.

İnadına mı yapıyorlar bunu bir türlü anlayamıyorum. Dünya bizim başarılarımızı konuşurken biz hala kendimizi yerden yere vurmaya devam ediyoruz. "En Çok, Kendine Yapacağın Kötülüklerden Kork", demiş Pestallozi. Ne kadar da doğru söylemiş. Başarılarımızla övündüğümüz için şu an ülkemizin bu durumda olduğunu düşünenler ne kadar büyük bir yanılgı içindeler. Oysa ki biz tarih boyunca hiç bir başarımızla yeteri kadar övünmedik. Neden bunu yapamadık bilir misiniz kendini bilmez kendini bu milletin akıl hocası zanneden insanlar yüzünden. Avrupalı olmanın bir meziyet olduğunu sananlar yüzünden . Bu insanların ne yapmaya çalıştıklarını da anlamıyorum. Sürekli kendi ülkelerini kötüleyerek nereye varabileceklerini, bir milletin geçmişinin onun geleceğini oluşturduğunu bilmemelerini kabul edemiyorum. Şimdi siz koca Türk Milletine 'hala bilmem kaç sen öncesinin zaferleriyle övünüyorlar' derseniz bu olacak işmi. Afedersiniz övünmeyip ne yapmamız gerekiyordu. Kiminle övünecekdik sorması ayıp İskoçlarla mı?

Kavram karmaşası yaşıyoruz hem de fena halde. Ülke sevmekle, hükümet sevmeyi, ülke sevmemekle, hükümet sevmemeyi birbirine karıştırıyoruz. Şimdi burayı Türkçe'yi ne yöne çekersen o yöne doğru çekilesi yapan arkadaşlar kafalarına göre yorumlayacaklar. Yorumlasınlar her türlü eleştiriye hadsizlik yapılmadığı müddetçe sonuna kadar açığız. Demek istediğim ben üç beş çapulcu yüzünden ülkemi sevmemezlik edemem, tarihimle övünmemezlik edemem, mirasımla gurur duyamamazlık edemem. Hükümetler değişir, başkanlar değişir ama bu ülke toprakları değişemez. Ben Türk olmakla her zaman övünmeye devam ederim. Ruh hastası, sağlıksız, ne yaptığını bilmeyen yaratıkların attığı nutuklarla içimdeki milli duyguları öldüremem. Birilerinin ekmeğine yağ sürüp oyunlarına alet olamam.

İşte bütün bu nedenlerle avazım çıktığı kadar bağırdım Hırvatlar karşısında attığımız o nefis golle. 'GOLLLLLLLL' diye. Hiç tanımadığım insanlarla kucaklaştım hakem düdüğünü çaldığında. Tüylerim diken diken oldu, gözlerimden yaşlar süzüldü. İşte dedim bunlar bizim çocuklar. Hep bir ağızdan bağırdık 'En büyük Türkiye' diye.

Bu sonuçla siyasi sahnelerdeki başarısızlıkları bir tutanları, geçmişte kazandığımız zaferleri hiçe sayanları, ülkesini bir kurulu tarihi bile olmayan ne olduğu bilinmez çapulcu ama sömürgecilikle sermaye sahibi olarak dünyayı yönetmeye çalışan, ezelden bu yana Türkiye'yi ve Türkleri sevmeyen ülkelere satanları naletliyorum. Sizin hepinizi tıpkı başımızdaki mollalar gibi cehenneme göndermek istiyorum. Sizin o eleştirdiğiniz insanlardan hiç bir farkınız yok. Onlarda bu ülkeyi sevmiyorlar siz de. Onlardan tek farkınız 'muhasır medeniyet' lafını ağzınıza sakız edip Avrupa'nın ...ıçını yalıyor olmanız.

Bir zafer arkasından bile sevinmeyi çok görecek hale nasıl geldik biz. Ekonomik kriz, işsizlik vs. gibi şeyleri öne sürerek bir futbol karşılaşmasından alınan zaferle bile övünmemeyi kim gösterdi bize. Kim bizi bu hale getirdi. Ben gurur duyuyorum sizinle çocuklar. Göğsümüzü kabarttınız, bize bir gün de olsa tüm sıkıntıları unutturdunuz. Ülkemizi onurlandırdınız. Dilerim yürüdüğünüz yolda en sona ulaşırsınız. Bu bir spor ve siz bunu en iyi şekilde yapmayı biliyorsunuz. Siz futbol için yaratılmışsınız. Sizin başarınız siyasilerin başarısızlığı altında gölgede bırakılamaz. Sizin başarınız yaptığınız sporun tarihine 'Altın harflerle' yazılacak. Tıpkı Türklerin zaferlerinin yazıldığı gibi. Evet ben de söylüyorum 'Tarihi biz yazdık, tarih de bizi yazıyor'. İtirazı olan varsa söylesin ay pardon itirazı olan varsa ya Mekke'ye yada İsveç'e gitsin.

*Almanya, 16 eyaletten oluşan federal bir devlettir. Başkent ve hükumet merkezi Berlin'de bulunmaktadır. Ulusal birlik 1871 Fransa-Prusya Savaşı sonrası sağlanmıştır. II.Dünya Savaşı sonrası Doğu Almanya ve Batı Almanya olarak ikiye bölünen ülke 1990'da tekrar birleşmiştir. Almanya,Avrupa Birliği'nin kurucu ülkelerindendir ve 82 milyondan fazla nüfusu ile Avrupa Birliği'nin en kalabalık ülkesidir. Almanya'da kişi başına düşen milli gelir yıllık yaklaşık 34 bin dolardır.

Maçı kazanırsak ki kazanacağız buna yürekten innanıyorum, o zaman AB yardakçısı ama hükümet karşıtı daha doğrusu ne olduğu bilinmeyen bir takım kişiler yine futbol ile siyaseti birbirine karıştırarak bizlere yukarıdaki bilgileri verecekler. Almanya'nın ekonomisinden bahsedecekler bizim ekonomimizle kıyaslayacaklar. Sevincimizi kursağımızda bırakmak için, 'eğlenmeyi bile bilmediğimizden, havaya atılan kurşunlarda ne kadar insana zarar geldiğinden, her zaman geçmişin zaferleri ile övündüğümüzden ülkenin içinde bulunduğu durumdan habersiz olduğumuzdan' dem vuracaklar. Varsınlar vursunlar. Hiç bir şey umurumda değil, ülke ekonomisi bile. Bu sahne o sahne değil beyler bu futbol sahnesi "top yuvarlak kazanan dört köşe".

YER GÖK İNLESİN
BU SESİ DİNLESİN
HEP SENİNLEYİZ
TÜRKİYEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEE

http://tr.wikipedia.org/wiki/Almanya

 
Toplam blog
: 61
: 1378
Kayıt tarihi
: 13.07.07
 
 

Sadece yazmayı seviyorum hepsi bu. ..