- Kategori
- Tarih
- Okunma Sayısı
- 1088
Ceddin deden, neslin baban..

Açıkoğretim birinci sınıfı öğretmensiz okuyup ve öğrenimime devam etmediğim için liste dışı bırakırsam, İlk Orta ve Lise eğitimim süresince herkes gibi çok öğretmenim oldu. Hepsinin de ayrı ayrı emekleri olduğunu inkar etmem mümkün olamaz. Zira bende iz bırakabilen bir kaç öğretmenimin olduğunu da söylemek isterim.
Bana Okumayı ve yazmayı öğreten Ahmet ve Nimet öğretmenlerimin değerleri yüreğimde ayrı bir yerleri var. Edebiyat öğretmenlerim Rıza Bey (merhum) ve hayatı dolu dolu yaşamayı seven Gönül öğretmenim, farklı insan Müzik öğretmenim Ali Bey ve Türkçe öğretmenim Hatice Hanım'ı yaşaım süresince asla unutamayacağım ve unutmak istemediğim isimlerdir.
Ama bir başka sınıf öğretmenim vardı ki, mümkün olabilseydi onun adını altın harflerle yazmak isterdim.
Doğru, ilkeli, namuslu, adil insan olabilmem için ailemden sonra bana öğreten tek isimdir. Hayatımla ilgili duruşuma, hayatı sorgulama biçimime ta o yıllarda bana yön verebilen insandı merhum Besim öğretmenim. Sıradışıydı.
Tarih dersini diğer öğretmenlerden farklı yorumlayan, öğrencilere farklı işleyen, müfredat dışı eğitim tarzı olan kişilikti. Ders kitabına kesinlikle bağlı kalmayan, hatta hiç kalmayan, Osmanlı tarihi dersini not yazdırıp öğrencilerine öğreten belki tek öğretmendi.
Onun için Osmanlı İmparatorluğunun nerede ne zaman kimin tarafından kurulmuş olduğu ve Padişahlarının doğum ve ölüm tarihleri yeterliydi öğrencilerini sorumlu tutmak için.
İyiki de onun öğrencisiydim.
İyiki de Muhteşem yüzyıl çekilmiş.
İyiki de dizi tartışılıyor
Sanat bir kere daha gücünü ispatladı.
Osmanlının kahramanlıklarını inkar etmek elbette ki akıl dışı olur. Zira tarih kitaplarında kadın pek, hatta hiç yazılmadığına rastlanır. Dizideki kadınla ilgili kurguyu da bir kenara bırakalım.
Osmanlının kahramanlıklarını da güzel bir yere koyalım.
Peki, övündüğümüz şanlı Osmanlı İmparatorluğu Padişahların bazılarının tahta geçmek için babasını öldüren, oğlunun kellesinin kesilmesi için ferman yazdıran ecdadımız için ne demeliyiz?
Seksenli yıllarda, hatta günümüzde dahi bir gürüh tarafından hala "Ceddin deden, neslin baban" edaları ile kendilerine yer edinmek isteyenlere kapak olsun.
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.
