Aktütün Sınır Karakolu'na yönelik terör saldırısı sonrasında, basında ve televizyonlarda kötümser bir hava yayılmaya başladı. Bu çok yanlış. Türk Milleti teröre geçit vermeyecektir. İktidar ve muhalefet partileri arasındaki görüş farklılıkları azalmış. Kamuoyu birlik ve beraberliğin oluşması için seferber olmuştur.

Yediden yetmişe herkesin "Beni de askere alın!.." diye ortaya koyduğu irade, kötümserliği kabul edemez. Yeter ki siyaset kurumu ile emniyet güçleri, yerel yönetimlerle, mülki yönetimler tam bir uyum içinde çalışmaya devam etsin. Tekrar ediyorum: Türk Milleti teröre geçit vermeyecektir.

Bu içinde bulunduğumuz kafa karışıklığı ortamında Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, önemli açıklamalarda bulundu. Gazeteci Yavuz Donat; Sabah'taki köşesinde dün bu açıklamalara yer verdi. İkisini aşağıya alıyorum:" Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek:
- 2006 ve 2008'de, Genelkurmay iki sempozyum düzenledi: Küresel terörizm ve uluslararası işbirliği sempozyumu... Orada neler konuşuldu... Bugün kafasına göre yorum yapanlardan kimse o sempozyumlara atıfta bulunmuyor... Kimse o sempozyumlardan haberdar değil.
Cemil Çiçek "o sempozyumları ve bazı gelişmeleri" anlattı. Sonra da dedi ki:
* Türkiye çok önemli işler yaptı.
* Bugün bazı ülkeler terörü kınar hale geldilerse, bu durduk yerde olmadı.
"Kimileri" son olaylarla ilgili yorumlarında "Kuzey Irak'taki istikrarsızlığa" vurgu yapıyorlar. Cemil Çiçek'le sohbetimizde "bu konu" da açılıyor.
Başbakan Yardımcısı:
* Tamam da, Kuzey Irak'taki istikrarsızlık benden mi kaynaklanıyor?
* Süper güç orada... 150 bin askeri var.
* Kuzey Irak'taki istikrarsızlığın sona ermesi elbette çok önemli.
Sonra söz "Kandil'den, diğer dağlardan, dağlardaki PKK militanlarından" açılıyor. TV'lerde konuşanlar "dağa çıkış önlenmeli" diyorlar. Cemil Çiçek:
* Kandil'de yuvalananların önemli kısmı Türk vatandaşı değil ki.
* Size dağları tek tek sayayım... Oralardaki bölücü örgüt militanlarının üçte biri, bizim dışımızdakiler. "

Ne diyor Cemil Çiçek?! Altını çizerek yeniden okuyalım:

"Kandil'de yuvalananların önemli kısmı Türk vatandaşı değil ki!.."

Diğer yazıya geçelim, okuyalım; kaç çeşit düşmanla savaştığımızı iyi belleyelim. Savaşacağız!.. Türk Milleti teröre geçit vermeyecek!.. Tuzaklara düşmeyecek!.. Yavuz Donat "Timsahın Gözyaşları" başlığı altında şunları yazmış:

"Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek "çok karmaşık bir olay" diye söze başladı:
-Kestirme bir çözümü yok.
-İnsanlıktan nasibini almış herkesin yüreği yanıyor.
-Uluslararası işbirliği olmadan kökünü kurutmanın imkanı yok... Bugün böyle bir işbirliği var mı derseniz, sağlıklı bir işbirliği de yok.
Aktütün Karakolu'na saldırıdan sonra "pek çok ülke başsağlığı mesajı gönderdi." Cemil Çiçek, bu mesajları okudu ve şöyle dedi:
-Taziye mesajı yollayanların bir kısmının bu işte dahli var.
-Nasıl?
-Bir kısmı para vererek, bir kısmı da eleman temin ederek... Sığınmacı statüsü tanıyarak... Derneklerine, yayın organlarına göz yumarak..."

Akşam saatlerinde Diyarbakır'dan gelen acı haber yüreğimizi yaktı. Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'in deyimiyle "İnsanlıktan nasibini almış herkesin yüreği yanıyor."

Diyarbakır Emniyet Müdürü iken şehit olan, Şehit Abdülgaffar Okkan'ın adını taşıyan Polis Okulu'nun servis aracına kurulan pusu sonucunda altı polisimiz şehit oldu. On dokuz yaralımız var. Bu saldırıda servis şoförü de hayatını kaybetti.

Şehit Polislerimiz Vedat Ulu; Adem Seyfioğlu; Ramazan Tavşancı; Ahmet Kılıçarslan; Turan Karaboğa ve Ahmet Koçyiğit için yürekler yanık...

Ruhları şadolsun!.. Türk Milleti'nin başı sağolsun!..

Türk Milleti teröre geçit vermeyecek!..

fot.Milliyet