Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Temmuz '12

 
Kategori
Tarih
 

Cenanî

Mustafa Bin Muhammed

Osmanlı şair ve âlimlerinden

Onun eserini çalmışlar ,

III.Murat’a sunmuşlar…

Cenani mahlasını kullandığı için bu isimle meşhur olmuş.

Yazdıklarınızı bir yerde anlatmaya korkuyorsunuz.

“Benim elimde bir senaryo var, ya da benim yazdığım bir konu var bakın şöyle oluyor, şöyle gelişiyor, ondan sonrasında da bu oluyor.”

 

Susun.

Biraz düşünün.

Sonradan bir dizinin bir bölümünde, ya da dizinin tümünde sizin anlattıklarınıza benzer; biraz sağından solundan kırpılmış, bir parça ya da parçacıklar ilave edilmiş, hatta konu bayağı iyi ise kızlar erkek erkekler kız olmuş halde, İstanbul’da geçen bir konu bir anda başka bir şehirde geçmiş olarak izlersiniz...

Sonrada benim yaptığım gibi, yakınlarınıza dönüp:

“Ben bu konuyu çok iyi hatırlıyorum. Allah – Allah daha önce bunun filmini mi izledim, dizi olarak mı verdiler?” dersiniz.

Yakınlarınız sizden daha aklı salim olarak:

“Bu senin yazdığın filanca eserine benzemiyor mu?”

“Evet, benziyor”

 

Bitti bu kadar.

Evet benziyor.

Diyorsunuz, oldukça sakin olarak izlemeye devam ediyorsunuz.

Aralarda:

“Bak Allah var burayı daha iyi yapmışlar.” Ya da:

“Burası hiç olmamış, benim yazdığım daha iyiydi.”

Diyebiliyorsunuz.

 

İlk başlarda zorunuza gidiyor; ağlıyor, sızlıyor hatta havalanıp:

“Mahkemeye vereceğim, bakın görün gazetelere gideceğim.”

Feryatları da zamanla yerini; yüksek sesler, sükûnete bırakıyor çünkü…

 

Esinlenme payı denilen bir hak olduğunu söylüyorlar ki! Ne diyelim…

 

Yine araştırmalarım sırasında taaa eskilerde birinin başına gelmiş bir olayı okudum, sizlerinde bilginize sunmak istedim.

 

Ben Cenani’nin neler hissettiğini gayet iyi anladım…

 

Osmanlı şair ve niktedanlarından Cenanî'ye, zamanın padişahı, III. Murat Han, anlattığı fıkra ve hikâyeleri bir kitap halinde toplamasını söylemişti.

 

Cenanî bildiklerine, hatırladıklarına, kendi ilavelerini de ekleyerek bir kitap yazdı.

 

Kitabı güzel yazı yazan birine verip temize çekdirdikten sonra yaldızlanması ve ciltlenmesi için ciltciye vermişti.

 

Böyle bir kitabın yazılıp ciltciye verildiğini duyan padişahın nedimlerinde Derviş Eğlence, isimli bir hikâyeci Cenanî'den habersiz olarak daha ciltcide iken baştan sona okuyup ezberledi.

 

Derviş Eğlence, padişaha hikâye ve nükteler anlatır ve onu eğlendirirdi.

 

Cenanî'nin yazdığı kitabı baştan sona padişaha anlattı.

 

Olup bitenlerden habersiz Cenanî, kitabını ciltciden almış ve padişahın takdirini kazanacağı ümidiyle saraya getirip, Kapı Ağası aracılığı ile padişaha gönderdi.

 

Cenanî, dışarda heyecanla padişahtan gelecek ihsanı bekliyordu.

 

Biraz sonra Kapı Ağası Gazenfer Ağa, huzurdan çıktı ve:

“Beyim, gerçi bizim Derviş Eğlence'nin anlattıkları hikâyeleri bir araya getirip kitap yapmışsın ama bu bir emek istediğinden gene de güzel bir şey olmuş.”

 

Dedi ve padişahın gönderdiği birkaç akçeyi avucunun içine sıkıştırdı.

 

Cenanî, neye uğradığını şaşırmıştı:

“O kitabı ben kendim yazdım, hiç kimseden derlenmiş değildir. Hatta birçokları benim kendi hikâyelerimdir.”

 

Diye derdini anlatmaya çalıştı ise de, o anda bir işe yaramadı.

 

Fakat aradan hayli zaman geçtikten sonra, hikâyelerin hakikaten Cenanî'nin eseri olduğu ve Derviş Eğlence'nin oyun yaptığı anlaşıldı.

 

Tabi ki, bu mesele meydana çıktıktan sonra padişah Cenanî'ye ummadığı kadar ihsanda bulunmuştur.(alıntı)

 

Yazarların eserleri çok emekler sonrasında ortaya çıkar. İnanın ciddi zaman, ciddi uğrışıdır, uykusuz gecelerdir, yorgunluktur, baş ağrılarıdır, kalp çarpıntılarıdır. Çoğu zamanda sizi hayattan koparır sadece o tiplemelerle dolu bir hayatın içine alır.

Çok uğraşır ve çok özen gösterirsiniz.

Sonradan eserinizin hiçe gitmesi çok üzülmenize sebeb olur.

Kimsenin başına böyle şeyler gelmesin.

 

 

Nazan Şara Şatana

http://www.facebook.com/#!/profile.php?id=100002892442552

https://twitter.com/#!/nazansarasatana

 

 

 


 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....