Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ocak '18

 
Kategori
Güncel
 

Cephe Gerisi Savaşları

Cephe Gerisi Savaşları
 

Çok cephede yürütülen bir operasyonlar dizisi yürütüyoruz. Büyük bir ülke olmanın zorluğunu ancak büyük ülke yürütebilir.

Askeri operasyonlar cephe gerisinde birlik beraberlik ile taçlandırılmazsa aynı hatalar yapılırsa biraz geri çekiliyormuş gibi yapan avcı avını zayıf düşürmek için başka oyunlar kurgulamaktan çekinmez. Mevzu Amerika olunca eline alabileceği çok fazla ve çok yönlü çalışabilmesi mümkündür. Buna karşı içeride ciddi ve kendimize özgün projeler geliştirmek suretiyle çevre ülkelerde yaşayan halkları kazanmak adına çok yönlü bir çalışma yaparken, diğer taraftan içeride safları sıklaştırmalı, böyle bir zamanda partizanlıktan kaçınmalı ve herkesi kazanmak için projeler geliştirmeliyiz.

Geçmişte Alevi-Sünni çatışmasına zemin hazırlayanların ülkemizde ciddi acılara sebep olduklarını bilmeyenimiz yoktur ve konu halen kaşınmaya müsaittir ve bu konu özellikle üzerinde ve içeride çalışılması gereken konulardan biridir. Alevilerin ve Türkmen Alevilerinin özellikle, mezhepsel farklılıklarına yönelik çalışmalar, kara propagandalar özellikle bazı din âlimleri!  tarafından uzunca bir zaman teşvik edildiklerini çıktılardan bilebiliriz. “Tehdit, birlikleri bir arada tutar. Sünni, Alevi için, Alevi de Sünni için tehdit oluşturulması o kargaşadan kazanacakların ekmeğine yağ sürerken diğerlerine sıradan insanlara kaybettirmekten başka bir şey yapmaz. “Aleviler, ya Türkmendir, ya da Araptır. Türkmense Oğuz boylarından birine mensuptur, Arap’sa Hz. Ali yani Peygamberimizin damadının akrabaları, dostları, sevenleridir ki; onlar Sünnilere neden düşman olsun! Bu konuda dış mihrakların oyununu boşa çıkaracak birçok çalışma yapılabilir.

Bir diğer kaşınan sorun haline getirilmeye çalışılan konu ise Kürt- Türk ayrılığı oluşturarak bu konudan da Batı son otuz yıldır bölgemizde ve ülkemizde insanlarımızı kışkırtarak bu konudan da ciddi kazanç sağladığını biliyoruz. Bu konuda iki siyasal parti, karşıt kutuplarda yer alarak siyaset yapsa da aslında bu zamana kadar ciddi bir proje üretmedikleri görülebilir.

Ülkemizde ırk kavramlı başka konuların da kaşındığı, kaşınmaya çalışıldığı konular özellikle Karadeniz’in kökenleri kaşınarak oluşturulmak istenen “Pontus Ruhu” diğeri “Ermenilerin” ve Ermeni meselesinin kaşınmak istenmesidir. Bu konularda da büyük devletin şanına yakışır projeler, düşünce akımları oluşturmak “bölgede halkların birbiriyle sorunu olmadığı özellikle vurgulanarak” bölge insanlarının birbirine düşürülmesinden kazançlı çıkanlarla ilgili filmler, kitaplar, belgeseller yapılıp karşı saldırıya geçilmelidir. Ülkemizde hâlihazırda yüz bine yakın Ermeni kaçak yollardan veya Gürcistan üzerinden gelmek suretiyle Türkiye’yi iş ve aş kapısı olmaları dahi Ermenistan’la Türkiye arasındaki sorunlardan diğerlerine ekmek çıkmaması için halklarda baskı oluşturmak, Amerika, Fransa ve özellikle Rusya’nın hamiliğine karşı projeler geliştirmek gerekir. Yunanistan konusuna gelince; malum Yunanistan’da ciddi oranda Hıristiyan ve Ortodoks Türk; Karamanoğulları beyliğinin devamı niteliğinde olan ve 1926 yılında gözyaşları içinde; “kendilerinin Türk ancak Ortodoks olduklarını, Türkiye’de kalmak istediklerini belirtmelerine karşın ciddi oranda Türk ve Ortodoks olduklarını bu kanaldan girilmek suretiyle Türklerin Yunanlılara tehdit olmadıkları, sıradan insanların yine büyük devletlerin akıllarının aradan çekilmesiyle pekâlâ güzelce yaşadıklarına dair projeler üretilmeli ve Ermeniler için yapılan çalışmaların bir benzeri de söz konusu ülke için yapılabilir. Bulgarlar;  Bulgarlar bilindiği üzere ilk Hıristiyanlaşan, 7.asır civarında bölgede Türk ve Müslümanlığın hâkim olduğu, hatta zamane Bulgar hükümdarından din adamı ve ibadethane yapımı için yardım istediği bilinir. Benliklerini kaybeden, Slavlaşan Bulgarlar için de ayrıca çalışmalar yapılabilir.

Safların sıklaştırılması, tarihi bağların gündeme getirilmesi, iyi ve güzel anıların canlandırılması ve akıl oyunların devreye girmesi ve savunmanın, saldırganların onlarca yıldır uyguladıkları ters oyunu devreye akıl yordamıyla devreye sokması gerekir.

Türkiye’ye saldırıda fikri ön alan tüm ülkeler Türklerin en fazla yaşadıkları ülkelerdir. Bu kişiler aynı zamanda çoğu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, kimisi çifte vatandaş pozisyonundadır. Yurtdışında yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının birleştirilmesi, oradaki cemaat, tarikat, hemşeri dernekleri maharetine bırakılmayacak kadar planlı olmak zorundadır. Söz konusu yapılar; orada Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını birleştirmekten ziyade ayrıştırdıkları, böldükleri, kimi zaman da Türkiye Cumhuriyetine düşman ettikleri bilinen bir gerçektir. Söz konusu yapıların diğerlerinin camilerine bile gitmemeleri, vatandaşlarımızı ayrıştırdıklarının bariz örneğidir. Yurtdışındaki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının birlikte hareket etmesi, onlara maddi ve manevi güç kazandırır. Söz sahibi yapar, politikalarda belirleyici unsur haline gelen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kazanımları birden çok fazla yönlü olabilir…

Amerika’nın düşman olduğunu anlamamak, diğerlerinin de 1. Dünya Savaşı sonrasında aç kurtlar gibi üzerimize üşüştüklerini görmemek gaflettir. Amerika neyse diğerleri de oydu. Tarih bize farklı bir şey söylemiyor! Açık konuşalım, bu bölge insanın sofrasında et olursa et, ot olursa ot yer. Bu bölgede yüz yıldan fazladır kan ve gözyaşı eksik olmadığı gibi, şu ana kadar ne Ermeniler kazandı, ne Rumlar kazandı ne de bizler kazanabildik. Bölge başkalarının aklıyla yönetilmeye devam ettiği sürece, bölgedeki insanların kazanabilme ihtimali asla olmayacak, bunu aklıselim Yunan da anlayabilir, Ermeni de anlayabilir, Arap da anlayabilir, biz de anlamalıyız. Karı koca kavgası bile mahkemede hâkime, savcıya, avukata mübaşire herkese kazanç sağlarken, sadece eşlere kayıp yazar!

Cephe gerisinde yapılan savaşlar da çok daha çetin ve amansızdır. Alimler, zalim olur, yalanlar gerçek. Bize açılan savaşlar öncelikle cephe gerisinde kültürel ve ayrıştırıcı çalışmalarla bu günlere gelindi. Cephe gerisini güçlendirmek için aklın, ortak geçmişin iyi anılarının daha birçok faktörün devreye girmesini sağlamak belki de bunun için ciddi bir yapılanma oluşturmak şarttır!

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..