Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Temmuz '09

 
Kategori
İnançlar
 

Cesur müftü

Biz dini düşüncelerimizi de işimize geldiği gibi tatbik etmeye başlayalı çok zaman oldu. Dinin uzağında olmak istemeyiz. Çok yakın olmayı da fazla önemsemeyiz.

Hele açılışların görkemli olmasını çok önemseriz ve dinin emri var yok önemsenmeden icraatlarda yapılır.

Dini problemlerimiz olduğunda din görevlilerine sorarız. Hele sorduğumuz soruya isteğimiz doğrultusunda dine uygunluğunu onarsa din görevlisi. Din görevlisi çok bilgilidir.

Dinin izin verdiği konulara kimse müdahale edemez ki. Dinimizin haram dediğine veya helal dediğini hiç kimse değiştiremez.

Dini açıdan böyledir. Olay geçen hafta Antalya’ da bir açılışta gerçekleşir. Açılışta ki müftü beyin teklifine gelelim. Ortada kurbanlık hayvan. Olaya vakıf olan müftü bey tavrını önce sözle ifade eder. Ne güzel. Dine uygun olmayan konularda birinci basamak.

Dinin önerisi de böyledir. Önce açıklamak.

Lisanla anlatmak. Hele müftümüz ayağımıza kadar gelecek istirham edecek, hayvanı kurban etmeyelim de, onun yerine fakir fukaraya yardım için harcayalım. En güzel tekliftir.

Bakmış, görmüş davet sahibi veya sahiplerinin kulağına müftü bey sözleri tesir etmiyor. Orada müftünün durmasının manası olmazdı. İşimize geldiği gibi hareket edeceksek din konusunda eksiğiz demektir.

Bilmediğimiz mevzularda bilenlere kulak vermek lazım. Gelelim müftü beyin öne sürdüğü görüşe. Müftü beyin tavsiyesi yerden göğe, gökten yere kadar haklı.

Eskiden adet böyledir görüşüne yol vermemek güzel. Atalarımız böyle yapardı hala devam ediyor.

Çocuklarımızın gerçekten caddelere sokaklara az çıkmasından dolayı çevreden etkileniyor. Tabii çevrede yaşayanlarla böyle şehir de yetişen nesil farklı oluyor.

Hayvanların kendini gören çocuklarımız korkuyor. Tören alanına gelen çocukların durumunu düşünen müftüye teşekkür belgesi verme yerine, din adına, insanlık önerisini yok saymak yakışmamış.

İnsanlarımızın çoğu açlık sınırında yoklukla boğuşurken, az paraya el açarken, kurban kesme adına para harcamayın.

Elbise alalım. Ayakkabı alalım. Evinin en lüzumlu eşyasını alalım diyen müftünün takdir edilmesi gerekir.

Sayın müftü biz bunu düşünmemiştik, iyi aklettin hakikaten çevremizde fakirler var. Onlar yokluk içinde kıvranırken kurban kesmemiz uygun olmaz denseydi.

Bulunduğu ortamı terk etmesi ayrı cesaret örneği. Birçoğumuz sözde konuşuruz. Yapılmasın deriz. Sözümüz dinlenmez. Bırak sözümüzün dinlenmemesinin ağırlığını sineye çekerek, oturur kesilmesin dediğimiz hayvan kesilince ilk kaşık sallayan biz oluruz.

Sözle davranışımız uymaz. Uymadığından da etkili olmayız.

Sözünün arkasında durmasını yürekten kutlarım. Yanlışı bize müftü önermez diyemiyoruz daha. Müftümüz bilmese konuşmaz, inanarak evet. Bıraktık denmeliydi.

Müftümüzün ifadesi doğrultusunda kurban kesmekten vazgeçtik demek çok mu zordu?

Hani dini konularda ilçe de en yetkili müftüydü?

Müftü nefsini mi düşünmüştür burada? Asla düşüncesi toplumun fertleridir. Dinimizde en çok kullanılan hadisi bilmeyenimiz yoktur.

Bahsedeceğim hadis: komşusu açken kendisi tok yatan olgun Müslüman değildir. Haberi okuyunca müftülerimizin dediklerinin arkasında durması çok hoşuma gitti.

Orayı terk etmeyi birçoğumuz cesaret edemez. Zengininde de, fakirinde de uygun davranabilmek şahane.

 
Toplam blog
: 375
: 678
Kayıt tarihi
: 12.07.08
 
 

Mehmet Şener 1964 doğumluyum, Burdur-Gölhisar'da yaşıyorum. Doğum yerim Burdur/Atınyayla . Lisans..