Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mayıs '09

 
Kategori
Söyleşi
 

Çetin Boğa ile söyleşi / Şemsettin Murat

Çetin Boğa ile söyleşi / Şemsettin Murat
 

Şair Çetin Boğa


"Şiirde ve edebiyatta demokratikleşme denildiği zaman aklıma gelen şu : Seçimler doğru ve eşit değil. Ödüller yansız değil; ürünlerin dergilerde yayımlanması ve yayınlanan kitaplarda da aynı şey söylenebilir " diyor şair
Çetin Boğa. Kendisiyle yaptığım söyleşide "şiirde yenilik kavramı"na da değindi ; kendi yaşamından kesitle de çizdi. İşte kendisiyle yaptığım söyleşinin tam metni :

Kendinizi okurlamıza kısaca tanıtır mısınız?

1951 Eskişehir doğumluyum. Adanalı bir ailedenim. Şiir yazmaya 1966'da başladım. Ve ilk şiirlerim 1967'de Güney dergisinde yayınlandı. 1982'den 1992 yılına değin 7 şiir kitabım yayımlandı. Bu yedi kitap " Derin Acılar" adıyla toplu şiirler olarak yayınlandı. Şiir ve yazılarım 50'yi aşkın dergi ve gazetelerde yer aldı. 1992 sonrası kitap yayınlama olanağını bulamadım. Ama yazmayı yoğun biçimde sürdürdüm. Yayımlanmayı bekleyen 10'un üzerinde dosyam bulunuyor. Şiir yanında düzyazı çalışmalarım da var. Uzun yıllar İstanbul'da yaşadım. Son
yıllarda dergilere de pek az ürün verdim. Birçok derginin çıkarılmasına öncülük ettim. Nar Çiçekleri şiir bülte- ni büyük yankı uyandırdığı gibi bana büyük acılar yaşattan bir çalışmaydı. Sevinçle karşılıyorum. Ne kadar yaşarım bilmiyorum. Sanırım sonlara yaklaştım. Benden sonra iki dize ya da küçük bir şiir kalırsa yeter.

Size göre şiir nedir? İyi bir şiir nasıl olmalıdır? Sizi etkileyen şair var mı?

Bana göre şiir ; sanatın, edebiyatın özüdür. Şiirsiz hiçbir sanat dalını düşünemiyorum. Şiirsiz resim, müzik, roman, öykü, sinema, tiyatro, fotoğraf , yontu vb. olmaz. şiir düzyazının söyleyemediğini söyler. Şair her dönemde öncüdür ve şiir onun silahıdır. İnsanları sarsar, titretir, peşinden sürükler. Bir uzun romanı bir kaç dizeyle özet- leyebilirsiniz. Bir şiirden ya da dizelerden yola çıkılarak pek çok sanat ürünü ortaya başarıyla konmuştur. Herkesin şiir tanımı kendine göredir. Onu yeterince tanımlamak güçtür. Bence şiirsiz yaşanamaz. O , hayatın en güzel anlamıdır. F. Nietzsche, " müziksiz bir hayat hatadır . " demiş. Şiirsiz bir hayat da anlamsızdır. İyi bir şiir dinleyenin ya da okuyanın yüzünde bir tokat gibi patlar . Bizi alıp bambaşka bir ufka sürükler. Şiiri, iyi şiir kılan özellikleri gözardı etmek zorundayız. Ekonomik oluşu , sözcükleri ustalıkla kullanılışı, müziği, ritmi, uyumu, imgesi, sesi vb. eksiksiz olmalıdır. Dili, toplumun her kesiminin anlayabileceği türde olmalıdır. Açık, anlamlı ve anlaşılır bir şiir dili , mesajımızı doğru biçimde vermemizi sağlar. Özgün ve yalın olması da gerekir. Öz, biçimi belirlemelidir. Sınıfsal çelişkileri , insanı, hayatı , toplumu, dünyayı düşünmek ve düymak zorundadır şiir. Şiire başladığımda beni ilk etkileyen şairler Nazım Hikmet, Hasan Hüseyin, Turgut Uyar ve Atilla İlhan'dı. Sonra dünya şairlerinden Neruda, Brecht, Mayakovski, Eluard, Aragon ve Lorca'yı sayabilirim.

Aziz Nesin, " Türkiye'de dört kişiden beşi şairdir. " demişti. Bu belirlemeye bir şey söylemek ister misiniz ?

Aziz Nesin usta doğru söylemiş. Ülkemize baktığımızda herkesin şiiri sevdiğini , şiir yazdığını, bildiğini sandığını görürüz. Verdiği örnek, onun gülmece alanındaki dahası gereği bir espridir. Bir toplantıda, " Bizde şair ve yazarlar okumaz ve birbirlerini hiç sevmezler. Hep Kavga ederler. " demişti. İyi şair ve şiir sayısı azdır. Çıkan şiir yayınlarını kaç kişinin satın alıp okuduğuna baktığımızda bunu rahatlıkla görebiliriz. Çocukluk, gençlik döneminde herkesin bir şiiri olmuştur. Öğrenciyken, askerde ya da cezaevinde, gurbette veya aşık olduğunda insanların en iyi ilacı şiir olmuştur. Ama nasıl bir şiir ? !..

Şiirde, dolaysıyla edebiyatta, demokratikleşmeyi göndeme getiriyorum. Bu konuda ne dersiniz ?

Şiirde ve edebiyatta demokratikleşme'den yeterince adil davranılmadığı anlamını çıkarıyorum. Seçimler doğru ve eşit değil, ödüller yansız değil, ürünlerin dergilerde yayınlanması da öyle. Hatır gönül ilişkileri, belirli bir kesimin birbirlerininin elmasını parlatması, çıkar ilişkileri, medyatik etkiler bu konudaki tekelci anlayış gerçek- ten demokratik değil. Ödül enflasyonundan söz etmeli. Değişmez seçici kurullardan ve bunların yakın çevre- lerinden. Mini etekli genç bir kızsanız seçici kurullardaki ünlü yaşlı erkeklerden oy alabilirsiniz. İyi şiirin hakkı verilmiyor.

Şiirde yenilik ne demek ?

Şiirimizde yeni akımları, garip akımları belli dönemlerde etkili oldu . Bu akımların içinde yer alan kimi şairlerin güzel şiirleri de oldu. Ama bu tür akımlar genellikle gerçekçilikten toplumculuktan uzaklaştılar. Belki baskı dönemlerinin kaçınılmaz akımlarıydılar. Son yıllarda da, 12 Eylül sonrasında yaşandığı gibi gerçek üstücülüğe geçiş hız kazandı . Bireyci yaklaşımlar ağır bastı . Oysa şiirde yenilik, değişen çağa ayak uydurabilmekte yatıyor. Şiir her dönemde gerçekçi olmak zorunda .

 
Toplam blog
: 155
: 1573
Kayıt tarihi
: 20.09.08
 
 

Diyarbakır doğumluyum. Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümü mezunuyum. Hazro TÖB-DER Şubesi başkanlığını y..