Çevirme yer misiniz?

Kabakça çıkışındaki piknik alanından davul zurna sesi geliyor.

Arabayla giderken çakıldık kaldık.

İçeride olanı biteni görmezsem olmaz şimdi.

Çok kalabalık, Arabalar, otobüsler, minibüsler sıralı.

Zoraki park yeri bulduk

Aceleyle arabadan indik.

Piknik alanını gezmeye başladık.

Mangal kokusu adamı kendine geçiriyor, tavuk, balık, et kokusu birbirine karışmış. Kahvaltı edeli iki saat bile olmadı ama gelde dayan.

Sarmalar, salatalar.. Ortam bildiğiniz gibi değil.

Otobüslerin önündeki afişlerde “ Divriği ilçesi Bayırlı köyü Yardımlaşma Derneği yazıyor”

Bir grup çılgın gibi halay çekiyor.

Bir grup çuval yarışı yapıyor.

Deveye binenler, atla gezenler.

Şarkı söyleyenler..

Cümbüşün ortasına düşmüşüz haberimiz yok.

35 yaşına geldim, daha bir kere deveye binmedim.( Büyük eksiklik)

“Çocukların arasına ben de karışıyım” diyorum. Sonra vaz geçiyorum.

Düşüp karizmayı çizmekte var.

“Yerde mangal yakmayın tabelasını” görünce gülüyoruz.

Havada yakabilirseniz yakın.

Arabanın arkasında mangal var.

Evden Karacaköye gitme ve balık tutma niyetiyle çıktık.

Nevalemiz yok.

Bizde kıvrılırdık bir kenara ama bir dahaki sefere.

Piknik alanındaki lokantanın adı “Düzdereler Piknik Restaurant”

Masalara mangal da getiriyorlar.

Garson geldi

— Ne alırsınız.

— Siz ne tavsiye edersiniz?

— Çevirme getireyim, yanına çoban salata, çok güzelde yoğurdumuz var. İlk defa geliyorsunuz sanırım.( Alnımızda mı yazıyor?)

— Evet ilk.

— Satır köftemiz de güzeldir.

— Bir dahakine yeriz onu da

- Çevirme ne kadar olsun..

- ............

Yoğurt, Çömlekte haso Silivri. Kaymak bir parmak olmasa bile yakın.

Salata yeni yapılmış belli, yanında mis gibi köy ekmeği.

Çevirmeye gelince.

Nasıl anlatabilirim ki, kemiği tuttum bir salladım.

Etler patır patır döküldü.

Besmeleyi çekip bir girişirsin arkadaş.( Hey yavrum hey)

Karnımızı doyurduk, ağzımızı sildik, hesabı istedik.

Ben kafamdan 100 lira geçiriyorum.

32 lira verdik çıktık.

Temiz hava, bol gıda

Çevirme yer misiniz?

Siz bilirsiniz...