CHP "İnce"lemeli

Cumhuriyet Halk Partisi 5-6 Eylül 2014 tarihlerinde kurultaya gidiyor. Yerel seçimlerde istenilen sonuçların alınamaması, adayların geç belirlenip, açıklanması, Cumhurbaşkanlığı seçimi için girilen “Çatı Aday” formülünün başarılı olamaması neticesinde CHP içerisinde bulunan bazı kesimler Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçimli kurultaya gitmesini istediler. Ulusalcı kanat adı verilen vekiller daha çatı aday açıklandığında tepkilerini ortaya koymuş, bunu medya ile paylaşmıştı. Ayrıca ulusal kanat ekibinden olmayan çeşitli vekiller de adayın ve çalışmaların yanlış olduğunu belirtmişlerdi. Gelinen süreç zarfında Sayın Kılıçdaroğlu “Merak etmesinler, ben kurultayı toplayacağım” diyerek örnek bir davranış göstermiştir. Şimdi gelelim asıl merak edilen ile merak edilmesi gerekene. Muharrem İnce yaptığı konuşma ile kurultay çağrısı yapmıştır. 2 yıldır CHP Gençlik Kolları içerisinde aktif görev almış biri olarak benim oyum Sayın İnce’den yanadır. Nedenlerini sıralamaya gelirsek eğer:
1- Konuşma tarzı, jest ve mimiklerini konuşturması insanları kendisini dinlemeye yöneltiyor.
2- Mecliste yaptığı konuşmalar farklı siyasi ideolojilerin seçmenleri tarafından dinlenme ve paylaşılma rekoru kırıyor.
3- Kan değişiminin gereği ortaya çıkmaktadır.
4- CHP yönetimi dışında seçmeninde de devrim yapabilecek bir insandır. Seçmen veya partili olmak seçim günü sandık görevi alıp, oy kullanmakla bitmez.
5- Liderlik nitelikleri Sayın Kılıçdaroğlu’na göre daha aktiftir.
6- Yalova fatihidir. Yerel seçimler boyunca okullarda sabahlayarak, defalarca sonucu değişen millet iradesine sahip çıkmıştır.
7- Cumhurbaşkanlığı seçiminde, partisinin adayını beğenmemesine rağmen, seçim arifesinde partide kriz yaratmamak adına susmuş, Sayın Kılıçdaroğlu’ndan 3 ilde kendisinin görevlendirilmesini istemiştir.

Bunlar dışında nedenleri sizler de bulabilir ve ekleyebilirsiniz. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na sevgim ve saygım olmakla birlikte artık değişimin kaçınılmaz olduğunu düşünenlerdenim. Seçim sonucunu hangi partilimiz kazanırsa kazansın fark etmez. Melih Gökçek'i ekranda yerle bir eden, temiz siyasi üsluplu, sakin, gençlerin yanında olan Kemal Kılıçdaroğlu'da bizimdir, tomalara karşı, halkının yanında dimdik duran Emine Ülker Tarhan'da, konuşmaları her siyasi kesim tarafından paylaşım rekorları kıran, kendini dinletebilen cesur yürek Muharrem İnce'de. Kendimizi veya muhalefeti eleştirelim ancak, geçmişi unutmadan, haksızlık etmeden, saygıyı kaybetmeden.