CHP, MHP nerede?

Ölüm çizgisini teğet yaşadığımdan dolayı mıdır bilemiyorum ama ölümden korkmayanlardanım. Öteki tarafın mağdurluğunu da pek düşünmüyorum çünkü kimseye karşı kötü tutumum olmamış, vicdanımı hep önde tutmuş, adalet duygusunu yüreğimden ayırmamışım.

Ölüm acılarını da yaşamış biri olarak, her insanın saygı duyduğu gibi ölümlere son derece saygılıyımdır.

Tüm dünya ülkelerinde ölümlere kendi kültürlerine göre saygı duyarlar, bizim ülkemizde daha bir farklıdır ölüm taziyeleri, yaşam koşulları değişse de.

Başbakan'a ölüm taziyesine, sanatçılar, iş adamları, siyasi burokratlar, parlamenteler  katılırken ana muhalefet lideri ve Bahçeli katılmadılar, katılamadılar, yazılı mesaj ile baş sağlığı dilediler..

Merak ediyorum bu iki adamı, ne işe yarıyorlar acaba?

Kılıçdaroğlu Abant'ta, kampta parti çalışmalarını sürdürürken, Türkiye-Almanya maçını izlemeyi de ihmat etmedi. Elbette hayatın devam ettiğini, devletin ve siyasetin devamlılığı esas olduğunu biliyoruz. Abant, İstanbul'a üç saatlık mesafe. Gündüz programını aksatmak istemediysen, akşam saatinde gelemez miydın?

Ya Bahçeli?

Dün ülkeyi mi kurtarıyordu?

Kim bilir belki de Seda Sayan'ın programını izliyordu..

Erdoğan'ı sevmeyebilirsiniz, ama sizlere yakışan en acı gününde yanında olmanız dı. Biliyoruz seçim arifelerinde birbirlerinize karşılıklı olarak söylenmedik laf bırakmadınız, hala daha yeri geldikçe sürdürmeye çalışıyorsunuz ama böylesine acı bir günde iki saatliğine de olsa kızgınlığınızı, öfkelerinizi tekrar geri almak üzere neden rafa alamıyorsunuz?