Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Kasım '10

 
Kategori
Güncel
 

CHP'deki siyasi depremin perde arkası üzerine notlar 2

CHP'deki siyasi depremin perde arkası üzerine notlar 2
 

Bir CHP Broşürü


Bir Şark Kurnazı Prototipi: Deniz Baykal

CHP birkaç gündür tüzük krizinden yönetim krizine doğru giderken ısrarla susan Baykal nihayet bugün CHP'nin tahammülsüz ve uslanmaz laikçisi Canan Arıtman'ın oğlunun düğününde ortaya çıktı. Yerel seçimler sonrasında yaptığına benzer bir açıklama yaptı: " CHP'de genel başkanlık sorunu yoktur. Partimiz mevcut genel başkanla seçimlere gidecektir." Aslında Baykal bunu söylemekle hem Kılıçdaroğlu'na destek vermiş oluyor hem de -varsa- seçimden sonraya yönelik hesaplarını öteliyor hem de Önder Sav'a, "seçimli kurultay" ihtimaline karşı kurnaz bir mesaj gönderiyordu. Elbette bu gizli mesajın içinde Kılıçdaroğlu'nun hazırladığı MYK listesinin içinde geçmişte Baykal'dan yana tavır koymuş kişileri de almış olmasının etkisi var. Özetle Baykal seçime kadar, "Bekleyelim, görelim." politikası gütmektedir.

Parti- Aile Benzetmesi ve Şiddetli Geçimsizlik

Size garip gelmiyor mu: Sanki CHP'de günlerdir hiçbir şey olmamış, yönetimde çıkan gruplaşmalardan sonra sanki taraflar birbirine ağır suçlamalarda bulunmamış, sanki hiçbir restleşme yaşanmamış ... gibi birden taraflardan medyada boy gösterenlerin çoğu ağız birliği etmişcesine (hafızamızla alay edercesine) "aile" kavramına sarılarak, "CHP büyük ve köklü bir ailedir. Aile içinde bazen böyle nahoş hadiseler olur. Partimiz bunu da en kısa zamanda atlatır." gibisinden açıklamalarda bulunuyorlar. Tam da burada unuttukları bir şeyi söyleyeyim: Aile içindeki geçimsizlik bazen öyle bir boyuta ulaşır ki taraflar arasındaki diyolog kapıları kapanır. Yani şiddetli geçimsizlik. Bu durumda taraflar soluğu adliyede alır ve bir celsede boşanırlar. Aile dağılır ama en azından tarafların kafası rahat olur.

Seçimli Kurultayın Gerekliliği

CHP içindeki bunca kırıp dökmeden sonra, bence CHP seçimli kurultaya gitmeli, hatta bunu bizzat Kılıçdaroğlu yapmalıdır ki liderlik konumunu pekiştirme imkanını kaçırmamış olsun. Zaten bunu Kılıçdaroğlu yapmasa da Sav, meydanı Kılıçdaroğlu'na bırakmaz. Çünkü o zaman Sav, 2011'de yapılacak seçimlerde milletvekili adaylarını tespit etmeyi Kılıçdaroğlu'na altı tepsi sunmuş olur.

Kılıçdaroğlu'na Rahşan Ecevit Desteği

Ecevit'i anma toplantısı vesilesiyle bir araya gelen CHP'liler arasında Rahşan Ecevit de vardı. Kılıçdaroğlu ile yanyana oturan Ecevit çıkışta -sanki partisinin bir gücü kalmış gibi- Kılıçdaroğlu'na şartlı desteğini açıklıyordu kameralara: " Kılıçdaroğlu, Bülent Ecevit çizgisinde yürürse kendisini destekleriz."

Gereksiz ve Haksız Bir Sahiplenme

Her zaman yaptıkları gibi bu kriz vetiresinde de, "CHP, devleti kurmuş bir partidir..." benzeri sözler sık sık dillendirildi. İnkar eden yok yahu! Amma gözardı edilen bir şey var: 1920'lerde (1946'ya kadar) CHP'den başka parti yoktu. Devlet tesis edilirken her görüşten kişiler canla başla çalışmışlardır. Şimdi çıkıp bu mirasa yalnızca bugünkü CHP'nin sahip çıkması reva-yı hak mıdır? Sonradan incecik boynu yağlı ilmiğe geçirilen rahmetli Adnan Menderes de CHP'nin milletvekili değil miydi?

 
Toplam blog
: 300
: 1022
Kayıt tarihi
: 13.06.10
 
 

Tarih, edebiyat, şiir, dil ..