CHP kaleymiş(!)

Bazı yöneticilerin taş devrinden kalma beyanlarına bakıyorum: ‘neymiş efendim, CHP kaleymiş’ 

Yahu kardeşim! Ne kalesi, ne burcu ne mızrağı? Siz delimsiniz? Divanemsisiniz? Kale ne demek? Partiyi benzetecek başka bir şey bulamadınız mı? Siz kendinizi ağa, bey mi zannediyorsunuz? Siz hala orta taş çaginda mı yaşiyorsunuz? O taş kafanız partiyi çagin gerek ve gerçeklerine uygun bir değere benzetmeye basmıyor mu? Kale deyimi bir siyasi parti için hiç kullanılır mı? Yahu! siz nasıl insanlarınız! Siz nasıl bir kafaya sahipsiniz! Yahu siz nasıl antika adamlarsınız’ Kale tabiri hiç bir siyasi parti için kullanılır mı? Kale soyut anlamıyla düşmanlık,ayrılık çaginin sembolüdür. Siz hala o çagda yaşiyorsunuz demek ki. Bedenleriniz CHP yi zapturapt etmiş ama beyinleriniz hala kalelerin karanlık dehlizlerinde geziyor. N e demişler: şeyleri oldukları gibi değil olduğumuz gibi görürüz. Bu anlamda

Doğru; siz kendinizi partinin başinda ağa- bey ,paşa olarak gördüğünüz için CHP sizin kaleniz bu halkta sizin tebaanız, marabanız, muhtacınız neden olmasın. Ya! insanda biraz akıl olur, biraz izan olur, biraz marifet olur. İnsan biraz zamanın ruhunu okur. İnsan biraz kelimelerin ruhuna dokunur. Siz nasıl garip insanlarsınız ki, böyle garabet tabirler kullanıyorsunuz?

Yok ‘CHP çinarmis devrilmezmiş‘, yok ‘CHP kaleymiş yıkılmazmış‘. Ya bu yer küre üzerinde devrilmeyen çinar, yıkılmayan kale var mı? Bu fiziksel olarak ta mantıksız,anlamsız,mantalitesiz bir çikarim. Kaldı ki, siz ağaç mı dikiyorsunuz? Duvar mı örüyorsunuz ? Yada düşüncemi üretiyorsunuz? Bu hareketin ruhu nerde? Amacı nerde? Vizyonu nerde? Alıştınız tabi duvar dibinde, ağaç gölgesinde pineklemeye. Üstelik Bir çinar yada bir kale kendi doğal düzeninde doğada kaldığı kadar kalır lakin siz bu cansız, ruhsuz doğmatik düşüncelerle nereye kadar gideceksiniz bilemiyorum. Kaldı ki kurtta, çürüklükte içinizde öyle dışardan devrilmeye, yıkılmaya da çok ihtiyacınız yok. Bu gidişle kendi üstünüze çökeceksiniz zaten. Bu halinizle ağaçların ruhunu incitiyorsunuz beyler! Ağaçların ruhunu. Çürümüslügünüzü lütfen o kutsi ağaca benzetmeyin. Derme çatma, yıkık çökük yapınızla taş ustalarının sabırla döşenmiş sanatına ihanet ediyorsunuz. ‘CHP kaleymiş’ Tabi bu halkın sırtına binerek o partinin başina geldiğiniz için o parti size kale olarak görünüyor. Peki zapturapt edip köşelerinizi kaptığınız o kaleden çikip bu ülkenin geleceği ile ilgilenecek gücünüz var mı acaba! Yoksa o kaleden çikmaktan, o kaleden inip halkın arasına karışmaktan korkuyor musunuz. Ne de olsa siz ortaçağın kalesinde çok uzun zamandır uyuduğunuz için bu çagin ve bu halkın gerçekleri ile uyum sağlamakta bu halkı tanımakta zorlanabilirsiniz tabi. ‘CHP kaleymiş’ Çagin gerisinde kalmış bir zihniyet, kendisini tabi ki çagdasi olduğu bir zihniyetle tarif eder. ‘CHP kaleymiş‘, hem de öyle bir kale ki; koltuk kaptırma ve ayak kaydırılma korkusuyla eline kalem alıp geleceğe adım atmanın kimsenin aklına gelmediği kale.

NEYSE KALELER SİZİN OLSUN KALEMLER BİZİM!

KALELER VE KELEMLER ÜSTÜNE! 

Biri taş ürünüdür, biri baş ürünüdür. Birinde gizlenilir, diğeri gizleri çözer. Biri yıkmak için yapılmıştır, diğeri yaratmak için, biri kılıçla korunur, diğeri kılıçtan daha keskindir.Biri kralın emrindedir , diğeri kainatın. Biri korkuyu temsil eder diğeri kurtuluşu. Biri düşmanlığı besler diğeri düşleri. Biri ahmaklığa hizmet eder diğeri akla. Biri tepeler üzerinde yükselir, diğerinin toplum üzerinde yükselir. Biri beyaz taşlarla yapılır içi karadır diğerinin adı kara yazgısı aktır. Birinin burçlarına kargalar tüner diğerinin uçlarında kahramanlar ünlenir.

Biri kabus gibidir, diğeri kaktüs. Birinde kabahatler gizlenir, diğerinde kehanetler çözülür. Birinin içi sır dolu, diğerin sihir. Birinin içi labirent delhiz, diğerinin ucu kelam giz. Birinde gizlenir her türlü yılan, diğerinde çözülür her türlü yalan. Birinde yaratılır enva-i türlü hilaf, birinde çözülür her türlü ihtilaf. Birinde vardır her türlü münafık, diğerinde insanlık olur mutabık.

Birinde hazırlanır katline ferman diğerinde yazılır yaraya derman. Birinde gelir geçer her türlü uşak, diğeri uzanır kuşak kuşak. Kaleleriniz kellelerinizin olsun, kalemler ELLERİMİZİN.

Birinde çevrilir her türlü entrika, diğerinde yaratılır, atölye fabrika. Birinde yapılır her türlü vurgun soygun, diğeriyle bozulur bütün oyun. Birini kollar akılsız kelleler, diğerini sımsıkı kavrar nazik eller. Birinde yuvalanır börtü, böcek , örümcek, diğerinde şekillenir aydınlık gelecek. Birini alır götürür bir göçük, diğerinde inatla tutulur özgürlük.Birinde yuvalanır bin bir surat, diğerinde yavrulanır kainata murat. Birinin başinda korku dolu sahte bir ilah, diğeriyle arşa yükselir la ilahe illallah! KALELER SİZİN OLSUN, KALEMLER BİZİM!

(m.ali şirin tarih ögrt)