Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Şubat '10

 
Kategori
Siyaset
 

CHP'li belediyeler ve Maltepe Belediyesi

Evet, CHP'li zihniyetin bu ülke için ne kadar tehlikeli ve faydasız bir zihniyet olduğunu her fırsatta CHP'li yöneticiler ispatlamışlardır. Zaten iktidar olamamalarının da temelinde plansızlık, programsızlık ve yeterli birikime sahip olamamaları yatıyor. Muhalefet anlayışını herşeye muhalefet etmek olarak algılıyorlar. Onlar için doğru yapılan şeylere de muhalefet yapılmalı, yanlış yapılanlara da!... Yeter ki muhalefet olsun.

Ve bu muhalefet zihniyetinden gelen insanlar iş icraata geldi mi ne kadar aciz olduklarını yine her fırsatta gösteriyorlar. Bunun en basit örneği Maltepe Belediyesi ve Belediye Başkanı Mustafa Zengin...

Ben Küçükyalı'da oturan bir kişiyim. Küçükyalı da Maltepe'ye bağlı bir semt. Bildiğiniz gibi son yerel seçimlerde eski AK Partili Belediye Başkanı'nın yaptığı affedilmez yanlışlar yüzünden MHP'nin desteğini alan CHP adayı Mustafa Zengin ilçemize Belediye Başkanı oldu. Kendisinin nasıl bir Belediye Başkanı olacağını daha seçimler biter bitmez anladım.

Düşünün Nisan ayında seçim sonuçları açıklanmış. Mayıs ayı civarında Küçükyalı'da bir reklam panosu. Panoda Maltepe Belediye Başkanı Mustafa Zengin'in bir fotoğrafı. Yaz sıcağında kışlık ceket içinde beyaz boğazlı yün kazak giymiş ve eller ceplerde. Yüzde yandan bir gülümseme. Alay eder gibi... Hani Türk sinemasında jönler vardır ya, onlar gibi... Aklı sıra halktan birisi gibi bir imaj vermeye kalkmış ama eline yüzüne bulaştırmış. O zaman Sayın Belediye Başkanımıza ilk notu verdim. 10 üzerinden şimdilik 5!.. Geri kalan notları ileriye saklayayım, belki hizmet anlayışı iyidir, notum artar diye.. Ama nerdeeeee?

Mustafa Zengin'in ilk icraatı birinci sınıfa bu yıl başlayan kızımın okulunu ziyaret oldu. Ne kadar güzel değil mi? Evet gerçekten de ilkokulu ziyaret eden bir başkan olumlu not alır. Ama işin içinden başka çapanoğlu çıktı. Yanında gazeteciler ve fotoğrafçılarla okula gelen Sayın Belediye Başkanımız (!) birinci sınıf öğrencilerine Eğitim Seti dağıtıp bol bol fotoğraf çektirdikten sonra okuldan ayrıldı. Peki sonra ne oldu biliyor musunuz? Öğrencilerden o Eğitim Setleri geri alındı. Sonra okulda koptu bir kıyamet. Düşünsenize, daha hayatın başında, duygusal yönü yeni oluşmaya başlayan 6-7 yaşlarındaki çocuklar hediyeyi alıp seviniyor ve sonra o hediyeler geri alınıyor. Çocuğum ve diğer velilerin çocukları salya sümük ağlıyorlar. Psikolojileri çökmüş. Neden? Halkçı geçinen sözde Belediye Başkanı yüzünden...

Çocuklardaki o duygu çöküntüsünü atmak kolay olmaz elbette. Biz de bu sıkıntıyı yaşadık bir süre. Şimdi çok saygıdeğer Belediye Başkanımız bir daha okulumuza gelmesin diye veliler olarak dua ediyoruz. Peki başka ne için dua ediyoruz? Nisan 2009'dan bu yana Küçükyalı'ya ve duyduğumuz kadarıyla daha birçok semte "Hiçbir" hizmet götürmeyen Maltepe Belediyesi "halka hizmet" amacıyla kırık dökük, perişan yollarımızı onarsın diye.. Zaten başka bir hizmet getirmelerinden ümidimizi çoktan kestik.

Bu esnada kendi kendime şu soruyu sordum. Çok saygıdeğer Belediye Başkanımız halkın paralarını hizmette kullanmadığına göre acaba reklamda mı kullanıyor? Bunun için de en doğal hakkımız olan Bilgi Edinme Yasası'ndan faydalanalım dedim. Ve Maltepe Belediyesi'nin internet sitesine girerek "Altın Masa" ya şu soruyu sordum.

Göreve geldiğinizden bu yana Basın, Halkla İlişkiler ve Reklam anlamında hangi yayın organları ile çalıştınız? Hangi yayın organlarına ne kadar reklam bütçesi verdiniz? Bana isim isim, kalem kalem bildirmenizi istiyorum. Ve elbette bu isteğimin haklı bir gerekçesi olmalıydı. Bu gerekçe de 4982 Sayılı Bilgi Edinme Kanununun 4-5-11 ve 12nci maddeleri ile Anayasanın 74ncü maddesiydi. Mevcut kanun maddeleri gereği herhangi bir kamu kurumu size ne zaman isterseniz bilgilendirme yapmak zorundadır. Bu kanuni bir zorunluluktur.

İsimde "Altın Masa" ancak bana göre taş masa bile olmayan hizmet birimi ile birkaç kez mailleştikten ve hem bir gazeteci hem de hasbel kader hukukçu bir kişi olarak bu bilgileri vermelerinin kanuni bir zorunluluk olduğunu anlatmaya çalıştıktan sonra ilgili bilgileri "Ancak Nisan ayında yapılacak Belediye Meclisi" sonrası benimle paylaşabileceklerini ilettiler. Ben bırakın bir gazeteci olmayı herşeyden önce bir seçmenim. Benim ve benim gibi Maltepe'de oturan vergi yükümlüleri sayesinde o belediye hizmet veriyor. Kazancını bizim ödediğimiz vergilerden alıyor. Bu nankörlük değil midir?

Elimde yazışmalar mevcut. Bu yazışmaları bir avukata versem, görevi kötüye kullanmak ve görevlerini yerine getirmemek gerekçeleriyle Sayın Belediye Başkanımız aleyhinde bir dava açabilirim. Ve inanın kazanırım da!..

Bu kişisel olarak yaşadıklarım dışında şunu da belirtmeliyim ki Maltepe'de CHP'ye oy veren seçmen arkadaşlarım bile kafalarını duvarlara vuruyorlar. Ellerimiz kırılsaydı da oyumuzu Mustafa Zengin'e vermeseydik diye... Öyle ya, insan seçimin üzerinden 10 ay geçtikten sonra sadece ayıp olmasın diye bile bir hizmet gerçekleştirir değil mi? Duyduğum en farklı hizmet, Maltepe sahilde bulunan bir kültür merkezinin adının değiştirilmesi ve Türkan Saylan Kültür Sarayı olarak sanki yeniden açılıyormuş gibi lanse edilmesi. Eee zaten CHP'li zihniyetten de bu beklenir.

Bazı gazeteci arkadaşlarımla konuşuyorum. Durumun Kartal, Adalar ve yeni kurulan Ataşehir'de de farklı olmadığını söylüyorlar. İş çalışmaya ve hizmete gelince ortada yoklar ama reklama gelince çocukları bile buna alet ediyor bu zihniyet...

Daha bir ilçeyi bile idare edemeyen bir zihniyetin bu ülkeyi idare etmesini inanın hayal bile edemiyorum!...

 
Toplam blog
: 74
: 2756
Kayıt tarihi
: 09.04.07
 
 

On yıldan fazla süredir reklam ve halkla ilişkiler sektörü ile internet ortamında medya sektöründe h..