Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Ağustos '12

 
Kategori
Güncel
 

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün neden hedef oldu...

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün neden hedef oldu...
 

Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün


CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün dün akşam saatlerinde kaçırıldı. 

 Ülke sorunlarına duyarlılığı, aydın tavrı ile ilgiyle takip edilen Aygün, ocak ayında Muhalif Gazete’den Safiye Işıklı’ya verdiği röportajda aydınları “PKK’nın kuyruğuna takıldılar” diye eleştirmişti.

 O röportajda şiddete karşı çıkmış, “PKK’yı da eleştiren bir noktadan bakmalıyız. Türkiye’deki aydınlar uzun süredir, PKK’nın kuyruğuna takılmış durumdalar. Eleştiri yapmıyorlar, sadece devlete, hükümete çağrı yapıyorlar. PKK’da yapsa, Uludere’de Türk savaş uçakları da yapsa, şiddeti her zaman reddetmeliyiz. Çok vicdansız buluyorum, devlet bir şey yaptığında yerden yere vuruyorlar, örgüt, bir sürü kişiyi, sorgusuz sualsiz kurşuna diziyor, tek bir kelam etmiyorlar. Bir sivili öldürmenin gerekçesi olabilir mi? Türk gençleri yönünden bakan da yok, sanki onları bir ana doğurmadı. Şiddete bir girdiniz mi, şiddet sizi mahveder, örgütü de askeri de mahveder.”demişti.

 Aygün ‘barış talebine’ ilişkin toplumda güçlü bir istek olmadığını düşünüyordu;“Barış için gerekli olan yapıldı mı, gerçekten barışın sağlanması istendi mi?” sorusuna verdiği yanıtta “Öyle güçlü bir istek olduğunu düşünmüyorum. Sadece çocuğu dağda olan ailelerin sağladığı bir insiyatif var. Yine geleneksel günlerde yapılan etkinlikler var. Şehit cenazelerinde barış istekleri çok cılız dile geliyor. Daha çok, büyük acı yaşayan anneler, ‘diğer oğlumu da gönderirim’ gibi tepki sözleri sarf ediyorlar. 20 yaşındaki oğlunun, bilmediği, anlamadığı bir savaşta, ölümüne şahit olmak korkunç bir şey olsa gerek. Ama barış talebi güçlü bir istek olsa herhalde Türkiye’de Kürt Sorunu çözülürdü.” diye düşüncelerini ifade etmişti.

 Seçim kampanyası sırasında yaşadıklarını “Orayı tamamen örgüte terk etmişler, örgüt istediğini yapıyor. Biz Dersim’de resmen, PKK terörü altında bir seçim kampanyası yürüttük, BDP terörü altında. Ama aydınlar hiç bunları gündemine almıyor, bunları da tartışmak, eleştirmek lazım. Tek yönlü eleştiri aydın vicdanına uygun değil.

Nasıl bir tehdit bu, BDP Teröründen kastınız ne?

Yani tehdit ettiler bütün güçleri, burası bizimdir, hiç kimse giremez, adaylar ajandır deyip yoğun bir şekilde propaganda yaptılar. PKK’lılar, köylere indi, halkı tehdit ettiler, bu sandıklardan, BDP’nin bağımsız adayına oy çıkacak diye. Diyarbakır’da da AKP’lileri tehdit ettiler. Oysa BDP Ankara’da siyaset yapıyor. Biri, BDP’lileri tehdit etse hepimiz karşı çıkarız. Ama orada PKK resmen terör estiriyor.” diye ifade etmişti.

 Başbakan Erdoğan Aygün’ün kaçırılması ile ilgili sorulan soruya verdiği yanıtta, “Temenni ederimki kısa zaman içerisinde yakalanır veya serbest bırakılması sağlanır. Bu, bölücü terör örgütünün neler yapmak istediğini ortaya koyması bakımından çok önemli. Bunlar beklediğimz şeyler. Ve güvenlik güçlerimiz takiptedir. İnşallah kısa zamanda netice alırlar” dedi.

 Kemal Kılıçdaroğlu’nun daveti ile CHP’den Tunceli Milletvekili seçilen Aygün, Tunceli merkezde ceza avukatlığı yapmış, gözaltında kayıplar, 1994 yılında köylerin yakılması ve Dersimliler’in zorla göçü, işkence ve adil olmayan yargılamalar, Dersim 1938 Katliamı başta olmak üzere Dersim’e dair pek çok hukuki girişimde bulunmasıyla kamuoyu yakından tanımıştı.

Hüseyin Aygün’ün  bugüne kadar 3 adet kitabı yayınlanmıştır: “Eve Tarixê Ho Têri Amaene”, “Dersim 1938 ve Zorunlu İskân” ve “0.0.1938 Resmiyet ve Hakikat”.*

 Hüseyin Aygün TBMM’de yaptığı çalışmalarla gündemde olan, kamuoyunun yakından takip ettiği  ve çalışmaları ile ses getiren ender vekillerden biriydi.Ülkede  barışın oluşması için  PKK'nın kalıcı olarak silah bırakması gerektiğini  dile getirmişti.

*Radikal

İlgili röportajın tamamı için: http://www.muhalifgazete.com/29548-Huseyin-Aygun-Tunceli-de-PKK-BDP-teroruyle-karsi-karsiya-kaldik-.htm


 

 
Toplam blog
: 1114
: 827
Kayıt tarihi
: 28.09.06
 
 

Ankara'da yaşar, dünyalı,aynadaki görüntüsüne muhalif, vicdan hesapları yapmaktan yorgun, yaşanıl..