CHP türban yasağını kalktı zannediyor

Pazartesiden beri ülkede yaşananları, ibretle ve üzüntüyle izliyorum.

Bugüne kadar yasalara saygılı bir vatandaş olmaya özen gösterirken, Anayasamıza göre bir "hukuk devleti"nde yaşadığımızı zannediyordum.

Her şey aklıma gelirdi de, çocuklarımızı eğitmesi için ellerine teslim ettiğimiz hocalarımızın Anayasayaya karşı bir tavır alacakları aklıma gelmezdi.

Profesörlerimiz sanırım, ya aslında anayasanın özünü korumak için böyle bir eylem içine girdikleri konusunda kendilerini ikna etmenin yolunu buldular, ya da nasıl olsa bu hükümetten kurtulduğumuzda, yönetim yeniden gerçek sahiplerinin eline geçecek, bu arada yanlış ata oynamış olmayalım, geleceğimizi garantiye alalım diye düşündüler.

İki alternatif de benim onlara duyduğum saygıyı sürdürmeme yetmedi.

Bir bilim adamı olarak bize öncülük etmesi gereken aydın hocalarımızdan "kişisel olarak da, kurumsal olarak da türbana, dolayısıyla türban takanlara ve özellikle de onların üniversiteye girmelerine karşıyız. Fakat demokratik bir hukuk devletinde, kanunlar her şeyin üstündedir. TBMM'de oy çoğunluğuyla kabul edilen Anayasa değişikliğinden sonra istemeyerek de olsa, öğrencileri üniversiteye kabul edeceğiz. Fakat bu konudaki tavrımızı ve mücadelemizi hukuki yoldan sürdürmeye devam edeceğiz" demelerini beklerdim.

Ne yazık ki onlar, eğitimsiz oluşlarından dolayı her zaman eleştirdiğimiz taşra delikanlıları gibi, yasa dışı bir mücadeleyi yeğlemekte beis görmediler.

Bütün bunları nasıl yaptı bu değerli hocalarımız?

Ve bu yapılanlara destek veren herkes, nereye dayandı, nereye sığındı?

Yapılan Anayasa değişikliğinin yasağı kaldırmadığına ve Yök yasasının ek 17. maddesine göre yasağın devam ettiğine, değil mi?

Peki o zaman şöyle bir soru aklınıza gelmiyor mu? Anayasa değişikliğinin "iptali" veya “yok hükmünde sayılması ve dava sonuçlanıncaya kadar yürürlüklerinin durdurulması” istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne neden başvuruldu?

Olmayan şey hiç iptal edilir mi?

Bir şeyin yok hükmünde sayılmasını istemek için önce var olması gerekmiyor mu?

Madem hiçbir şey değişmedi, her şey eskisi gibi, o halde Anayasa Mahkemesi neyi görüşecek, neyi iptal edecek?

Yok, Meclisten 411 oyla geçen Anayasa değişikliği, bir yenilik, bir farklılık getirdiyse, CHP bunun iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurduysa, o zaman nasıl oluyor da Rektörlerimiz eski tas eski hamam deyip yasağı devam ettirebiliyorlar ve kendilerini yasaya uymaya çağıran YÖK Başkanı hakkında suç duyurusunda bulunabiliyorlar?

Türbana taraf olmak veya karşı çıkmak gibi peşin hükümleri bir anlık bir tarafa bırakın lütfen.

Demokratik bir hukuk devletinde yaşamak isteyen çağdaş bir vatandaş olarak lütfen bu soruları kendinize sorup cevaplamaya çalışın. Bakalım altından kalkabiliyor musunuz?