Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Nisan '19

 
Kategori
Edebiyat
 

Cibranî-22 (İnan-ma-)

Tefekkür yol-labirentinin yeni fakat yaşça yaşlı bir yolcusu tüm gün yürüyüp kısaltmaya çalışıyormuş bunca yıl yürümediği koridorları. Lakin kolay değilmiş, sık ormanlıklar ile kaplıymış yolu. Hep böyle olurmuş Bunca yıl bu yoldan geçmeden yaşayanların ve sonra bu yola girmeye çalışanların yolu.

Adam bir zaman çalışmış fakat sık ağaçlar hep yavaşlatıyormuş onu. Uzan bir zaman sonra, oldukça uzun bir zaman sonra daha seyrek olmuş yolu. Fakat artık daha rahat yürüyebilirim derken kesilmiş tüm yolu. Bir kocaman soru işareti kapatmaktaymış yolu.

Adam soru işaretinin ağzını doldurmaya çalışmış, soru işareti ağzına aldığı her cevabın tadına bakıp, ağzından atmış. “Bunlar değil beni doyurup yolunu açacak olan. Beni doyur, yolun açılacak” demiş. Adam her yönden her görüşten cevaplar getirmiş, soru işareti hepsini ama hepsini ağzından tükürüvermiş.

Adam ağlar gibi olmuş, bezgin bezgin soru işaretine sormuş, “nerede yanılıyorum, bir ipucu ver, yürümek istiyorum geriye kalan yolu”

Soru işareti cevaplamış: Sana ipucu değil cevabı vereceğim, sen de bu yolda yürümeye devam edeceksin. Lakin bu cevabı unutmayacak, sen gibi olan anlatıp saklamayacaksın.

Adam mutlulukla söz verdi ve soru işareti de onun sözüne güvenip, yavaş yavaş kapladığı yolu açmış. Adam ilerlerken fısıldamış: Sana yanılıyorsun demiyorum, seni aldatmışlar, sen yanılmadın ağzıma koyduğun hiçbir cevapta; bunu sakın unutma.

 
Toplam blog
: 231
: 52
Kayıt tarihi
: 04.10.17
 
 

Gelmiş, gider. Görür, seyreyler, anlam çıkarır. Yazdıkları kalbinden taşanlar aklından uçuşanlard..