Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Nisan '19

 
Kategori
Edebiyat
 

Cibranî-23 (Can)

Yıllardır gözü gönlü cellatlık yapan işinde de mahir olan bir adam, iş için çıkmıştı yine yola. Karşı çıkılmazdı padişaha da buyruğuna da. Ama o gün de öyle sıcak öyle sıcakmış ki hava, celladın mecali kalmamış yarı yolda. Ama uymak zorunda ya buyruğa yüklenmiş yine tabana, yüklenmiş yine toprak yola. Bir de ne görsün karşısında, ağlamaktan perişan bir adam karşısında. Çok ağlayan görmüş bunca yılda ama bu adam da öyle zayıfmış ki görenler çocuk sanırmış. Ama cellat aldırmamış, aldırmak onun görevinden uzak mı uzak bir kavrammış.

Aynı mahir, onlarca kez keskinletilmiş kılıç bu kez dile gelivermiş, belki hepsi bir gün gelirmiş de bu mihenk imiş “sanki can alınmak için var, sanki kan akıtılmak için” deyivermiş. Lakin cellat duymamış zira kalbi meslek kesilmiş. Kurban masum olduğundan kılıç dile gelivermiş çünkü farklı farklı atarmış suçlu ile suçsuzun nabzı, damarı. Onu da yalnız şah damarından yakın olan anlardı, bir de şah damarından geçip canı almada ehil-görevli olan..

 
Toplam blog
: 231
: 52
Kayıt tarihi
: 04.10.17
 
 

Gelmiş, gider. Görür, seyreyler, anlam çıkarır. Yazdıkları kalbinden taşanlar aklından uçuşanlard..