Ciğerlerimiz yanıyor!

24 Temmuz 2009 günü Saat 23.00 itibarıyla televizyon ekranlarına “Muğla’nın Bodrum İlçesi çöplüğünde 22.30 saatlerinde çıkan yangın, ormanlık alana sıçradı.” haberi düştü. Güzelim ormanlarımızın yanışını üzüntüyle izledim gece yarısı. Alınan tüm önlemlere rağmen, Ülkemizin ciğerleri ormanlarımızın, ormanların içerisinde barınan ve tabiatın dengesini sağlayan birçok canlının cayır cayır yanarak yok olması içler acısı.

Sadece 2009 yılının Haziran ve Temmuz aylarında yurdumuzun çeşitli yörelerinde meydana gelen orman yangınlarına ve sonuçlarına bir göz attığımızda orman yangınları ve yarattığı tahribatın boyutlarının ülkemiz ve geleceğimiz açısından ne kadar önemli olduğunu görmemize yetecek sanırım.

2009 yılının Haziran ve Temmuz aylarında yurdumuzun çeşitli yörelerinde meydana gelen orman yangınları:

Muğla'nın Bodrum ilçesine bağlı Konacık Beldesinde orman yangını çıktı. 05 Haziran 2009 ( Yangında yaklaşık olarak 1 hektarlık ormanlık alan tahrip oldu.)

Aydın'ın Çine ilçesi, Kuruköy mevkisindeki ormanlık alanda yangın çıktı. 17Haziran 2009 ( 50 hektar ormanlık alanı zarar gördü. Geyik Barajı'ndan su aldığı sırada Rus yapımı bir yangın söndürme helikopteri düştü. 2 kişi öldü.)

Aydın’ın Didim ilçesinde yangın çıktı. 17 Haziran 2009 (Yangında, yaklaşık 8 hektarlık makilik alan zarar gördü.)

Manisa’nın Yuntdağı mevkisinde makilik alanda yangın çıktı. 17 Haziran 2009 (Alevlerin tehdidi altındaki Karayağcılar Köyü tahliye edildi. Yangında 3 hektar ormanlık, 12 hektar da makilik ve tarım alanı zarar gördü. Köylülere ait çok sayıda zeytin ağacı hasar gördü.)

Pendik Aydos'ta makilik ve çalılık arazide yangın çıktı. 23 Haziran 2009 saat 15.00 (Yangında yaklaşık 3 hektarlık orman arazisi kül oldu.)

İzmir´in Foça İlçesi yakınlarındaki ormanlık alanda yangın çıktı. 22 Haziran 2009 (Yangında 160 hektarlık alanın zarar gördüğü, bunun önemli bölümünün otluk, makilik ve zeytinlik, 60 hektarının da ormanlık alan olduğu belirlendi.)

Manavgat-Alanya yolu üzerinde bulunan ve yaşlı orman sahasına sahip dağlık Uzunlar mevkisinde yangın çıktı. 04 Temmuz 2009 saat:15.13 (Yangında 4 dönümlük orman alanı zarar gördü).

Bingöl'ün Genç ilçesinde iki ayrı bölgede orman yangını çıktı. 13 Temmuz 2009 (Yaklaşık 15 dönümlük ormanlık alan kül oldu.)

İzmir’in Bornova İlçesi’ne bağlı Çiçekli Köyü’nde kızılçam ağaçlarıyla kaplı ormanlık alanda yangın çıktı. 17 Temmuz 2009 saat 15.40 (Yangında, 150-200 hektar alanda, büyük bölümü 70-80 yaşındaki kızılçam ormanı zarar gördü.)

Datça ve Fethiye'de orman yangınları çıktı. 17 Temmuz 2009 saat 13.46 (Yangında yaklaşık 3 hektarlık alan zarar gördü.)

Muğla'nın Fethiye ilçesinde Kemer beldesine bağlı Paşalı ve Ören köyleri mevkisinde orman yangını çıktı. 20 Temmuz 2009 saat 14.15 (Yangında yaklaşık 40 hektar ormanlık ile 45 hektar ekili alan zarar gördü.)

Osmaniye'nin Bahçe İlçesinde orman yangını çıktı. 23 Temmuz 2009 saat 14.30 (Yangında yaklaşık 5 hektar ormanlık alan yandı.)

Muğla’nın Bodrum İlçesi çöplüğünde çıkan yangın, ormanlık alana sıçradı. 24 Temmuz 2009 saat 2.30 (Yangında 5 hektarlık orman arazisi, 10 hektarlık da tarım, çöp ve otluk alanın yandığı belirlendi.)

Antalya'nın Kaş ilçesine bağlı Kemer köyü yakınlarında dağlık bölgede orman yangını çıktı. 24 Temmuz 2009 (Yangında yaklaşık 20 hektarlık ormanlık alanı etkilendi.)

Manisa'nın Selendi ilçesi Uşak il sınırında orman yangını çıktı. 24 Temmuz 2009 ( 5 hektarlık alan kül oldu.)

Çanakkale'nin Ezine ilçesi Garnizon Komutanlığı'nda orman yangını çıktı. 24 Temmuz 2009 (Yaklaşık 7 dönümlük ormanlık alan yandı.)

Haziran ve Temmuz ayı içerisinde yanan kül olan yüzlerce hektarlık ormanlarımız, zarar gören tarım alanları, zeytinlikler, bahçeler, mera ve otluklar, milyarlarca liralık zarar ve milli servetin heba olması. Ormanlık alanların tahrip edilmesiyle İklim değişikliği, küresel ısınma, çölleşme ve biyolojik çeşitliliğin yok olması gibi çevre problemlerinin yaşanmasına yol açılması. Artık çok ciddi önlemler alınmasının kaçınılmaz olduğunu göstermektedir.

Son günlerde peş peşe çıkan orman yangınlarının arkasındaki gerçek nedenler nelerdir? Sabotaj ihtimali, rant çeteleri var mı? Gerçekten de bu yangınlar kendiliğinden çıkıyorsa neden yeterli önlemler alınamıyor? Yanan alanlarda yeniden ağaçlandırma yapılıyor mu? Araştırılmalıdır.

Orman yangınlarının büyük bir çoğunluğu insan kaynaklıdır. Yakılan anız ve kuru otlar, söndürülmeden atılan sigara izmariti, piknik alanlarında ateş yakılması sonucu kıvılcım sıçraması ve mangal ateşinin söndürülmemesi, ormanlık alana atılan şişe ve cam kırıkları orman yangınlarının çıkmasına neden olacak ihmal ve duyarsız hareketlerdir.

Yerleşim alanları kurmak için orman vasfını yitiren arazilerin satışı, taşocakları, siyanürle altın arama, nükleer santral kurma çalışmaları, tarla açmak, yol yapmak, ormanların yok olmasına neden olmaktadır.

Antalya, Muğla gibi rantın yüksek, arazinin değerli olduğu bölgelerde bir rant elde etmek, işgal ve yer açmak gayesiyle yapılan talan ve yağmalama eylemlerinde büyük bir artış görülmektedir. Orman vasfını yitiren araziler hızla genişlemektedir. Orman bütünlüğü bozulmakta, su ve toprak rejimine zarar verilmekte, ormancılık çalışmalarının verimlilik düzeyi düşürülmektedir.

Ormanlar geleceğimizdir. Geleceğimizin yok olmasını istemiyorsak ormanlarımızı korumalı ve geliştirmeliyiz.