Cimbomda sevindiren gelişme ve Hakan Şükür

Daha önce benim için iyi takım orta sahası gole yakın olan takımdır demiştim. Oysa Galatasarayda tüm takım sadece forvetlerden medet umacak şekilde havadan top şişirmelerle maçı tamamlamaktaydı. Bu hafta sonu oynanan Trabzon maçında atılan iki golün de orta saha oyuncularından gelmesi bir yana orta alandaki oyuncuların atak organizasyonları hazırlayarak karşı kaleye yakınlaşma çabaları içerisinde olmaları son haftaların çirkin Galatasaray futbolu açısından iyi bir gelişme oldu. Ben de Gerets'i uzun bir aradan sonra takdir etmiş oldum.

Maç içerisinde gene tek tük bu şişirmelere rastlamış olsak da, genelde oyun kurmaya yönelik uğraşlar ağır bastı ve Galatasaray bana gerçek futbolu hatırlatan bir görüntüye büründü. Fakat burada Hakan Şükür'ün motive edici etkisini yadsıyamayız. Bakınız Gerets'in ağzından Hakan maçla ilgili takım arkadaşlarına neler söylemiş. Herkes çalışacak, Takım için birbiriniz için koşacaksınız. Birbirinize takım içerisinde yardımcı olun. Birbiriniz için oynayın. Beraberlik golünden sonraki bunaltıcı Galatasaray baskısının arkasındaki gücün Hakan'ın yaptığı ateşleme olduğuna şüphe yok.

Hakan bundan sonra sadece golleriyle değil belki bunun üzerinde takımı ateşlemesi ve birleştirmesiyle Galatasaraya hizmet edecektir. Gerçekten takdiri şayan bir azimle her türlü baskıya göğüs geren Kral bir kez daha farkını farkettirmiştir. Hakan'a futbolu bırak baskısı yapanlara Romario örneğini vermek istiyorum.

Romario kırkını aşmış ama oynayabileceğine ve daha nice rekorlar kırabileceğine inanmış biri olarak gollerini sıralamaya devam ediyor. Hatta FIFA onun bu isteğine özel izinler çıkartarak destek veriyor. Eminim karşısında dikilen kaleciler de ondan gol yemeyi bile bir onur olarak bile görebiliyorlardır. Bizdeki mantalite tersine işliyor işte. Biz de bir daha asla benzerini seyredemeyeceğimiz bir yıldızımızı yok etmeye çalışıyoruz. Bugün Maradona, Pele, Klinsmann, Rıdvan, Aykut, Oğuz, Tanju Çolak, Hagi, Taffarel, Metin Oktay, Metin tekin, Feyyaz Uçar, Ali Gültiken sahaya çıkıp tekrar top oynayabilecek olsalar heyecanlanmaz mıyız? Onları tekrar seyredebilme imkanı doğacak olsa bunu kaçırır mıyız?

Mutluluk ve üzüntü futbolu bize sevdiren iki esas duygu. Bizi mutluluktan havalara uçuran, ya da üzüntüden kahreden, yani bize futbolu seyrettiren ise yıldızlardır. Hepsine ayrı ayrı teşekkürler...