Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Mayıs '08

 
Kategori
Siyaset
 

Çin Japon ilişkilerinde yeni açılımlar

Çin Japon ilişkilerinde yeni açılımlar
 

Çin Devlet Başkanı Hu Jin Tao ve Japonya Başbakanı Yasuo Fukuda.


Çin Devlet Başkanı Hu Jin Tao’nun 6- 10 Mayıs tarihleri arasındaki Japonya ziyareti sona erdi. Bu ziyaretin ardından Hu’ nun ve Yasuo Fukuda’nın karşılıklı verdikleri barış ve dostluk mesajları iki ülke ilişkileri açısından büyük önem taşıyor. Özellikle Hu’ nun yaptığı “ Geçmişi her zaman hatırlamalıyız ama geçmişte olanları kesinlikle nefrete dönüştürmeden geleceğe daha olumlu ve dostça bakmalıyız” açıklaması bölge güvenliğini ve oluşabilecek gerginlikleri önleme açısından büyük önem taşıyor. Çin’in yatırım kaynaklarından en büyük 2. ülke olan Japonya (60 Milyar $) ile olacak sürtüşmeler iki ülkeye de hiçbir katkı getirmeyeceğinden iki tarafta eski meseleleri bir nebzede olsa bir kenara bırakmış gözüküyorlar. Gelişmesine devam etmek isteyen Çin ile kendini Çin pazarında daha güçlü duruma getirmek isteyen Japonya’nın menfaatleri ortak noktada kesişiyor. Her iki ülkede ikili ticaretlerini daha da arttırarak Uzakdoğu’nun iki önemli lokomotifi olmayı sürdürmek istiyorlar. Rakamlara baktığımız zaman iki ülkenin ticareti 236 Milyar Amerikan dolarını bulmuş durumda, tüm bu rakamlara bakınca Japonya’nın Çin’in en büyük 3. ticaret ortağı olduğunu da atlamamak gerekiyor. İki ülke arasındaki ticaret hacminin artarak sürmesi de yine Çin ve Japonya’nın geliştireceği ortak programlarda yatıyor. Hem bölgenin kalkınması hem de güvenliği açısından iki ülkeye de büyük görevler düşüyor. Hu’ nun gezisi boyunca bir taraftan da destek aradığı Pekin Olimpiyatları içinde Japonya’dan tam destek mesajları verilmesi Çin’in özellikle olimpiyat karşıtlarının seslerini bastırmada kendisi için büyük önem taşıyor. Kaldı ki iki ülke arasında olimpiyatlar öncesi oluşabilecek herhangi bir istenmeyen gerginlik zaten iç sorunları ile uğraşan Çin için büyük kayıplara neden olacaktır. Çin’in şu anki konumu itibari ile zaten böyle bir riski alması da neredeyse imkânsız gözüküyor. Bunun farkında olan Çin denge politikalarını en iyi şekilde uygulayarak oluşacak gerginlikleri ortadan kaldırmayı hedefliyor.

Yukarıda sözünü ettiğimiz bağlamda Hu Jin Tao’ nun Japonya gezisini değerlendirmek bölge dinamiklerini anlamamız açısından büyük önem taşımaktadır. Hu Jin Tao’ nun Japonya gezisine Çin medyasının verdiği mesaj ise hem şimdi hem de sonrası için büyük anlamlar taşımaktadır. “ Warm Spring ” “Sıcak İlkbahar ” diye Türkçemize çevirebileceğimiz Hu’ nun Japonya gezisi başlangıcından bitişine kadar aynı sıcaklıkta ve gerginlikten uzan bir gezi olarak tarihteki yerini aldı. Çinlilerin bahara yükledikleri anlam tarih boyunca hep özel olduğu için bu gezide de Hu Jin Tao aynı baharın getirdiği o güzellik gibi Japonya gezisinin de iki ülkeye ve bölgeye güzel bir hava getirmesini ummaktadır. İki ülke arasında yakın zamanda gerçekleşen gezilere baktığımızda ise her gezinin bir isimle anıldığını da görmekteyiz. Ekim 2006 Japonya Başbakanı’ nın Shinzo Abe “İce-Breaking” “ Buzları Kırma” gezisi. 2007 Çin Başbakanı Wen Jia Bao’ nun “ Ice-Thawing” “ Buzları Eritme” gezisi. 2007 Aralık ayında Japon Başbakanı Fukuda’nın “Spring Herald” “İlkbahar Müjdecisi” gezisi. Gezilerin isimlerine dikkat edersek daha sıkı ve sorunlu bir başlangıçtan erimiş buzların yerine bahar havasına bürünmüş bir Çin-Japon ilişkisi okunmaktadır. Tüm bu gezilere baktığımız zaman yakın zamanda ve yeni nesil liderler tarafından gerçekleştirilmiş olmaları da büyük önem taşımakta. Hu’ nun gezisi de Çin Devlet Başkanlığı konumundaki bir kişinin 10 yıl içinde gerçekleştirdiği ilk gezi olarak da büyük önem taşıyor. Bundan önceki gezi ise Jiang Ze Min tarafından 1998 yılında gerçekleştirilmişti. İki ülkenin yeni kuşak liderlerinin ilişkilere bu denle sıcak bakmaları da iki ülkeyi tarihinde hiç olmadığı kadar birbirine yaklaştırıyor. Son 2 yılda iki ülke arasında gerçekleştirilen 4. büyük gezi olması da Çin ve Japonya’nın artık eski düşmanlıkları en bir kenara bıraktıklarını gösteriyor.

Çin-Japon sorunlarının temelleri çok uzun seneler öncesine uzanıyor. 1895 yılındaki bu savaşın ardından tarihin çeşitli dönemlerinde Japonya Çin üzerinde hâkimiyet kurmaya çalışmış ve bu savaşlar ve işgaller sırasında Japonların Çin’de gerçekleştirdikleri katliamlar[1] Çin-Japon ilişkilerinde hala kapanmayan yara ve öfkelere neden olmuştur.[2] İki ülke arasında geçmişte yükselen gerilimlerin yerini zamanla karşılıklı ilişkiler almış ve bu ilişkiler sürekli gelişerek günümüzdeki şeklini almıştır. Son senelerdeki geziler ve Hu’ nun 6–10 Mayıs arasındaki “Sıcak İlkbahar Gezisi” tüm bu yaşananlara tarihi trajediler olarak bakılması gerektiğini, gelecekteki ilişkilerde ise bu yaşanan acıların ülkeler arasında nefrete dönüşmemesini vurgulamaktadır.

Hu gezisi boyunca birçok Japon devlet adamı ile görüşmesinin yanı sıra eğitimciler, yerel yöneticiler ve sporcularla da temaslarda bulundu. Bu imajı ile Hu her alanda etkili ve sıcak bir lider portresi çizdi. Özellikle gezinin ilk gününde Çin-Japon dostluğuna katkı yapanların yakınları ile görüşmeyi de ihmal etmedi Hu.[3] Hu gezisinin önemli bir ayağını oluşturan eski Japonya Başbakanlarınla da bir araya geldi. Eski Başbakanlar Yasuhiro Nakasone, Toshiki Kaifu, Yoshiro Mori and Shinzo Abe; Çin Devlet Başkanı Hu’ nun gezisinin ülkelerine ve Çin’e daha sıcak bir gelecek getirmesi dileklerinde bulundular. Hu Başbakanlar ile görüşmesinde yaptığı konuşmasında “ Çin ve Japonya’nın dünya ülkelerine olan etkisi arttıkça bizler iki ülke olarak daha ciddiyetle düşünmeliyiz. Çin-Japon ilişkilerinin gelişmesi için planlarımızı uzun vadeye çıkarmalıyız.” Diyerek, gelecekte daha yakın ve sıkı ilişkilerin kurulması gerektiğinin altını çizdi. Japonya Eski Başbakanı Kaifu’ nun verdiği mesaj iki ülke gençlerinin daha yakın ilişkiler içinde bulunmaları üzerineydi. Mori’ nin yaptığı açıklama ise iki ülkenin Afrika kıtasında artan etkilerinin kıta barışına ve kalkınmasına olan önemini vurguladı. [4] Hu’ nun eski başbakanlar ile görüşmesinden önemli mesajları çıkarmamız gerek. Bu görüşmelerde verilen mesajların başında Çin’in Japonya’nın hem eski başbakanları hem de yeni başbakanı ile aralarında dostluk bağlarını güçlendirmek istemesidir. Bu sayede Çin bir taraftan aktif siyasette rol alan başbakan ile ilişkiler kuvvetlendirirken diğer taraftan da eski başbakanlara da Çin-Japon ilişkilerinin güçlendirilmesinde önemli görevler yüklemektedir. Çin tüm Japon dinamiklerini kendisi lehine kullanarak bölgenin geleceğinin daha sağlıklı şekillenmesini istemektedir.

Hu 7 Mayıs tarihinde ise beklenen görüşmeyi gerçekleştirdi.[5] Japon Başbakanı Yasuo Fukuda ile bir araya gelen Hu, bu görüşmede aynı zamanda iki ülke arasında "Çin ile Japonya Arasındaki Karşılıklı Yarara Dayalı Stratejik İlişkilerin Kapsamlı Şekilde Hızlandırılması Ortak Açıklaması" antlaşmasını[6] (Sino-Japanese joint statement)[7] da imzaladı. Bu antlaşma, Çin ile Japonya arasında imzalanan dördüncü siyasi belge oldu Bu belgenin yanında iki taraf daha önce imzalamış oldukları "Çin-Japonya Ortak Açıklaması", "Çin-Japonya Barış ve Dostluk Antlaşması" ve "Çin-Japonya Ortak Deklarasyonu" olmak üzere üç belgenin ilkelerine ciddi biçimde uymaya devam edeceği de yinelendi. Bu antlaşma ile iki ülkenin ortaklık ilişkilerinin güçlenerek geliştirilmesi hedeflenmektedir. İki ülke de bu antlaşmada iki tarafın güvenliğini ve kalkınmasını korumayı garanti ettiler. Aynı zamanda uzun vadede ortak hedeflerin geliştirilmesi ve bölgede kalıcı barışın sağlanmasını da içeren antlaşma iki ülkeyi bir birine daha da yakınlaştırdı. İki tarafta geçmiş ile yüzleşmeyi fakat geçmişin aralarındaki ilişkileri bozmamasını belirterek daha güçlü ortaklığın kurulmasını hedeflediklerini antlaşmaya da taşıdılar. Ayrıca iki ülke arasında sorun teşkil eden Tayvan konusunda da Japonya önceki duruşunu koruyacağını ve Tek Çin politikasını destekleyeceğini belirtti. Antlaşmanın diğer kısımlarında ise Kuzey Kore ile ilişkilerin geliştirilmesi ve Kuzey Kore’nin nükleerden arındırılmasında iki ülkenin ortak çalışmalarda bulunacakları kararlaştırıldı. İki ülkenin imzalarını attıkları antlaşmanın bir önemli maddesinde ise 2. Dünya Savaşı sonrasında Japonya ve Çin’in terk ettiği kimyasal silahların belli süre zarfında yok edilmesi kararlaştırıldı.[8]

Hu Japonya ziyaretinde yapmış olduğu kısa bir açıklama ile dikkatleri de üzerine çekti. Hu’ nun açıklamasında en uygun zamanda Tibet’in sürgündeki ruhani lideri Dalai Lama ile temaslara geçileceğini belirtmesi Çin ve Dalai Lama arasında ki buzların acaba eritilebilecek mi? Sorusunu gündeme getirdi. Bu konuda fazla açıklama yapmayan Hu Jin Tao, Dalai Lama tarafından etkin adımlar beklediklerini ve anavatana sadık kalmaları gerektiğini vurguladı.[9]

İki ülke arasında sorunlara neden olan Doğu Çin denizindeki petrol ve doğal gaz yataklarının aranması ve işletilmesi konusu da bu zirvede görüşüldü. İki lider bu konunun yakın bir zaman içerisinde diyalog ile çözüleceğini belirttiler. Bu konuda yaptıkları açıklamalarda iki tarafta 2007 Nisan ayında Çin Başbakanı Wen Jia Bao’ nun Japonya eski Başbakanı Shinzo Abe ile ortaklaşa yayınladıkları bildirinin bu bağlamda çok önemli olduğunu vurguladılar. [10] Hu yine aynı gün Japonya Kralı Akihito’yu da ziyaret etti. Bu görüşme de Çin ile Japonya halkları arasındaki dostluğun çok eskilere dayandığını hatırlatan Çin Cumhurbaşkanı, aralarındaki karşılıklı deneyim paylaşımının iki ülkenin gelişmesine güç kattığını söyledi. Japonya'yla ilişkilerinin yeni gelişme imkânlarıyla karşı karşıya bulunduğuna işaret eden Hu, bu ülkeyle karşılıklı yarara dayalı stratejik ilişkilerin kapsamlı olarak gelişmesi için ortak çaba harcamaya hazır olduklarını belirtti. Hu 'nun ziyaretinden duyulan büyük memnuniyeti ifade eden Akihito da, Çin'le ilişkilerde daha güzel yarınlar diledi.[11]

Hu ayrıca Tokyo’da ki Waseda Üniversitesinde de bir konferans verdi. Hu Jin Tao buradaki konuşmasında hem Japonya hem de dünya için önemli mesajları dile getirdi. Hu Japonya ile “Kazan-Kazan” stratejisi geliştirerek bu strateji temelli ortaklık etmeleri gerektiğini vurgularken, iki ülkenin çekişmesinin iki tarafa da kazanımları olmayacağını belirtti. Hu ayrıca dünyaya verdiği mesajında artan terörizm tehlikesini, iklim değişikliğini, son zamanlarda yaşanan enerji ve yiyecek sıkıntılarını, finans risklerini, doğa felaketlerini, bulaşıcı hastalıklar ve kitle imha silahlarının altını çizdi. Tüm dünya ülkelerini bu tehditler karşısında ortak hareket etmeye davet etti.

Liderler tüm bu gelişmelere büyük katkılar yapacağına inandıkları 2008 yılını Çin-Japonya Çocuklar ve Gençler Arası Dostluk ve İletişim Yılı ilan ederek birde yıl boyu sürecek etkinliklerin ilk başlama gününü kutladı. Bu sayede Çin ve Japon gençlerinin iki ülke arasında daha sık gidip gelmeleri hedeflenirken ilişkilerin daha köklü ve sağlam gelişmesi hedeflenmektedir. Aynı zamanda Hu, Japon gençlerinin ve Çin gençlerinin iki ülkeyi daha yakından tanıması gerektiğini belirtti. Hu buradaki konuşmasında Çin olarak 100 Waseda Üniversitesi öğrencisini Çin’e davet edeceklerini açıkladı. Hu’ nun altını çizdiği bir başka dileği ise Japon üniversitelerinin daha fazla genci Çin’e göndermeleri temennisi oldu.[12] Hu Jin Tao Japonya gezisi boyunca Pekin Olimpiyatlarına destek aramayı da ihmal etmedi. Bu bağlamda "Beijing Olimpiyat Oyunlarını Destekleyen Milletvekilleri Birliği" nin üyeleri ile de buluştu. Burada yaptığı konuşmasında "Çin hükümeti ve halkı olarak, uluslararası topluma verdiğimiz sözü gerçek anlamda yerine getirecek, uluslararası olimpiyat ailesinin yardımıyla bu dönemki olimpiyat oyunlarını en iyi şekilde düzenleyeceğiz. Japonya'nın çeşitli çevrelerinden şahsiyetlerin bu konuda bizi desteklemesinden, özellikle de 'Beijing Olimpiyat Oyunlarını Destekleyen Milletvekilleri Birliği'nin yardım ve desteğinden büyük mutluluk duyuyoruz. Beijing Olimpiyat Oyunları; 1964 Tokyo Olimpiyat Oyunları ve 1988 Seul Olimpiyat Oyunları'nın ardından 20 yıl aradan sonra Asya'da düzenlenecek üçüncü olimpiyat oyunlarıdır. Beijing Olimpiyat Oyunları, yalnızca Çin halkına ait değil aynı zaman Japonya da dahil olmak üzere tüm Asya halklarına, tüm dünya halklarına aittir " dedi.[13] Hu Jin Tao, Japonya’yı son 10 yılda ziyaret eden en yüksek Çin yetkilisi olarak iki taraf içinde güzel ve etkili mesajlar vererek Japonya gezisini tamamladı.

Sonuç

Hu Jin Tao’nun gezisi her aşamasıyla çok iyi planlanmış ve her adımında iki ülkeyi birbirine daha da yakınlaştıran bir gezi oldu. Hu gezisinde her kesimden yetkili kişiler ile bağlantı kurarak gezinin etkisini ve ülkeler arasındaki ortaklaşmanın daha da yayılmasını sağladı. Hem geçmiş hem günümüz ve hem de gelecek arasında bir köprü kurmayı hedefleyen Hu bu gezisinde bu başarıya büyük ölçüde ulaşmış oldu. Tabiî ki gezinin gerçek sonuçları ilerleyen zamanlar da daha belirginleşecek. Japonya tarafı da Çin’in gezisinden oldukça memnun gözüküyor. Medyasında geniş yer bulan gezi son yılların en önemli olayları arasında şimdiden yerini aldı. Çin bu gezi ile kendisine de bir nevi moral depolamış oldu. Sürekli Batı kuruluşları tarafından eleştiri tahtası olarak kullanılan Çin, Japonya’yı kendi tarafına alarak bir nevi Uzakdoğu’yu batıya karşı daha dik ve güçlü durmaya teşvik etti. Japonya’da Çin’e verdiği mesajlarda destek ve ortaklaşa çalışmayı hızlandıracaklarını belirtti. Hu’ nun gezisi Tayvan’ı da yakından ilgilendiren sonuçları ortaya çıkardı. Bunlardan en önemlisi kuşkusuz Tayvan’ın en yakın ekonomik ortaklarından Japonya’nın Tayvan’ın bağımsızlığını desteklemesinin önünün kesilmesi olarak açıklanabilir. Bu engel ile zaten siyasi olarak sıkışmış olan Tayvan biraz daha köşeye sıkışmış oldu. Son seçimlerin sonucunda Çin yanlısı Milliyetçi Çin Partisi’nin göreve gelecek olması (20 Mayıs) Çin için Tayvan sorunlarında büyük bir rahatlama anlamına gelmektedir. Bu sayede Tayvan bölgede kendisini destekleyecek ülkeleri giderek kaybederken Çin ile olan ilişkilerini hızlandırmakta ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin hayali olan Tayvan’ın Anavatana dönmesi hayalini biraz daha yakın tarihlere çekmektedir. Bu yakın zaman için mümkün gözükmese dahi bu yönde oluşan bir hava bile Tayvan-Çin ekonomisine artı olarak yansımaktadır. Hu’ nun gezisinde verilen barış mesajlarının etkileri daha ABD’de fazla dile getirilmiyor. Özellikle Japonya’yı 2. Dünya savaşı sonrasında koruma altına almış olan ABD’nin bu ziyarete olan tepkileri merakla bekleniyor. Özellikle Japonya’yı Çin’e karşı kullanmayı seven bir ABD bölgede Japon-Çin yakınlaşmasından çok fazla memnun olmayacaktır. ABD bu bağlamda Japonya’nın kuvvetli bir orduya sahip olması gerektiği tezini ortaya sürmekte ve Japonya’yı bu konuda desteklemeyi vaat etmektedir. Çin ve Japonya özellikle Kuzey Kore konusunda görüş birliğine vararak bölge ve dünya güvenliği için büyük bir etkiye sahip oldular. Özellikle ABD ile yaşanan Kuzey Kore gerginliklerinde araya girecek ilk ülkeler olacak olan Çin ve Japonya, Kuzey Kore’nin silahsızlandırılmasında da büyük görev üslenmiş bulunmaktalar. Bölgede şu anda daha sakin bir durumda duran Kuzey Kore’nin herhangi bir diklenmesinde bu sefer işi daha zor gibi gözüküyor. Hu Jin Tao son zamanlarda yaşanan olimpiyat karşıtı gösterilere Japonya’da da rastladı. Japon sokaklarında Çin’i protesto eden göstericiler polis tarafından dağıtıldı. Hu olimpiyatların huzurlu geçmesi için Japonya’dan da aradığı desteği aldı. Olimpiyatların başlamasına 3 aydan daha az bir zaman kala Çin’in tüm dış politikası ve iç meseleleri bu spor etkinliğine çevrilmiş durumda. Batıda beliren vahşi Çin imajından son derece rahatsız olan Çin, tüm gücünü Pekin olimpiyatlarının Çin için bir gurur kaynağına dönüşmesi için harcıyor. Şu anda tüm politikaları da bu oyunlar tarafından şekillendiriliyor. Özellikle Çin’den sert çıkışlar ve kritik tepkiler gelmediğine dikkat çekmemiz gerekiyor. Şu anda Çin’de hiç kimse dünya ülkelerinin olumsuz tepkisini almak istemiyor. Çin şu anda terazide çok hassas bir ürün tartarmışçasına ilişkilerini de aynı titizlikte sürdürüyor. Bölgeyi şu anda bir bekleyiş almış durumda. Tayvan 20 Mayıs’ta yeni hükümetine kavuşacak. Orada da sıkıntılar ve çözüm bekleyen sorunlar var. Çin aynı zamanda iç huzursuzlukların yaralarını kapatmaya ve pembe bir tablo çizmeye çalışıyor. Hu Jin Tao’nun son gezisi de bu bağlamda Çin-Japon ilişkilerinde yepyeni bir sayfanın açılması anlamına geliyor. Bu sayfaların nasıl yazılacağı ise her iki ülkenin ellerindeki kalemlerde saklı duruyor.

Uğur Rıfat Karlova

National Taiwan Normal University Siyaset Bilimi Yüksek Lisans Öğrencisi

Referanslar:

http://turkish.cri.cn/

http://www.xinhuanet.com

* Bu yazıdaki bilgiler internet kaynaklarından alınan haberlerin bir çevirisi şeklinde hazırlanmıştır.

[1] Daha fazla bilgi için bakınız http://en.wikipedia.org/wiki/Nanjing_Massacre

[2] Daha fazla bilgi için bakınız http://en.wikipedia.org/wiki/Sino-Japanese_relations

[3] Daha fazla bilgi için http://turkish.cri.cn/281/2008/05/06/1@92806.htm

[4] Bu haberin detayları için bakınız http://news.xinhuanet.com/english/2008-05/08/content_8131677.htm

[5] Daha ayrıntılı Türkçe bilgi için bakınız http://turkish.cri.cn/281/2008/05/07/1@92851.htm

[6] Bu kısım China Radio International sitesi Türkçe servisinden alıntılanmıştır. Daha fazla bilgi için bakınız http://turkish.cri.cn/281/2008/05/08/1@92897.htm

[7] Daha fazla bilgi için bakınız http://news.xinhuanet.com/english/2008-05/08/content_8124331.htm

[8] Bu haber ile ilgili Türkçe bilgi için bakınız http://turkish.cri.cn/281/2008/05/11/1@93049.htm

[9] Detaylar için bakınız http://news.xinhuanet.com/english/2008-05/07/content_8122950.htm

[10] Detaylar için bakınız http://news.xinhuanet.com/english/2008-05/08/content_8124332.htm

[11] Haberin bu kısmı China Radio International sitesi Türkçe servisinden alıntılanmıştır. Haber için bakınız http://turkish.cri.cn/281/2008/05/07/1@92852.htm

[12] Detaylar için bakınız http://news.xinhuanet.com/english/2008-05/08/content_8129644.htm

[13] Haberin bu kısmı China Radio International sitesi Türkçe servisinden alıntılanmıştır. Haber için bakınız http://turkish.cri.cn/281/2008/05/09/1@92963.htm

 
Toplam blog
: 180
: 4193
Kayıt tarihi
: 13.11.06
 
 

Kariyerini Uzakdoğu sahne ve televizyonlarında geliştiren  sunucu, şovmen, yazar, oyuncu Uğur Rıf..