Cinsel eğitim

Geçenlerde, gazetelerde, İran'da yetişkinlere, cinsel eğitim dersleri verilmeye başlandı diye yazıyordu.

Söz konusu İran olunca, çoğumuz bu durumu yadırgamışızdır.

Avrupa Ülkelerinde, cinsel eğitim dersleri, temel eğitim sınıflarında verilmeye başlanıyor.

İlkokul öğrencisi, cinselliğin temel ögelerini biliyor.

Bizdeki gibi " Dereden tuttum" veya "Leylek getirdi" sözlerine rağbet yok.

Almanya'da, öğretmen olarak görev yaptığım yıllarda bunu gördüm.

İlk yıllarımda yadırgadığım, şaşırdığım bir anımı konuya yararı olur diye anlatmak istiyorum.

Almanya'nın çok güzel havuzları vardır. Kışında bu havuzlar ısıtılmaktadır. Ben de bir gün bu havuzlara gittim.

Soyunma kabininde mayomu giyip, havuza girdim. Almanlar da, çol çocuklarıyla havuzlardaydı.

Havuz sonrası, boş duşlardan birinin altına girerken, yandaki duşun altında, Alman karı, koca ve çocuklarının, çırıl çıplak, cinsel organları ortada, birlikte duş aldıklarını görünce bir tuhaf olmuştum. Benim yüzüm kızarmıştı, Terlemeye başlamıştım. Nedense, utanan bendim. Hemen hızla duşumu alıp çıkmıştım.

Ülkemizde çocuklar, cinselliği sokak kültüründen, arkadaşlarından, yarım yamalak ve abartılı şekilde öğreniyorlar.

Şimdilerde de bilimsellikten uzak, internet sayfalarından meraklarını gideriyorlar.

Anneler ve babalar bu konuyu çocuklarıyla "ayıp" diye konuşmuyor. Cinsellik bir tabu olarak görülüyor.

Erkek egemen bir toplum oluşumuz, kadınlara bakış açımız, dinsel motifler, cinsellikle ilgili sorunlar ve sonrasında çıkan kavgalar gürültüler, mutsuzluklar.

Okularımızda cinsel eğitim dersleri verilmelidir. Çocuklarımız, kulaktan dolma bilgiler yerine uzmanlarından sağlıklı bilgiler almalıdırlar.

Çocuklar, 3-4 yaşında kendi cinsiyetlerinin ve farklılıklarının farkına varıyorlar. Bu dönemde anne ve babalara çok önemli sorumluluklar düşmektedir.

Çocuklar, nasıl doğduklarını çok erken yaşlarda sormaya başlarlar. Onlara gerçeği anlatmak kadar doğal bir şey yoktur.

Çocuklar, kendi cinsel organları hakkında sorular sorabilirler. Bunların adı ne diyebilir. Çocuklara, "Bu , senin p...s'indir. Baban da ve tüm erkek çocuklarda vardır. Kızların ve annelerin p...si yoktur. Bunun yerine onların küçük birer d.l.k..ri vardır diye cevap verilebilir.

Çocuklar çok daha değişik sorular sorabilirler. Bu sorular şunlar olabilir.
*Kızların neden p.... si yoktur.

* Niçin erkekler doğurmaz.

*Neden kadınların memeleri vardır.

*Benim de çocuğum olacak mı ?

*Bebek, annenin karnına nasıl girer ?

* Bebek annenin karnında nasıl nefes alır...

Bu tür sorular çocuğun yaşıyla birlikte değişebilir.

Bu sorulara nasıl yanıt verileceğini anneler babalar bilmelidir. Bu da eğitim sayesinde olur.

Cinsel Eğitim Dersleri, üçüncü sınıflardan başlayarak, sınıfların seviyelerine göre devam etmelidir.

Böyle bir eğitim, çocuk istismarını da önler. Anneler babalar cinsellikle ilgili sorularda çocuklarına daha yararlı olabilirler.

Yasakların merak doğurduğunu hepimiz biliriz. Cinselliği bir tabu, bir yasak, bir dokunulmaz konu olarak görür, çocuklarımıza bu konuda bir eğitim vermezsek, ilerde çok büyük sorunlar yaşarız. Çocuklarımız, cinsel yönden eğitilmediği zaman daha büyük sorunlar ve mutsuzluklar yaşanabilir.

Milli Eğitim Bakanlığı bu konu üzerinde önemle durarak, çağdaş bir program yapmalıdır. Bu konunun eğitimini yapacak, öğretmenler çağdaş normlara göre yetiştirilmelidir. Bu dersler, diğer derslerden daha önemlidir.

Bu konulardan kaçarak, bu sorunları çözemeyiz.

Okullarımızda cinsel eğitim dersleri ciddi şekilde verilmelidir.