Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Ocak '17

 
Kategori
Çocuk Psikolojisi
 

CİNSEL İSTİSMAR VE İSTİSMARDAN KORUNMA

CİNSEL İSTİSMAR VE İSTİSMARDAN KORUNMA
 

Cinsel istismar, ruhsal ve fiziksel açıdan henüz cinselliği algılayabilecek, yorumlayabilecek olgunluğa gelmemiş çocuk veya ergenin kendisinden en az 5 yaş büyük bir kişi tarafından cinsel haz amacı ile zorla ya da ikna edilerek olgun bir kişi tarafından cinsel doyum amacıyla kullanılması olarak tanımlanabilir.

Kısaca yetişkin bir kişinin, cinselliği algılayıp yorumlayamayacak yaşta bir çocuk ya da ergeni cinsel doyum amacıyla kullanmasıdır.

Bu tarz bir davranışa cinsel istismar diyebilmek için davranışı yapan kişi ile mağdur arasında beş yaş farkın olması önemli bir psikolojik ve hukuksal kriterdir. İstismarın bütün türlerinde çocuğun rızasının olup

olmadığına bakılmaz.

 

İstismar, telefon ve sanal tacizden, sözel tacize, teşhircilikten, röntgenciliğe, elle tacizden, dokunmaya, pornografik amaçla kullanmaktan, fuhuşa sürüklemeye ve cinsel ilişkiye kadar uzanan geniş bir yelpazede yer alan kavramdır.

Cinsel istismar; tehdit, utanma, suçluluk, deşifre olma ve çevresel baskı gibi nedenlerden dolayı genelde gizlenmektedir.

İstismar; genelde çevreden veya akrabalardan tanıdık kişiler tarafından yapılmaktadır. İstismarın en kötüsü, travmatik olanı ve çocuğu çaresiz bırakanı ise aile içinden biri tarafından yapılmasıdır.

İlkokul ve ergenlik öncesi dönem istismarların en fazla rastlandığı dönem olarak karşımıza çıkmaktadır.

 

ÇOCUKLARIN BİLİNÇLENDİRİLMESİ

 

Cinsel istismarın daha çok ilkokul yıllarında ve ergenlik öncesi dönemde rastlandığını belirtsek de maalesef daha küçük yaşlarda çocukların cinsel istismara maruz kaldığı gözlenmektedir. O nedenle küçük yaşlardan itibaren çocukları bu konuda uyarmak ve bilinçlendirmek, çocukların cinsel tacizlerden korunmalarında önemli farkındalıklar yaratmaktadır.

Öncelikle çocuğunuza bu bilinçlenmeyi verirken; onda korku yaratmadan, korkutmadan vermeye özen göstermek gerekir. Bunu yaparken çocuğa samimi ilişkiler anlatılmalı, yakın akrabalar ile yabancıların dokunması ve sarılması arasındaki farklar anlatılmalı, gösterilmeli, vücudunun özel olduğu ve başkalarının vücuduna dokunamayacağı; böyle bir durumda hayır demesi, karşı koyması yardım istemesi gerektiği anlatılmalıdır.


BÖYLE BİR DURUMDA NE YAPMALI


Yukarıda değindiğimiz gibi, cinsel istismara maruz kalmış çocuk, olayı tam olarak anlayamasa, algılayıp, yorumlayamasa dahi kötü ve ayıp bir şeylerin olduğunun fakındadır ve bu nedenle utanma, suçluluk gibi endişeler taşımaktadır. Bu nedenle olayı ailesine anlatmakta zorluk çekebilir. Böyle bir durumda çocuğa inanmak ve söylediklerini dikkate almak çocuğu rahatlatacak en mantıklı yöntem olacaktır, aksi bir tavır yani çocuğu sorgulamak, suçlamak, ya da inanmamak çocuğu iyice yıkabilir.

Çocuklukta yaşanan cinsel istismarlar, sadece yaşandığı dönemde çocuklarda tahribat bırakmakla kalmaz yetişkinlik dönemlerinde de akıllarından çıkaramadıkları, unutamadıkları izler bırakmaktadır. Böyle bir olay yaşandığında ve çocuk tarafından ifade edildiğinde muhakkak dikkate alınmalı ve önemsenmelidir. Ergenlik döneminde çocukların dikkat çekmek gibi amaçlarla yalan söyledikleri gözükse de; daha erken dönemlerde anlatılan ve dile getirilen ifadelerin çoğu gerçekleri yansıtmaktadır.

 Böyle bir durumda anne baba olarak yapılabilecek en güzel davranış; çocuğunuzu koruyacak önlemleri alarak onda güven oluşturmak, onu sevdiğinizi, güvendiğinizi göstermek, başkalarının ne üşündüğünün önemi olmadığını, bunun kendi hatası olmadığını belirtmeniz ve sevginizi fazlasıyla göstermeniz ve ona sahip çıkmanız olacaktır


Psikolog               

Bekir Fehmi Örmeci                                                                                                                                                                                                           

e-mail: psikolog43@hotmail.com

facebook: bekir f. örmeci

 
Toplam blog
: 35
: 332
Kayıt tarihi
: 10.06.15
 
 

Psikolog ..