Cinsellikte beyin fırtınası

Kaç tane cinsel organınız var diye sorsalar, herhalde çoğumuz aynı cevabı veririz. Peki cinsel hayatınızda kaç duyunuzu kullanabiliyorsunuz diye sorsak büyük bir ihtimalle cevaplar değişecektir. Ya da şöyle bir şey soralım, seks yaparken beyninizin nerelerinde, hangi yörelerinde fırtınalar yaratabiliyorsunuz? şimşekler nerelerde çakıyor? Yoksa hafif yağmurlu bir sonbahar gününde ışığı uzaktan görülebilen şimşekler gibi sonbaharları mı yaşıyor cinsel hayatınız? Ne dersiniz şu yıldırımları biraz kuvvetlendirip, gümbür gümbür yağmurlu bir şimşek gösterisine ne dersiniz? Hadi başlayalım.

İLK ÖNCE BEYNİMİZİ SINAVA ÇEKELİM. Beynin nelere karşı zaafı olduğunu keşfetmeye çalışalım. Yani ilk önce kendimizi tanıyalım.Beyin ne ister? görmek ister. Görmek için ne lazım ?Bakmak lazım. İlk önce bakmasını öğreneceğiz.Nasıl bakacağız? SEVGİYLE BAKACAĞIZ.

Sıra geldi diğerlerine. Beyin ne ister ? Dokunmak ister, koklamak ister ve KEŞFETMEK İSTER. BEYİN HER KEŞFETTİĞİNDE yeni bir beyin elektrodu kısa devre yapıp ateşlemeye başlar. Hayır hayır hemen bilinen yerleri keşfetmeye başlamak yok. Başlangıçta eller mümkün olduğu kadar hatta olabildiğince partnerinizin yüz kısımlarında dolaşacak. Vücut birbirine yakın olduğu için, kısa süreli vücut dokunmaları beyni sabırsızlandırarak başka elektrodları ateşleyecektir. Sizin bu bilinçli ve sanatsal estetiğiniz karşısında partnerinizin beyni de boş durmayarak, sizin keşiflerinize ve ateşlenen elektrodlarınızla birleşmeye çalışacaktır. Bu keşif aşamasında kesinlikle ani ve pozisyonu bozacak hareketlerden kaçınacaksınız.

Şimdi sıra geldi kulaklarınıza. Bu keşif aşamasında açın kulaklarınızı ve o andaki hafif rüzgarın sesini dinleyin. Bu rüzgar ve ahenk sesizce sizi ortak bir pozisyona götürecektir. Bu arada koklama duyunuz sizi yepyeni maceralara götürerek yeni keşiflerle ,yeni beyin elektrodlarını ateşlemeye devam edecektir. Burada önemli olan partnerinizin istemediği hareketleri de anında keşfederek seri manevralarla konsantrasyonu bozmadan yükselmeye devam etmektir.

Şimdi sıra geldi en zor kısma. Şu ana kadar GÖRMENİZLE, DOKUNMANIZLA, KOKLAMANIZLA, SESLERİ DUYMANIZLA VE HİSSEDEREK ATEŞLEDİĞİNİZ TÜM ELEKTRODLARIN YA DA KABLOLARIN TÜM UÇLARINI ,PARTNERİNİZİN ATEŞLENEN BEYİN ELEKTRODLARIYLA DERECE OLARAK BİRLEŞTİRİCİ DÜŞÜNCEYİ BİRBİRİNİZE BAKARAK DOĞRU BİR ZAMANLAMAYLA BİRBİRİNİZİN BEYNİNE SEVGİYLE AKITIN. İŞTE BURADA ERKEĞE BÜYÜK İŞ DÜŞMEKTEDİR. Eğerki partneri biraz daha geriden geliyorsa ve aynı yoğunluğa ulaşamadıysa vücut üzerindeki keşiflerini biraz daha uzatmaya çalışması gerekecektir.Eşlerin aynı anda fırtınayı yaratmaları şiddet bakımından esastır. ZAMANLA EŞLER, BU BEYİN FIRTINASININ OLMADIĞINI KEŞFEDİLECEK YER BULAMADIKLARINDAN VE MONOTONLUKTAN BAHSEDERLER. İşte o zaman size tavsiyem YA IŞIKLARI KAPATIN YA DA GÖZÜNÜZÜ. BEYİN YÜZYILLAR BOYU DEĞİŞİK BOYUTLARDA KEŞFETMEYE DEVAM EDİYOR... YETERKİ SİZ BEYNİNİZİ KANDIRMANIN YOLLARINI KEŞFEDİN. EN AZINDAN EŞİNİZİ KANDIRMAKTAN İYİDİR.

SEVGİ VE SAYGILARIMLA - METİN ÖZKAYA