Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mayıs '17

 
Kategori
Mizah
 

Çişinizi içiyor musunuz? (Yemekten sonra okuyunuz)

Çişinizi içiyor musunuz? (Yemekten sonra okuyunuz)
 

İngiliz Murphy, 6 ay müddetle kendi idrarını içti, 50 kilo verdi.


Ekranda bir adam gördüm. Elinde bir bardak, tuvalete girdi sonra da elinde dolu dolu çiş bardağı ile geri döndü.  Tepesine dikti bardağı. Aaa adam, resmen çişini işti. Bir de genirmez mi. Biz yetişemedik “ afiyet olsun” diye.

Ekranda “Çin tıbbı eğitimi” almış bir adam var. “modern tıpta yeri yok amma, gelecekte herkes, kendi çişini içecek ve sıhhatine kavuşacak” diyor. Ve ekliyor“ Gelecekte: herkes, sağlığı için, kendi çişini içecek. Modern tıbbın tabuları da yıkılacak!” diyor.

Bundan  9 yıl evvel yukarıdaki yazıyı  yazmışız burada. “Çişinizi içiyor musunuz?” diye. Tam 122.383 defa okunmuş. Derken, bir yazı gördüm  dünkü basında. Bir İngiliz, 6 yıldır kendi idrarını içiyor, banyosunu yapıyor. İngiliz Dave Murphy, 54 yaşında. 127 kilodan, 76 kiloya da düşmüş kendi çişine tiryaki olduğundan bu yana. Astımı varmış, geçmiş.

Dahası var. Mirror’daki yayına göre aynı adam,h emen hemen her gün bir greyfurt ve iki bardak idrarla hayatta kalıyor. Haftanın üç günü de küçük bir porsiyon patates kızartması yiyor. O kadar. Hatta 2012 yılından bu yana 30 gün boyunca sadece kendi idrarıyla beslendi.

Çin Tıbbi Eğitimine göre, çiş içmek, sağlıklı oluyor. İşte onların ekranından seyrettim. Kadın dibine kadar çişli bardağı tepesine dikiyor. Bir tek damağını şaklatmadığı kalıyor. Mübarek meyveli gazoz içiyor. Oldu olacak çişlerin de meyvelisi, çileklisi, muzlu olanları da olsun bari.” Diyeceği geliyor insanın.

Öğrendiğimize göre, idrar, sudan temizmiş. Bakterilerden de arınmışmış. İçinde, toksin bulunmuyormuş. Eee, bir de damanaca ile evlere su servisi gibi dağıtmadıkları kaldı.

Pakize Suda, bir yazısında: “Bir tutam safrana patates unu ve idrar eklerseniz, saç dökülmesin önlersiniz, değme şampuanlardan iyidir  diyor.

Çinlilere göre az yemeyi sağlıyor ve insanların ihtiyacı olan her şeyi karşılıyor. Birçok insan idrarın atık olduğunu düşünüyor ancak idrar sudan daha temiz. Vücudunuzda enfeksiyon varsa idrarınızda savaşmak için antikorlar var. Bağışıklık sisteminizi güçlendiriyor. Bu sayede de, astımdan kurtulan var.

Ağrılardan sıyrılmak için, gözlerini silmek için kullanabilirsiniz. Ayaklarınızı yıkayabilirsiniz."

Ciltteki kırışıklıklara birebirmiş. Cildin losyonuymuş çiş. Saçları da dalga dalga ediyormuş yumuşatarak. Ekrandaki uzman ” Baharatlı yemek, çişin tadını ve rengini bozuyor” diyor. Sabahları içilen idrar, en sağlıklı olanıymış. Çünkü vücut, arınırmış. Ürünü de dinlenmiş olurmuş. Şu işe bakın. Sanki çay demliyorlar...Bak,bak,bak, Çernobil’e mesaj verir gibi. Milletin gözünün içine baka baka çayları ekranlarda nasıl içtiler peş peşe?! Di mi?

İnsanın çişi, bir nevi gazlı sıvıdır. Cüppeli Hoca, gazlı içeceklere de el atmıştı, bilirsiniz. “İçinde alkol var mıdır hocam?” diye sorulmuştu. Eee, adam akşamdan kalmaysa, çişinde de alkol vardır. Oldu olacak, “çişler”  de sınıf sınıf ayrılsa. “Meyvelisi, çileklisi, muzlu’su” diye.

Aztek’ ler, Hindular, yara temizliği için kullanmışlar bu çiş’leri. Japonlarsa gübre. Romalılar, çamaşırı beyazlatmak için, kapı kapı çiş toplarlarmış. Bu çiş, boyaları inceltir, rengini yumuşatırmış. Fayansları pırıl pırıl eder, gizli mürekkep gibi kullanılır, arı sokmasına iyi gelir, cinsel organlardaki kaşıntıyı alır ve saç dökülmesini önlermiş. Eeee, bu kadar kıymetliyse bu çiş, elin çiş’lisi de kıymetli oluyor o zaman.“çişli, n’olacak!” yerine “çişinle bin yaşa!” denmez mi?

Çişle gargara, boğaza iyiymiş. Yüzdeki sivilcelere de öyle. Pencere camlarını parlatır, Kuzey Çinliler de içerek sıhhatlerine kavuşurlarmış. Sanki, Susurluk ayranı içiyorlar mübarek. Siz hala çişinizi, sağlığınız için, içiyor musunuz? O zaman sizi top bile yıkamaz. Bakarsınız, ileride, çişlerin hapları da çıkar, spreyli olanı da.

Sibiryalı’lar çişlerini hem içme suyu, hem de banyo için kullanırlarmış. Oralarda her halde “çişbank” kurulmuştur. Romalılar deri tabaklanmasında kullandıkları çişe, vergi bile koymuşlar. Romalılar vergi kaçıranı nasıl bulurlardı o zaman acep? Biri altına kaçırmışsa, yakalayıp da “ kaçağı bulduk!” mu derlerdi acep

Ört ki, ölem!

Devrin Hipokrat’ı bile gut hastalarına, idrar içirerek tedavi ederlermiş. Kaşıntılara, sarılığa, sivilcelere iyi gelirmiş. Her halde köşe başlarında da meyve sıkacakları yerine “Çiş Bar” lar kurulu olmalıydı o devirlerde.

Yorgun argın, akşam dönüşlerinde bir tek çiş atarlardı muhakkak. Onların viskisi de bu olmalıydı herhal!  Hindular, doğuştan, sidiklerini içerlermiş. “Sidiksiz sofraya” oturmazlarmış. Sanki hoşaf içiyorlar mübarek!

Şayet, aceleye gelip, yolda uzun uzun işediğinizde, çitin arkası zerzevat bahçesiyse, sahibi oradan size seslenecektir muhakkak, “buraya bir havuz yaptırsa mıydık? Zerzevatlar da sulanırdı ne güzel?!” diye.

Çöllerde susuz kalanlar, depremde enkaz altındakiler, “kendi çişlerini” içerek hayatta kalmadılar mı? Kuzeyde 3 milyon Çin’li, idrarlarını içiyor. Astım ve şeker hastalarına veriliyor. Hindistan’da 5 bin yıldan beri içiliyor. Bir Hint başbakanı sidiğini içe içe 99 yaşında ölmedi mi?

Bu çişli yazım, Bundan 9 yıl önce,122 bin 383 defa okundu demiştim . Yazıma Tülin Aksoy şöyle yorum yapmıştı, çok manidardı ”Bir de Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın “ Utanmaz Adam “ romanında geçer. Savaş yıllarında babasının rakı şişesine “çiş” dolduran ve  babasına: “şu rakıların tadı da bozuldu. Sidik gibi oldular “ dedirten bir hayırsız evladı misal göstererek katkıda bulunmuştu.

Selda Çakmak yazmış: “Baba söylerdi. “O yaralı parmağa işemez” diye..Ünal Şöhret Dirlik: “Demek ki, sidikte iş varmış. Değişik konu olduğu için, bu yazı okunur.“Sidikli Düriye de okusun!” diyordu.

Bu yazıdan sonra, ne hoşaf, ne ayranı, ne gazoz. Aman, aman!

Ört ki, ölem!

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..